Senaryosu, Qui Nguyen ve Adele Lim tarafından yazılan "Raya and the Last Dragon", Carlos López Estrada ile Academy ödüllü Don Hall'ın yönetmen, Paul Briggs ile John Ripa'nın da yardımcı yönetmen koltuğunda oturdukları, Walt Disney Animasyon Stüdyolarında üretilmiş olan "ailecek" izlenebilecek bir aksiyon filmi...
Filmin ana karakteri Raya'nın (seslendiren Kelly Marie Tran) anlatımıyla, şu an gördüğümüz distopik dünya ile beş yüz yıl önce insanlar ve ejderhaların uyum içinde yaşadıkları Kumandra'nın bambaşka bir dünya olduğunu öğreniyoruz...
Ama sonra Druun gelir...
Ve herkesi taşa çevirir...
İşte o anda, "son ejderha / Last Dragon" Yüce Sisudatu (Awkwafina), sihrini bir mücevhere dönüştürerek Druun'u patlatır ve ejderhalar hariç taşa dönüşen herkes eski haline döndürüverir...
Sisu'dan geriye, yalnızca insanların ele geçirmek için birbirlerini yiyecekleri büyülü mücevheri kalır ve Kumandra bölünerek dağılır...
Böylelikle herkes bir diğerine düşman olur...
Elbette aynı zamanda söz konusu olan bu mücevherin saklanarak koruma altına alınması da gerekiyordu...
Ki, geçen beş yüz yıl boyunca Raya'nın ailesince korunur da...
Ancak dünyanın eskisi gibi tekrar Druun saldırısına maruz kalarak bozulması bu şekilde olmaz...
Her şey bu olaylardan beş yüz yıl sonra Raya'nın mevzuya armadillosu Tuk Tuk (Alan Tudyk) ile beraber dahil olması ile başlar...
Nasıl mı?
Raya, mücevherin bulunduğu odaya sızmaya, Kalp kabilesinin şefi babası Benja'da (Daniel Dae Kim) onu durdurmaya çalışacaktır...
Aslında bu küçük Raya için son bir test olup, artık o da diğer aile üyeleri gibi Sisu'nun mirasının korumaları arasına katılmaya hak kazanmış olup üstlerine doğru gelmekte olan Kuyruk, Pençe, Sırt ve Sivri Diş adındaki kabilelere karşı savaşmaya hazırlanmaları gerektiğini düşünmektedir...
Fakat babası onları yemeğe davet etmiştir...
Yani savaşılmayacaktır...
Zira Şef Benja, beşe bölünen Kumandra'yı yeniden birleştirmenin hayallerini kurmaktadır...
Çok geçmez ve konuklar Kalp'e varırlar...
Fakat Benja'nın teklifi öyle hemen kabul görmez...
Bunun üzerine Raya herkesi yemeğe çağırır...
Önce Sivri Diş'ten Raya'nın yaşıtı ve o kabileni şefi Virana'nın (Sandra Oh) kızı Namaari (Gemma Chan), ardından da diğerleri soluğu bol miktarda yiyecek ve içeceğin ikram edildiği salonda alırlar...
İyice kaynaşan aynı yaşlardaki Raya ile Namaari'nin arasındaki sohbet de Namaari bir ara, efsaneye göre Druun'u yok etmesinin ardından suya atlayan Sisu, akıntıya kapılarak nehrin sonunda uykuya dalmış olduğunu söyler...
Uyandırılarak geri getirilmesinin çok iyi olacağına inanan Namaari, boynundan çıkarttığı ejderha kolyesini Raya'ya hediye edince, Raya'da onu mücevherin bulunduğu odaya götürür...
Bu aslında çok önceden planlanmış bir tuzaktır ve Raya hayatının hatasını yapmıştır...
Tuzaktır tuzak olmasına da...
Kalp kabilesinin mevcut refahının kaynağı olduğuna kanaat getirdikleri mücevheri tek başına Sivri Dişe kaptırmayı kabullenmeyen diğer kabileler de almak üzere hamle yapınca mücevher yere düşerek kırılır ve Druun, yeniden devreye girerek insanları taşa dönüştürmeye başlar...
O hengamede bacağından yaralandığı için pek fazla uzaklaşamayacağının ayırdına varan Benja, kızını nehre atarak kurtulmasını sağlar...
Çünkü Druun'u durdurabilen bir başka şey de sudur...
Altı yıl sonra...
Büyümüş olan Raya ve iyice irileşerek Raya'nın aracı haline gelen Tuk Tuk, Namaari'nin anlattığı efsanedeki beş yüz yıldır uyuyan Sisu'yu bularak uyandırmak amacıyla nehirleri tek tek dolaşmaktadırlar...
Şimdi sıra, Kuyruk kabilesinin bölgesindeki sonuncusundadır...
Dakika 25...
Ne mi olur?
Onu söyleyemeyiz ama Sisu bulunur bulunmaz gerçekleştirilmesi gereken ilk misyonun, beş parçaya bölünmüş olan mücevherin kabile şeflerinin elindeki diğer dört parçasının da onlardan alınarak birleştirilmesi ve dünyanın yeniden huzura kavuşturulması olduğunu belirtmiş olalım...
Disney stüdyolarının bu 59. animasyonunun "bütünlük" ve "karşılıklı güven" mesajları verilen geriye kalan bölümü her zaman ki gibi yine sizlerde...
Keyifli seyirler,