En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Turgay Buğdacigil
Takipçi
2.061 değerlendirmeler
Takip Et!
2,0
8 Haziran 2021 tarihinde eklendi
Senaryosunu da yazan Christopher MacBride'ın yönetmen koltuğunda oturduğu “Flashback / The Education of Fredrick Fitzell”, "Donnie Darko" (2001) kadar ilginç bir işe imza atalım denilerek yola çıkılmış bir proje olarak geliyor karşımıza...
Peki olmuş mu?
Ne gezer...
Uzağından bile geçmemiş...
Fakat şunu hemen itiraf edelim ki; bu film bir anlamda, canlandırdığı Fredrick "Fred" Fitzell karakterinde muhteşem bir performans sergilenmiş olan Dylan O'Brien'ın şovuna ve dolayısıyla da filmografisindeki kartvizitine dönüşmüş...
Ve muhtemelen de O'Brien'ın bu kusursuz çabası, çok daha ciddi film kontratlarının, ayağına kadar gelmesini de sağlayacaktır...
Yine de gelin isterseniz filmimize biraz daha yakından bakalım...
Karen (Hannah Gross) ile evli olan Fred'in annesi Bayan Fitzell (Liisa Repo-Martell), beynindeki bir problem nedeniyle hastanede yatmaktadır...
Patronu Evelyn'in (Amanda Brugel) şirketinde veri analisti olarak çalışan 30'lu yaşlardaki aynı Fred, gerek evinde gecenin bir yarısı gerek otomobilinin içinde ve gerekse de işyerinde, sıklıkla geçmiş anılarına dönmektedir...
Bunlardan en önemlileri de; Fairgate Kolej günlerinden kalma, bir türlü izine rastlayamadığı Cindy Williams (Maika Monroe) ve öğretmenlerinden Bayan Shouldice'ın (Jill Frappier) anımsattığı, o yıllarda oldukça meşhur olan ve kullananı zıvanadan çıkartan uyuşturucu hap "Merkür"dür...
Elbette hatırladığı şahsiyetler arasında, boynuzlu adam (Ian Matthews), suratı piercingli (Aaron Poole) ve yine suratı yaralı (Connor Smith) olan adamlar ile torbacının otomobilindeki kız ve onlardan mal alan Sebastian'da (Emory Cohen) var...
Tabii Andre'yi de (Keir Gilchrist) atlamayalım...
Bütün bunlar Fred'in kafasında uçuşmakta olup, anımsadığı bu yüzleri kara kalem ile defterine itinayla çizmektedir...
Hani, hafızasını yitirdiği için kendisini tanımayan annesinin hastane yatağının baş ucunda bunlarla da yetinmeyen Fred, çizime ilk başladığı altı yaşındaki (Myles Isen) günlerine de döner...
Derken Fred, neredeyse takıntı haline getirdiği Cindy hakkında bilgi alabilmek umuduyla tam 13 yıl sonra, bir striptiz bar da annesi ile beraber yaşamakta olan Sebastian ile yeniden buluşur...
Ancak pek bir faydası da olmaz...
Sadece Cindy, Sebastian ve şimdi iki çocuk babası olan Andre ile Merkür kullandıkları günü bir kez daha anılarında yaşar...
Yaşar yaşamasına da, o geceye dair tüm ayrıntıya, ne kendisi ne Sebastian ne de Andre hakimdir...
Bir anlamda bir takım şeyler, en azından Fred açısından büsbütün karanlıktadır...
Üstelik o günden bu yana hiçbiri, Cindy'i bir daha görmemiştir...
Dakika 37...
Geride gizemlerle dolu bir 60 dakika daha sizleri bekliyor olacak...
Çok büyük beklentilere girmeden rahatlıkla izleyebilirsiniz...
Son zamanlarin en ozgun ve yaratici filmlerindendir. spoiler: Spoiler degil belki ama yinede basiyorum. filmin senaristi tarafindan kasitli olarak bazi sahneler izleyiciyi sıkmak icin yerlestirilmis. Izlerken bu filmdeki bir cok sahneyi anlamamaniz ve anlamsizca izlemeniz istenmektedir. Buna ragmen tipki bir ugusturucu hap alir gibi odaklanarak izlemeye devam ederseniz sonunda kafaniz guzel bir sekilde tum olup biteni anlayip wav be diyerek tum sahneler kafanizda yeniden canlaniyor ve anlamlasiyor ve ekrani bu sekilde kapatabiliyorsunuz. Dedigim gibi izlerken ne olup bittigini anlamaniz imkansiz tipki bir sarhosun seyir defterinde gibisiniz. Ancak adamimiz ne sarhos ne de gecmise gelecege gidiyor, Bu filmdeki her sahneyi anlamak icin sonuna kadar odaklanarak izlemeniz gerekiyor sadece finale yaklastikca ayilabiliyorsunuz. sonunda ise sizi muthis bir sekilde uyandiriyor. Filmde şu oldu final şoyle bitti şurasi boyle olmaliydi falan diyerek spoiler vermiyorum ama izlemeden spoiler okuyan, bahsettigim duyguyla filmi takip ederse zevk alabilir aksi halde puani dusuk vasat bir film olacagi kesin. Ancak bana gore 2021 yilininda belkide son yillarin en yaratici sanat eserlerinden biriydi. Bu filmin senaryosunda emegi gecen herkesi tebrik ederim. 6 ay sonra bundan bir doz daha alacagim. Izlemek isteyen icin ŞİMDİ. neden şimdi dedigimi izleyen bazi kisiler filmin sonunda anlayacaktir :) bu defa filmden bir alinyi ve gercek spoilerlar :) spoiler: Gercekligi yorumlamak icin kullandigin sistem senin secimlerinden biri degil. hayatimizda her zaman her secimin sonuclari vardir. Peki ya olasiliklari hesaplayarak yasamak? Bir sinava girmezseniz ne olur, ya da bebekken merdivene yurursek ne olur iste fredin travmasi, her seyi cizebildigi halde o cizemedigi yüz ve travma burada basliyor. Ve sonra, tum hayati boyunca secimlerinin her iki sonucunuda yasayarak hayatini surdurmektedir. Fredin gecmisinden flashbackler izlenmektedir. Filmdeki tek gercek zaman o yuzu tanidigi an diye dusunuyorum. Diger sahnelerin tamaminda fredin gecmisindeki kararlarin sonuclari anlatiliyor.
o halde ŞİMDİ
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.