Hesabım
    Low Tide
    Ortalama puan
    3,0
    1 Puanlama
    Low Tide hakkında görüşlerin ?

    1 Kullanıcı eleştirisi

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    1 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 1.996 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    20 Temmuz 2024 tarihinde eklendi
    Senaryosunu da kaleme alan Kevin McMullin'in, ilk uzun metrajlı (debut) sinema filmini çekmek gayesiyle yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "Low Tide"; bir suç draması olarak geliyor karşımıza...

    ***

    Gelin isterseniz, oldukça düşük bir bütçeyle çekildiği her halinden belli olan; bu bağımsız (indie) Amerikan filmine biraz daha yakından bakalım...

    ***

    Yeni yetme gençlerden...

    Alan (Johnson), Smitty (Daniel Zolghadri) ve Red (Alex Neustaedter)...

    Her yaz mevsimi olduğu gibi...

    Geceleri...

    İçinde kimselerin olmadığından emin oldukları...

    Sahil kasabasındaki zengin yazlıkçı evlerine dalıp...

    Onları soymaktadırlar...

    ***

    Özellikle de...

    Uyuşturucu, alkol ve mücevherat şeklindeki...

    Eşyaları öncelemek suretiyle...

    ***

    Ancak...

    Son soygunlarında...

    Tam ev sahiplerine enselenmek üzereyken...

    İki katlı evin çatısından aşağı atlamak mecburiyetinde kalan...

    Ve...

    Kanıt olarak da...

    Pabucunun birini olay mahallinde bırakan...

    Grubun gözcüsü Smitty'nin sol ayak bileği kırılır...

    ***

    Ertesi sabah...

    Kasabanın kızlarından Sophia'nın (Camila Perez) garson olarak hizmet verdiği kafede...

    Oturmakta olan ekip üyelerinden Red'in...

    Kasabalarına tatil amacıyla gelen...

    Ve araçlarının radyolarından...

    Bangır bangır bir biçimde bağırtarak...

    1990'ların popüler gruplarından Bon Jovi'nin müziklerini dinleyen ve ayrım yapmaksızın hepsine...

    "Benny (Bayonne, Elizabetn, Newark ve New York)" adıyla hitap ettiği...

    Varlıklı ailelerin çocukları olan şehirli gençlerden...

    Nefret ettiğini...

    ***

    Hatta...

    Şerif Kent'in (Shea Whigham) gözleri önünde...

    Cebinden çıkardığı sustalı çakısıyla...

    Tehditler savurduğunu dahi görürüz...

    ***

    Neyse...

    Daha sonra akşam için plan yapan üç kafadar...

    Red'in önerisiyle...

    91 yaşında hayatını kaybetmiş olan milyarder toprak sahibi Xavier Meyer'in evini...

    Gizlice ziyaret etme kararı alırlarken...

    ***

    Yine...

    Gruba liderlik yaptığı her halinden belli olan Red'in dayatmasıyla...

    Alan'ın, gündüzleri balık satıcılığı yapan küçük kardeşi Peter'ın (Jaeden Martell)...

    Smitty'nin yerine gözcülük yapacağı anlaşılır...

    ***

    Ve böylelikle de...

    Alan'ın, "Benny"lerden Mary (Kristine Froseth) ile tanışacağı...

    Lunapark'ta kız tavlama faslı sonrasında...

    Yoksul bir balıkçının çocukları olan Alan ve Peter isimli iki birader ile...

    Neredeyse bir suç makinasına dönüşme aşamasındaki Red...

    Karşı kıyıdaki yarım adada...

    Hırsızlık seferine birlikte çıkacaklar...

    ***

    Ancak...

    Artık kim ihbar ettiyse...

    Çıkışta kendilerini bekleyen...

    Şerif Kent'e yakalandıklarında...

    ***

    Kent sadece...

    Peter'ı korumak amacıyla saklanmak yerine koşarak kaçmayı tercih eden Alan'ı enseleyip karakola götürürken...

    Sadece kendini düşünen Red...

    Üç kişi geldikleri motorlu sandala...

    Bir başına atladığı gibi oradan uzaklaşırken...

    Peter ise geride...

    Kaderiyle baş başa kalarak...

    Geceyi orada geçirecektir...

    ***

    Yalnız yeri gelmişken hemen belirtmiş olalım ki...

    Alan ile Peter...

    Meyer'in evindeki taban döşemesinin altındaki bir torbada...

    Red'e bahsini dahi açmadıkları...

    Her biri bin dolar değerindeki...

    Yüz adet altın sikke bulmuşlar...

    Ve biri hariç şimdilik tamamını...

    Gömerek saklamışlar...

    ***

    Kendisiyle işbirliği yapmaları ve bunu kimseye de hissettirmemeleri koşuluyla...

    Suç üstü yapmasına rağmen...

    Göz altına almasının ardından...

    Smitty ile Alan'ı serbest bırakan Şerif Kent...

    Hırsızlıklarına ilaveten...

    Eski kız arkadaşıyla çıkan Marcus Smart'ı bıçaklayan...

    Red'in peşine düşmüştür...

    Dakika 34...

    ***

    Peter ile Alan'ın, buldukları altını hem suç ortakları ve hem de kanundan saklama çabalarının yanı sıra...

    Red'i yakalayarak içeriye tıkma gayreti içindeki Kent'in, çaresizce yırtınmalarının damgasını vuracağı filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; ters köşe sürpriz bir finali de bünyesinde barındıran, 52 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

    ***

    Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

    "Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

    Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

    25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

    Keyifli seyirler,
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top