film aksiyon filmi olmasına karşın nadir bölümlerinde aksiyon kullanılmış.filmdeki öne çıkan artı yön ise hissetmek duygusunun nefis bir hal alması.matrixe çok benziyo ama emin olun ki matrix in yanından bile geçemez...
film bence tam anlamıyla bir bilim kurgu şaheseri belki biraz daha görsel efek kullanılsaydı daha iyi olabilirdi ama bu acıgını sahane dövüş sahneleriyle kapatmışa benziyor.seneryoda ufak eksiklikler olmasına karşılık(özellikle gelişme bölümünden sonuç bölümüne geçiş biraz yavan kalmış ve olaylar hızla ilerliyo)izlenmesi gereken bir yapıt.siyasal düzenden beslanmesi başka bir artısı...
Bence film süper.Ama bazı yerleri o kadar güzel değil.Mesela Christian Bale’nin saçalrını yalatması...(Filmde) oğlu ona askerlik arkadaşı gibi:’’John ilacını aldın mı’’ falan diyor. Ama yine de süper bir aksiyon-gerlim tarzı bir film.Hele adamlarla dövüşmesi yok mu:).....
bence film harika, ben böyle ruhsal derinliklere inen filmleri yavaş ve sıkıcı da olsalar çok seviyorum. belki daha da derinlere inilebilirdi ama bu bile çok harika sonuç doğurmuş. fas ist bir liderin yönetimi altında önceden belrilenmiş hayatları yasamak nasıl olurmuş bu filmde çok net görebiliyorsunuz. bizde de var böyle isteyenler daha geçen gün devletein zirvesindeki de bu arzusunu açıkladı. alın siz mutluluk alın size equilibrium
kanımca güzel olan bir sinopsisin matrixle rekabet edip geniş kitleleri gişeye çekmek ve cristian bale’ı pazarlamak için heba edilmesi.konu ilk bakışta ilginç ve bir bilimkurgu seyircisini heyecanlandıracak türden ama film ilerledikçe klasik bir kung-fu filminden pek bir farkı kalmadığını görüyoruz.ana karakterin içindeki çelişkiler daha derinden anlatılsa ve dövüş sahnelerinden çok film üzerinden günümüz sistemine göndermeler yapılsa idi böyle bir ana temadan çok daha iyi bir film ortaya çıkabilirdi ama benim için filmin bütününe bakarsak biraz hayalkırıklığı oldu...
Uzun süredir izlemek istediğim bir filmdi ve nihayet bugün izledim açıkçası izlememe değdi senaryosu ilginç, Christian Bale yine çok başarılı bunun dışında efektlere tabi ki büyük önem verilmiş ve de başarılı olmuş filmin konusuyla ilgili fazla yorum yapmıycam ama enteresan bir film izlemek isteyenlere önerilir...
zamanında bayağı düşük verdiğim bu filmin sayfasına girdim baktım ki 8 puan almış ama neyle almış belli değil bu film sıradışı bir konu üzerinden sıradışı bir film diye gözümüze dürtülen ama çekimlerden konuya son derece patlak bir film
film belki benzerleri cekildiğinden dolayı pek özgün olmayabilir fakat ilginç denmesi de yadırganmamalı.bale’in oyunculuğu hızla üst basamaklara cıkıyor.dövüş sahnelerinden fazla haz etmem ama bu filmdeki sahneler görsel olarak cok fazla tatmin ediciydi.zaman zaman duygusallığın doruguna cıkmayı basarabilmiş bir film.köpeklerin öldürülmesi,insanların hisleri uğruna yakılması,500-600 yıllık paha biçilmez bir da vinci tablosunun yakılması yeterince etkileyiciydi.futuristik oldugu kadar gecmişte ve günümüzde bazı devletlere yaptıgı göndermelerle güncelliğini ispatlayan bir film.9/10
Christian Bale’i Amerikan Sapığı’ndan beri takip ederim. oyunculuğunu giderek daha büyük kesimlere kanıtlamaya devam ediyor. Güneş İmparatorluğu’nu o filmden sonra izlemiştim. Spielberg’ün filmini izlerken ortalarına doğru ’Anaa bu Christian Bale değil mi?’ demiştim. zaten amerikan sapığı’nda tam bi manyaktı yani çok beğenmiştim oyunculuğunu ki, Steven S. zaten daha çocukken keşfetmiş onu. ancak kanımca, gerçekten iyi bir oyuncu olmasının yanında aynı zamanda kafasına eseni yapan biri. İyi filmlerde de oynadı(Amerikan sapığı, makinist, batman) kötü filmlerde de(Ateş Krallığı, İsyan gibi).İsyana gelirsek zaten duyduğum kadarıyla kendini çok ciddiye almayan(yönetmeni filminin adının Matrix’le geçmesinden çok memnunmuş, bir taklit, özenti olarak geçse bile!) bir film olduğu anlaşılmıştı. aslında ne kadar öyle olsa da öykünün geliştirilip daha ileriki bir zamanda önümüze konulması çekici gelebilirdi(şöyle de denebilir; matrix’in tozu dumanı dindikten sonra). ancak tabi ki daha aklı başında bir yönetmenle.Film B sınıfı olması ve kült olabilme potansiyeli taşıması, karanlık-soğuk-karamsar karışımı bir atmosfere sahip olması, çok sayıda görsel ve ses efektli sahnesi olmasa bile var olanların hatırı sayılır kalitede oldukları, başrolün gelişen olaylarla beraber ortaya çıkan kaliteli oyunculuğu ve biraz da konusu ve dahilinde gerçekleşen olayların olabilirlik açısından imkansız denemeyecek durumu kabullenilerek izlendiğinde çok olmasa bile yine de küçük çapta eğlenceli tarafı var kanımca.Çok şey beklemiyordum, ama Sean bean’in rolünün kısa olması pek iyi olmadı. Christian Bale’in de yerinde başkası olsa çok daha sade bir oyunculukla bitirebilirdi filmi ama o öyle yapmayıp inanarak oynamış her zamanki gibi. C. Bale’i sevmiyorsanız izlemeseniz de olur. Hani çok fazla şey kaybetmezsiniz.
bence konu olarak çok güzel bi film .vcd den izledim .yinede güzeldi.ayrıca oyuncularda oldukça başarılıydı.ha birde final bölümünü uzatmadan bitirmeleride filmin farklı ve hoş bi yanı
Film yakın bir gelecekten bahsetmesine rağmen,günümüz dünyasıyla da benzerlikler gösteriyor.Günümüz dünyasında televizyon tarafından hissizleştirilirken gelecekte Prozium'la bu görev yerine getiriliyor.Ayrıca insan doğasıyla oyunlar oynayarak savaşın önlenmesinin mümkün olmadığı,savaşsız ölümlerin de en az savaş kadar tehlikeli olduğu çok başarılı bir şekilde vurgulanıyor.Bu hissiz dünyada John Preston'la köpek arasındaki yakınlaşmaya özellikle dikkat!
abi ne diyim harika bir film, aslında hayal gücünü kullananlar için günümüz dünyasının gittiği yeri anlatıyo. dövüş sahneleri bi harika matrix yanında halt etmiş çünkü burda oyuncular dövüşüyo bilgisayar programlarından yararlanma yok.. izlemiyenler kesin izlesin
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.