Hesabım
    The Map Of Tiny Perfect Things
    Ortalama puan
    3,2
    9 Puanlama
    The Map Of Tiny Perfect Things hakkında görüşlerin ?

    2 Kullanıcı yorumları

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    2 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.061 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    5 Mayıs 2023 tarihinde eklendi
    Senaryosunu, aynı isimli kendi kısa hikayesinden uyarlayarak Lev Grossman’ın yazdığı “The Map of Tiny Perfect Things”, yönetmen koltuğunda Ian Samuels’in oturduğu bilim – kurgu tarzda romantik bir drama…

    Hiç uzatmadan hemen söyleyelim, eğer vakti zamanında senaryosu ile BAFTA ödülünü kazanan “Groundhog Day” (1993), “Edge of Tomorrow” (2014), “Happy Death Day” (2017) ve “Happy Death Day 2U” (2019) gibi filmleri severek izlediyseniz, eminiz bu filmi de beğeneceksiniz…

    Elbette bu benzerlik yalnızca işlenen konu itibarıyla …

    Yoksa kesinlikle 178 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilmiş olan “Edge of Tomorrow” un muhteşem görsel efektleriyle hiçbir alakası yok bu filmin…

    Oldukça düşük bir bütçeye sahip olduğu her halinden belli olan bu bağımsız (indie) filmde, o türden efektlere rastlamayı düşünmemek de gerekiyor zaten…

    Tabii bu durum, sevimli bulduğumuz bu gençlik filmini değersiz hale de getirmiyor…

    Hadi gelin isterseniz filmin hikayesine biraz daha yakından bakalım…

    En ince detayına kadar her gün aynısı tekrarlanmakta olan bir döngünün içine girmiş olan ve sabahları otomobiline binerek işine giden annesini odasının penceresinden görürken uyanan Mark (Kyle Allen), aşağıya indiğinde TV’deki meteorolojik tahmin ile kahvaltı masasındaki kovulduğu için işini kaybetmiş olan babası Daniel (Josh Hamilton) ve kız kardeşi Emma’nın (Cleo Fraser) vaziyetlerinde de herhangi bir değişiklik yoktur…

    Gerçi sokakta yaşananlar da evdekinden pek farklı değildir…

    Önce Phoebe’ye (Anna Mikami) adres tarif edilir ardından da elindeki konsolla ekran olarak kullandığı TV’de oyun oynayan Henry’nin (Jermaine Harris) evine gidilir…

    Ve her seferinde de Mark’ı dinlerken dikkati dağılan Henry, kafasından vurularak öldürülmek suretiyle oyunu kaybeder…

    Mark’ın bir başka klasik rutini ise, bir çocuk tarafından atılan topun suratına çarpması neticesinde dengesini kaybeden Phoebe’nin havuza düşmesini engellemektir…

    İşte günler böyle geçip giderken, o günlerin birinde:

    Gelmekte olan topu tutarak Phoebe’nin havuza düşmesinin önüne geçme işini, adının Margaret (Kathryn Newton) olduğunu öğrendiğimiz şirin bir hanım kız üstlenivermesin mi…

    Bir fırsatını bulan Mark, tanıştığı Margaret’ın da kendisi ile aynı döngünün içinde olduğu bilgisini alır ve sevinir…

    Birbirlerinin telefon numaralarını alan gençler birlikte takılmaya başlarlar…

    İlk işleri de daha önce tanık oldukları ilginç ve komik örüntüleri birbirlerine göstermek ve böylelikle de hoşça vakit geçirmek olur…

    Yalnız Mark’ı rahatsız ederek ağzının tadını kaçıran önemli bir husus bulunmaktadır…

    K,i o da Jared (Forrest Funk) isimli bir erkeğin, hoşlanmaya başladığı Margaret’ı sürekli olarak aynı saat de telefonla araması ve gelmesini istemesidir…

    O nedenle de ne yapıp ne edip, bir yolunu bularak Margaret’ı etkileme çalışma çabası içindedir Mark…

    Ancak Margaret’ın Mark ile “sevgili” olmak gibi bir niyeti olmadığı gibi bunu yüzüne karşı bizzat kendisine de söyler…

    Doğal olarak bu açıklama, Mark açısında çok feci bir hayal kırıklığıdır…

    Peki, gerçekten de ikilinin ilişkileri bundan böyle “arkadaşlık” çerçevesinde mi yürüyecek ve kimliği meçhul şu Jared aslında kimdir?

    Yanıtını filmin devamında öğreneceğimiz ilk soru budur…

    Bir diğeriyse Mark’ın, yaşadıkları bu döngüye ilişkin olarak çizdiği örüntü haritasındaki eksik olan son “mükemmel” örüntünün ne olduğudur…

    Zira o, Mark ile Margaret’ın bu döngüden kurtulmaları için gerekli olan altın anahtardır…

    Bizden bu kadar…

    Her zamanki gibi gerisi yine sizlerde…

    Keyifli seyirler,
    Deniz O.
    Deniz O.

    Takipçi 170 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    14 Şubat 2021 tarihinde eklendi
    Hayatımız genellikle sıradan günlerle geçer. Hatta bazen hep aynı günleri yaşıyoruz zannederiz. Dolayısıyla zihnimiz ileride farklı olması için bize hayaller kurdurur. Diğer bir yandan da geçmişte yaşanan olumlu deneyimleri yeniden yaşama arzusu, olumsuz yaşanan olaylardan uzak durmak için bir koruma kalkanı oluşturur. Geçmişte veya gelecekte dolaşan bu düşünceler ve inanç yığını olan zihnimiz hayatı dolayısıyla yaşamamıza engel olur.

    Groundhog Day gibi The Map of Tiny Perfect Things isim film, aynı günün defalarca yaşanmasını konu alan bir film. En büyük farkı ise salt bir komedi olmaması spoiler: . Aynı günü yaşayan Mark, bir gün fark eder ki bu kaderde yalnız değildir. Margaret de aynı onun gibi bu günde sıkışıp kalmıştır. Yaşadıkları yaklaşık 16 saatin uzmanı olmuşlar. Çevrelerinde yaşadıkları anların haritasını çıkarmışlardır. Her küçük anı daha iyi nasıl bunun yollarını ararlar. Yaşadıkları hayatın geçip gitmesine izin verilmediği için her anın küçük mutluluklarını keşfederler. Bu kader onları yakınlaştırmaya başlar. Oysa Margaret’in bir sır vardır. Bu sırdan dolayı yeni günleri de yaşamak istememektedir. Hayatın yeni anlarına hazır değildir. Mark ve Margaret belli bir sebepten dolayı birbirini hayatlarına çekmiştir. Mark küçük anlara ve ona önemsiz gibi gözüken detaylara görmeye başlar, Margaret ise artık devam etme cesaretini gösterecektir. İşte o zaman özgür olacaktır; hayatın amacı dördüncü boyutu çözmek, kansere çözüm bulmak değildir, hayatın amacı sadece yaşamaktır.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top