Her dergi ve gazetenin puanlama sistemi farklı olduğu için, Beyazperde, puanları 0.5 - 5 yıldız üzerinden, kendi barometresine göre vermiştir.
Basın Eleştirisi
T24
Yazar: Atilla Dorsay
Böylece film, genel havası görkemli bir melodram olsa da, çeşitli açılardan bu klasik tanımlamayı aşar. Üstelik sürpriz bir finalle sonuçlanan film, internetteki imdb sinema sitesinde ortalama 7.8 puana ulaşır; hem seyirciden, hem de eleştirmenlerden genelde hep övgü toplar. Alex Weston'un son derece melodik ve romantik müziğinin de bunda katkısı olur. Kuşkusuz bizim seyircinin de seveceği bir filmdir bu... Bunda oyuncuların da payı vardır. Torun Billi'de oyuncu ve rap şarkıcısı Awkwafina, Ocean's 8 veya Crazy Rich Asians gib filmlerden sonra bu filmde de göz doldurur. Çin kökenli bir Amerikalı baba ve Güney Kore kökenli bir annenin kızları, anlaşılan başarılı bir kariyeri sürdürmede kararlıdır.
Eleştirinin tamamı için: T24
Gazete Duvar
Yazar: Şenay Aydemir
Lulu Wang’ın kökleri Çin’e dayansa da belli ki tamamen Batılı bir formasyonla donanmış durumda ve dünyayı da öyle algılıyor. Haliyle onun Çin’deki kimi gelenekleri yorumlama biçiminin de algıladığı gibi olacağını öngörmek o kadar zor değil. Kaldı ki film zaten açılışta “gerçek bir yalan üzerine” olduğunu belirtiyor. Neyin gerçek, neyin yalan olduğu biraz da neye inanmak istediğinize bağlı olarak değişiyor. Altın Küre Ödülleri’nde komedi ve müzikal dalında en iyi kadın oyuncu ödülünü kazanan Awkwafina ve babaannesi rolünde Shuzhen Zhao’nun göz doldurduğu “Elveda” her şeye rağmen bu zayıf haftanın öne çıkan seyirliği…
Eleştirinin tamamı için: Gazete Duvar
Hurriyet
Yazar: Uğur Vardan
Bu yılki Oscar adayları açıklandığında ‘Elveda’ kimi yayın organlarında hakkı yenen filmlerden biri olarak anıldı. Evet, kimi sahneleri itibariyle duygusal sahnelere sahip bir yapım var karşımızda ama Lulu Wang’ın yapıtının bütün olarak çok da etkileyici bir film olduğunu söyleyemeyiz. Sonuç olarak iyi oyunculuklar, kültürel kodlar ve ahlaki bir mesele etrafında dönen öyküsüyle yine de ilgiyi hak ediyor diyebiliriz. “Banyoya gidiyorsun ve aynada gördüğün tek şey kendi gölgelerin” türünden ‘Yalnızlık’ tanımlaması ve “Doğu’da birinin yaşamı bir bütünün parçasıdır” gibi gelenekle modernite arasındaki farka ilişkin saptamalar da filmin ‘kıssadan hisse’lerinden bazıları...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.
T24
Böylece film, genel havası görkemli bir melodram olsa da, çeşitli açılardan bu klasik tanımlamayı aşar. Üstelik sürpriz bir finalle sonuçlanan film, internetteki imdb sinema sitesinde ortalama 7.8 puana ulaşır; hem seyirciden, hem de eleştirmenlerden genelde hep övgü toplar. Alex Weston'un son derece melodik ve romantik müziğinin de bunda katkısı olur. Kuşkusuz bizim seyircinin de seveceği bir filmdir bu... Bunda oyuncuların da payı vardır. Torun Billi'de oyuncu ve rap şarkıcısı Awkwafina, Ocean's 8 veya Crazy Rich Asians gib filmlerden sonra bu filmde de göz doldurur. Çin kökenli bir Amerikalı baba ve Güney Kore kökenli bir annenin kızları, anlaşılan başarılı bir kariyeri sürdürmede kararlıdır.
Gazete Duvar
Lulu Wang’ın kökleri Çin’e dayansa da belli ki tamamen Batılı bir formasyonla donanmış durumda ve dünyayı da öyle algılıyor. Haliyle onun Çin’deki kimi gelenekleri yorumlama biçiminin de algıladığı gibi olacağını öngörmek o kadar zor değil. Kaldı ki film zaten açılışta “gerçek bir yalan üzerine” olduğunu belirtiyor. Neyin gerçek, neyin yalan olduğu biraz da neye inanmak istediğinize bağlı olarak değişiyor. Altın Küre Ödülleri’nde komedi ve müzikal dalında en iyi kadın oyuncu ödülünü kazanan Awkwafina ve babaannesi rolünde Shuzhen Zhao’nun göz doldurduğu “Elveda” her şeye rağmen bu zayıf haftanın öne çıkan seyirliği…
Hurriyet
Bu yılki Oscar adayları açıklandığında ‘Elveda’ kimi yayın organlarında hakkı yenen filmlerden biri olarak anıldı. Evet, kimi sahneleri itibariyle duygusal sahnelere sahip bir yapım var karşımızda ama Lulu Wang’ın yapıtının bütün olarak çok da etkileyici bir film olduğunu söyleyemeyiz. Sonuç olarak iyi oyunculuklar, kültürel kodlar ve ahlaki bir mesele etrafında dönen öyküsüyle yine de ilgiyi hak ediyor diyebiliriz. “Banyoya gidiyorsun ve aynada gördüğün tek şey kendi gölgelerin” türünden ‘Yalnızlık’ tanımlaması ve “Doğu’da birinin yaşamı bir bütünün parçasıdır” gibi gelenekle modernite arasındaki farka ilişkin saptamalar da filmin ‘kıssadan hisse’lerinden bazıları...