Hesabım
    Örümcek-Adam: Örümcek-Evrenine Geçiş
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    4,0
    Çok İyi
    Örümcek-Adam: Örümcek-Evrenine Geçiş

    Boyutlar arası bir harikalar ağı!

    Yazar: Hande Kara

    Oscar ödüllü Spider-Man: Into the Spider-Verse 2018'de piyasaya çıktığında, çoklu evren kavramı ana akım kültürde neredeyse her yerde görünür hale gelmişti zaten. Çoklu evrenler son MCU filmlerinin çoğunda önemli bir olay örgüsü noktası oldu ve hatta geçtiğimiz yılın en iyi filmlerinden Everything Everywhere All at Once filmininin de odak noktasıydı. Çoklu evren ortamı son zamanlarda parlaklığını kaybetmeye başlasa da, Joaquim Dos Santos, Kemp Powers ve Justin K. Thompson imzalı Spider-Man: Across the Spider-Verse parlak renkleri, şekil değiştiren animasyon stilleri ve hiperkinetik anlatım tarzıyla öne çıkıyor.

    Her biri kendine özgü animasyon stiline ve tonuna sahip altı alternatif evrene uzanan Across the Spider-Verse, selefinin zaten şaşırtıcı olan görsel başarılarını alıyor ve onları bir adım öteye taşıyor. Filmdeki karakterler kalem çizimleri, anime tarzında ve hatta canlı olarak hayat buluyor ve popüler live action Örümcek Adam filmlerinden bazı görüntülerle de harmanlanıyor. Aynı anda birbirine karışan bu farklı stiller, filme baş döndürücü bir enerji verirken, aynı zamanda önemli oyuncularının duygusal gelgitlerini yansıtıyor. Titizlikle hazırlanmış ayrıntılı arka planlar, gerçeküstü şekiller ve ekrandaki metinlerle perde daha da canlanıyor ve karşımıza adeta bir harikalar ağı çıkıyor.

    Filmin kötü adamı Spot'un, onu başlangıçta bu durumda bırakan patlamaya neden olan Miles'a karşı saplantılı kininden kaynaklanan güç artışı, tipik çizgi roman kötü adamı şablonundan pek de farklı değil. Ancak kanunsuz bir Örümcek Adam ve Örümcek Kadın grubunundan oluşan diğer karakterler ile tanıştığımızda işin rengi de değişiyor. Miles, Gwen’i çoklu evrende takip etmeye başladığında, Miguel O'Hara'nın liderliğindeki Spider-Society ile tanışıyor ve çoklu evrenin düzeni bozuluyor. Filmin tüm nefes kesen kovalamaca sekansları ve hiperaktif estetik stratejileri, hızlı kesmeler, bölünmüş ekranlar ve çizgi roman estetiği ile süsleniyor. Ancak film tüm bu referanslara rağmen, şaşırtıcı bir şekilde insani bir drama yaratmayı da başarıyor.

    Miles ve Gwen arasında filizlenen aşk, süper kahraman kimliklerini sevgi dolu ama aşırı korumacı ebeveynlerinden sürekli olarak saklamak zorunda kalmalarından kaynaklanan bireysel mücadeleleri gibi merkezi bir rol oynuyor. Bu sekanslar, filme şefkatli bir duygu aşılıyor. Filmin aynı zamanda büyümek, kendin olmak ve ebeveynliğe dair verdiği mesajlar da gayet yerinde. 

    Spider-Man: Across The Spider Verse, çok bekletmeden Mart 2024'te gelecek olan Spider-Man: Beyond The Spider Verse'e büyük ölçüde giriş yaparak son bulurken, filmde beklenen bir jenerik sonrası sahne olmadığının da altını çizelim. Son tahlilde Marvel evrenine uzak olsanız bile, kendinizi Spider-Man: Across The Spider Verse'e kaptırmanız ve evrenler arası kaybolmanız kuvvetle muhtemel.

    Hande Kara

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top