Snake Eyes: G.I. Joe Origins - Beyazperde.com eleştirisi : Suçlu Zevk Arayanlara

Daha evvel, farklı birkaç döneme yayılan serilerini izlediğimiz G.I.Joe için bu kez bir spin-off projesiyle buluştuk ve son yıllar Hollywood’da adet olduğu üzere, Snake Eyes karakterinin öncesini anlatan bir yapım izledik. Tatoo, Red ve R.I.P.D gibi aksiyon-gerilim türüne hizmet eden filmlerden tanıdığımız Robert Schwentke’nin yönetmen koltuğunda oturduğu filmde, Henry Golding, Andrew Koji, Haruka Abe, Takehiro Hira, Iko Uwais, Peter Mensah ve La Casa de Papel dizisiyle büyük üne kavuşan Ursula Corbero rol alıyor. Yine, son zamanlar çoğu filmde gördüğümüz üzere hikaye, karakterin çocuklukta yaşadığı önemli bir olayla açılıyor. Serinin hayranları filmden çok memnun kalmayacaktır ama özellikle, Uzakdoğu dövüş filmlerini sevenler için yeni bir suçlu zevk filmi Snake Eyes: G. I. Joe origins olabilir.

Film, 80’li yılların video kaset dönemindeki Uzakdoğu filmlerinin bütün klişelerine sahip. Küçükken babasını kaybeden ve büyüyünce tek amacı intikam almak olan iyi bir savaşçımız var. İçlerine girdiği ve onlar adına çalışmaya başladığı bir Yakuza klanı da mevcut. Bir dizi test ve eğitimlerden geçeceği, onur ve sadakatin önemli olduğu bir başka klan daha var ve baş karakterimiz intikam duygusuyla, sadece kendi amacını düşündüğü için ikili oynuyor. Klanlar arasındaki savaşa ve karakterlerin seyrine göre de birkaç kez taraf değiştiriyor. Bunları okuduktan sonra, hemen herkes filmin geri kalanında ve --küçük detaylara sahip olsa- finalinde neler olacağını kolaylıkla tahmin edebilir. Bir G.I. Joe filminden ziyade, özel kanalların ortaya çıktığı ve video kaset sektörüyle mücadele ettiği zamanlardaki üçüncü sınıf bir dövüş filmi izliyoruz gibi hissedip, karakterin G.I. Joe evreninde ne anlam ifade ettiğini adeta unutuyoruz. Tabii ki bunu, bir suçlu zevk filmi bulduğu için bağrına basacak, özlediği Uzakdoğu filmleriyle özdeşleştirecek seyirciler olacaktır.

G.I. Joe serisi hayranlarına gelirsek, ilk olarak Snake Eyes karakterinin hem resmedilen fiziki özelliklerinden, hem de karakter oluşumundaki yansımasından pek hoşnut olmayacaklar. Bir de alışılmışın dışında bir hikaye anlatımıyla ve klişelerle dolu manevralarla karşılaşınca filmden nefret bile edebilecek noktaya gelebilirler ama tek amaçları/beklentileri aksiyon ve eğlence olursa belki en azından izle-unut filmine dönüştürüp iki saatliğine dünyadan kopuş gerçekleştirebilirler. Film, gerek suçlu zevk, gerekse “bomboş” aksiyon filmlerini sevenleri elbette memnun edecektir. Biraz olsun derinlik ya da “onurunla dövüş” dışında yakalayabilecek bir motto arayanlar muhtemelen 2021’in kendileri adına en vasat filmlerinden birini izleyerek salondan ayrılacaklar. Belki, devam filmi ve olası Strom Shadow hikayesi, serinin geleceğini kurtarmak için bir ışık verebilir.

Aslında, klişe de olsa güzel işlenebilecek ve her yaşta izleyicinin seveceği bazı anlar filmde mevcut. Snake Eyes’ın klana kabul edilmek için üç aşamalı bir testten geçmesi gerekiyor. Bu testler, elbette Uzakdoğu kültürü ve insani yönleriyle her zamanki gibi ilgi çekici. Ancak, bu anlar o kadar yavan geçilmiş ve soğuk bir tat bırakıyor ki etki seviyesi de oldukça zayıf kalıyor ve izleyici, yine aksiyon sahnelerine tutunmaya çalışıyor. Bu bölümlerin başarısızlığı bir nebze olsun estetik kamera hareketleri, heyecanlı dövüş sahneleri ve iyi hazırlanmış koreografilerle telafi ediliyor. Yönetmen de bunun farkında ve bilinçli bir 80’ler tarzı tercih etmiş olacak ki bu sahnelerden bolca serpiştirmiş. Bu hamle de filmi sevmeyecek izleyicilerin bile en azından sıkılmasını engellemiş ama 2021 yılında, tek kriteri “sıkmıyor” olan bir filme geçer not vermek pek mümkün değil. Suçlu zevke uygunluğunu ise tekrar etmekte de fayda var!

Bu film, kendinden çok olası bir seriye ve G.I. Joe evrenine katkı sağlıyor, sağlayacaktır. Snake Eyes’ın hikayesi hali hazırda devam edebilir. Kendi klanına kızan ve Kenta’ya benzer bir yol çizme ihtimali bulunan Tommy ayrı bir noktada duruyor. Ursula Corbero’nun katılımıyla ve Cobra ekibi anlatısıyla başka bir proje de mümkün. Az evvel bahsettiğim gibi Strom Shadow anlatısı için de kapı aralandı ve şu sıralar belki de erken geliştirme aşamasında bulunuyor. Adettendir, bir yerden sonra tüm bu isimlerin bir araya gelebileceği bir Avengers tarzı film de tekrar karşımıza çıkarsa sürpriz olmaz. Bu filmin geçersiz notuna rağmen yapımcılar, evreni genişletmek için yakaladığı fırsatı kullanacaktır. Yapmaları gereken en önemli manevra, biraz daha modern bir hikaye çatısı kurmak. Snake Eyes, bizi 80’lere ve dövüş filmlerinin atmosferine götürmeyi başardı ama fantastik filmlerin izleyici kitlesi Avengers gibi hikayelerin içine doğdu ve türün geleceği onların ellerinde.