Her dergi ve gazetenin puanlama sistemi farklı olduğu için, Beyazperde, puanları 0.5 - 5 yıldız üzerinden, kendi barometresine göre vermiştir.
Basın Eleştirisi
T24
Yazar: Atilla Dorsay
Babamın Kanatları filmiyle çıkış yapan (ben ne yazık ki görememiştim) Kıvanç Sezer, bu kez işi daha ötelere götürüyor. Sineması, yapımcılar arasında bulunan Tolga Karaçelik'in sinemasına benziyor sanki... (Ondan son o enfes Kelebekler'i görmüştük). Oyuncularsa kusursuza yakın bir ekip oluşturuyorlar. Başta biri yabancı tam dört festivalden birer oyuncu ödülü kapan Alican Yüce olmak üzere... Ayrıca Başak Özcan'ı da çok beğendiğimi söylemeliyim. Tüm karakter oyuncularını da... Son olarak Hatip Karabudak'ın görüntüleri de anılmaya değer.
Eleştirinin tamamı için: T24
Habertürk
Yazar: Mehmet Açar
"Küçük Şeyler"in, en sevdiğim yanlarından biri, sinemamızdaki modaların, genel eğilimlerin dışına çıkması oldu... Sadece ele aldığı konu ve temalar açısından değil, ironik üslubuyla da sinemamızda pek karşımıza çıkmayan bir film... Anaakım sinemayla farklı kodları kullanmasına karşın seyirciyle çok rahat kontak kurabilecek bir film olduğunu düşünüyor, gönül rahatlığıyla herkese öneriyorum.
Eleştirinin tamamı için: Habertürk
Hurriyet
Yazar: Uğur Vardan
‘Babamın Kanatları’ndaki toplumsal gerçekçi anlatım burada yerini absürd bir tarza bırakmış. Kim bilir, karakterlerin hayata karşı duruşları, bakışları, dertlerinin türü de bu tarz değişikliğini beraberinde getirmiştir, bilemiyorum ama Sezer’in yönetmenlik kumaşını daha da geliştirdiğini gösteren bir çalışma ‘Küçük Şeyler’. Onur’u canlandıran Alican Ulusoy’un ışıltılı performansının (birçok festivalde ‘En İyi Erkek Oyuncu’ dalında ödüle uzandı) yanı sıra Başak Özcan’la yakaladıkları kimya özellikle kimi sahnelerde (mesela Bahar’ın evi terk etme bölümü) üst düzeyde. Toparlarsak ‘beyaz yakalılar’ da denilen toplumsal katmana dair bu modern taşmayı kaçırmayın derim...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.
T24
Babamın Kanatları filmiyle çıkış yapan (ben ne yazık ki görememiştim) Kıvanç Sezer, bu kez işi daha ötelere götürüyor. Sineması, yapımcılar arasında bulunan Tolga Karaçelik'in sinemasına benziyor sanki... (Ondan son o enfes Kelebekler'i görmüştük). Oyuncularsa kusursuza yakın bir ekip oluşturuyorlar. Başta biri yabancı tam dört festivalden birer oyuncu ödülü kapan Alican Yüce olmak üzere... Ayrıca Başak Özcan'ı da çok beğendiğimi söylemeliyim. Tüm karakter oyuncularını da... Son olarak Hatip Karabudak'ın görüntüleri de anılmaya değer.
Habertürk
"Küçük Şeyler"in, en sevdiğim yanlarından biri, sinemamızdaki modaların, genel eğilimlerin dışına çıkması oldu... Sadece ele aldığı konu ve temalar açısından değil, ironik üslubuyla da sinemamızda pek karşımıza çıkmayan bir film... Anaakım sinemayla farklı kodları kullanmasına karşın seyirciyle çok rahat kontak kurabilecek bir film olduğunu düşünüyor, gönül rahatlığıyla herkese öneriyorum.
Hurriyet
‘Babamın Kanatları’ndaki toplumsal gerçekçi anlatım burada yerini absürd bir tarza bırakmış. Kim bilir, karakterlerin hayata karşı duruşları, bakışları, dertlerinin türü de bu tarz değişikliğini beraberinde getirmiştir, bilemiyorum ama Sezer’in yönetmenlik kumaşını daha da geliştirdiğini gösteren bir çalışma ‘Küçük Şeyler’. Onur’u canlandıran Alican Ulusoy’un ışıltılı performansının (birçok festivalde ‘En İyi Erkek Oyuncu’ dalında ödüle uzandı) yanı sıra Başak Özcan’la yakaladıkları kimya özellikle kimi sahnelerde (mesela Bahar’ın evi terk etme bölümü) üst düzeyde. Toparlarsak ‘beyaz yakalılar’ da denilen toplumsal katmana dair bu modern taşmayı kaçırmayın derim...