Senaryosu, Simon Block tarafından yazılan “The Windermere Children”, yönetmen koltuğunda Michael Samuels’in oturduğu biyografik bir drama…
26 Ocak 2020’de BBC (İngiltere) ve 27 Ocak 2020 tarihinde de ZDF (Almanya) TV kanallarında prömiyeri yapılarak vizyona sokulan filmin, hâlihazırda IMDB, Rotten Tomatoes ve Metacritic gibi mecralarda ciddiye alınacak miktarda oydan oluşan bir izleyici ve yorumcu puanı ortalaması mevcut değil…
O nedenle bizde, çekimleri Kuzey İrlanda’da yapılan yarı belgesel tadındaki bu TV filmini, her zamanki gibi önceliği oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bizzat kendimiz mercek altına alarak incelemeye ardından da puanlamaya çalışacağız…
Bunun için de, artık neredeyse yorumlarımızda geleneksel bir özellik halini aldığı üzere ayrıntılı incelemeye geçmeden önce filme ilişkin ilk tespitimizi, sonrasında da naçizane ilk önerimizi paylaşalım istiyoruz…
Bu bağlamda da işe; karşımızdakinin, savaş sonrasında Nazilerin kontrolündeki Auschwitz ve Belsen toplama kamplarından kurtarılarak İngiltere’nin Windermere Gölü bölgesindeki Calgarth Estate tesislerine getirilen 300 Polonyalı Yahudi çocuğun, dört aylık rehabilitasyon ve entegrasyon süreçlerinin anlatıldığı (İngilizce, Almanca ve Lehçe olmak üzere) üç dil konuşulan seyri kolay bir film olduğunu söyleyerek başlayabiliriz…
“The Windermere Children” ı, bir sinema filmi gibi değil de, yukarı da belirttiğimiz gibi İngiliz ve Alman devlet TV kanallarınca, çok da büyük paralar harcanmadan ortaklaşa üretilmiş mütevazı bir belgeselmişçesine izlemek ve öyle de değerlendirmek gerekiyor…
Yani kimse ekran başına, hikâyesi “Nazi toplama kampı” ve “Yahudi çocuk” gibi temalar da içeriyor diye, “Empire of the Sun” (1987), “La Vita e Bella / Life is Beautiful” (1997), “The Boy in the Striped Pyjamas” (2008) veya “Lauf Junge lauf / Run Boy Run” (2013) benzeri bir film izlerim beklentisi ile geçmemeli…
Ki zaten oyuncu olarak da filmde, bir tek Oscar Friedmann karakterini canlandıran Thomas Kretschmann dikkat çekiyor… Onun dışında kadro, genellikle düşük kalibreli oyuncular ve amatörlerden oluşturulmuş…
Aslına bakılırsa durum, filmin yönetmeni Michael Samuels için de çok farklı değil… O da, bugüne kadar hiçbir büyük projede yer almamış…
Fakat sıraladığımız bu eksikliklerin tek bir tanesi dahi filmi izlenilmez de kılmıyor…
Tam tersine:
Savaşta bu insanlara yaşatılan onca acıya rağmen Windermere yöresi halkından köpekli bir kadın ve bu Polonyalı mağdurlara, Hitler destekçisi Almanlar oldukları düşüncesi ile sokakta Nazi selamı veren İngiliz çocuklar örnekleri üzerinden:
Her ne kadar daha sonra beraber yaşadıkları İngiliz toplumu tarafından benimsenerek kabul görmüş olsalar da (doğrudan, en hafifinden bir “Yahudi takıntısı” olarak da nitelenebilecek olan “antisemitizm” değil ama) yabancı düşmanlığı biçimindeki bakış açısına da vurgu yapılan film, gönül rahatlığı ile izleme listelerine alınabilir…
Belki biraz tarzımızın dışında olacak ama tek bir “spoiler vermeden” buraya kadar yazdıklarımızın tamamı, zımnen de olsa ikisini de içerdiği için filme ilişkin hem ilk tespitimiz hem de ilk önerimiz olsun… Ayrımı gönlünüze göre siz kendiniz yaparsınız…
Sonuç olarak, kendi değerlendirme sistemimiz içinde puan olarak 2,5 verdiğimiz bu film için önerimiz de, çok büyük bir beklentiye girmeden, “bir şans da siz verebilirsiniz” şeklinde olacak…
Keyifli seyirler,
Son bir not:
Tüm hakları bize ait olan bu yorumun orijinali; bir başka mecrada tarafımızca, 3 Mart 2020 günü saat 23.49’da yazılarak paylaşılmıştır...