En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Yılmaz Öztekin
3 değerlendirmeler
Takip Et!
4,5
26 Nisan 2020 tarihinde eklendi
Hayatın en çok karşılaşılan ama kabul etmek istediğimiz bir eylemidir: Aldatmak... bunu ancak empati kurarak mı anlayabiliriz acaba. Belki başka aşklara gebe olur.. Bana göre tüm zamanların en naif ve içli aşk filmlerinden. Müziğin duyguyu bu kadar tamamladığı müthiş bir sentez.. İyi seyirler.
Bence bu dizi çok güzel Çünkü her dizi birbirine benziyor, bu öyle değil Değişik şeyler oluyor ondan çok sevdim bu diziyi Başka dizi ler de tek aşk oluyor burda ise ~7 dene ciftler/aşklar var Her aşkın karşısında bir engel olur, burda ise babaları .. çok güzel bir ortam ve ona uyan muzikler var Ne olucagi belli değil. .. değişik olaylar...
biliyorum çok dizi var suan ama bence, suan kilerden, en güzel lerden biri. umarım bitmez, çünkü kendimi çok mutlu dolu 😄 hissediyorum izlerken Ve izlemek bana çok iyi geliyor
Hayatımda izlediğim filmlerden beni terköşe yapan ve en büyük düş kırıklığı yaşatan yapımlardan biri (çok az olanlardan biri)
Aşk nerede Aşk!!! Ne Aşkı!! Aşk felan yok, kimse kendini kandırmasın.
Böyle Aşk mı olur, kendini kandıran iki saf buluşuyorlar ortada hiçbirşey yok, arkadaşlık desen değil, aşk desen değil, saf gibi geziyorlar.Paylaştıkları birşeyde yok, karşılaş dur.
Hele bir diyalog beni yerlere yatırdı. Detayı yazmıyorum bayan karekterin söyledği "Anlamamıştım tribi" süperdi.
Eğer bu filmdeki Aşk ise biz hiç aşkı gerçek hayatta yaşamadık, şimdiye kadar izlemedik.
Filmde tek artı Bayan Karekterin elbiseleri idi, çok iyiydi ve üzerine çok yakışıyordu, bir de yürürken arkasından müzik ile yaptıkları çekimler çok güzeldi. ama bu konuda o kadar çok kullanılmış ki bir yerden sora kısır tekrarlamalara giriyor.
izlemeyin derim ama elbiselerin ve salınarak yürüyüşün hatırına 3 puan. Aşk bu kadar basit değildir.
Bence en vasat aşk filmlerinden biri.. öncelikle senaryo çok saçma geldi bana.. yaşananlar inandırıcı değildi.. böyle bir durumda kalabilecek çift çok azdır ve daha da önemlisi bu durum başa gelse bile böylesine sakin ve olgun davranamaz normal bir insan.. davranışlar gerçek dışı olunca kendi kendine etkisini kaybediyor film.. film müzikleri güzeldi ve oyuncular iyiydi ama filmin temelinde sorun var.. hiç etkilenmedim.. 4/10
filmin muzikleri derken 2 tane var zaten biri bildigimiz quizas quizas quizas... digeri film boyunca calan harbi guzel. biri filmden sonra cicekli elbise almak istedigini soylemis. :) kadın gercekten cok zarif, cicekli elbise giyme istegi uyandırıyor.
Hani sorsalar ki...En şiirsel,en sahici,en sarsıcı,en gizemli,en dokunaklı aşk filmi hangisidir?kesinlikle Aşk Zamanı derim..O nasıl bir müziktir,dağıtıyor insanı...
sanırım ben aşk diyince tutkuyu görmek istiyorum; şiirsel bir anlatımdan çok abartıyı seviyorum.filmi begenmemek haksızlık olur,begendim ama arkadaşın da dediği gbi onca sinema eleştirmeninin ilk 5 ine girmiş bir filmin biraz dha etkileyici olmasını bekledim.aşık olan insan neden sevdiğinin gitmesine izin verir? aldatılan kadın neden o adamdan cocuk sahibi olur? biz gerceği biliyoruz dedikoduların ne önemi var diyen kadın neden ev sahibesinin laflarına alınır?bunlara anlam veremedim benim için aşk filmi befroe sunrise/before sunsettir, gone with the winddir hadi biraz da matrak olsun dersek love actuallydir.ama müzikleri ve çekimleri çok çok başarılı buldum o ayrı..
Ödüle doymayan film.Aşk Zamanı (In The Mood For Love)Filmin afişinde böyle yazması beni izlemek için ateşlemeye yetmişti.Belkide bu filmi bazılarına göre devamı niteliğinde olan 2046 yı izledikten sonra yorumlamak en iyisi olacaktır.Şimdi onu izlemediğim için bu konuda bişey diyemeyeceğim.Eğer izleyebilirsem daha sonra gerekirse bi kaç cümle yazabilirim.Yönetmen bu konuda ikisinin farklı iki film olduğunu ve ayrı ayrı düşünmek gerektiğini söylemiş iki filmide izleyen arkadaşlar daha net bir yanıt vereceklerdir.Erkek karakterin kapı numarası olan 2046 ise bu aradaki bağlantıya işaret ediyor.Ben yapım gereği romantik aşk filmlerinden pek hazzetmem bu konuda izlediklerimde çok sınırlıdır.Bu filmde bu nadir ve beğendiğim filmlerden birtanesi.Öncelikle filmin müzikleri,tek bir parça üzerinde yoğunlaşıyor hatırladığım bütün film.Sizi eskilere çok önceleri yaşadığınız masum aşkınıza gö.ürmeye yetiyor.60 lı yıllarda ikİ kişi aynı binanın yanyana iki dairesine taşınır.Bir kadın ve bir erkek.İkiside çalışmakta ve ikisininde eşleri sürekli dışardadır.Sürekli merdivenlerde yollarda dışarda karşılaşırlar.Bu tür bir durumdan etkilenmeyen karşı iki cins herhalde zor olurdu zaten.Bu durumlar zamanla aşk oyunlarına dönüşür fakat eşlerine o kadar sadıktırlarki onları aldatmayı düşünemezler asla.Beraber kaldıkları bir gece tek bir odada bile (seyircinin sürekli bekleyşlerine karşın belkide) birlikte olmazlar.(Umarım yanlış hatırlamıyorum:) Ve bir süre sonra eşlerinin gelmemesinden dolayı onların ikisinin beraber kendilerini aldattığını düşünmeye başlarlar bunun için sebepler öne sürerler.Fakat daha sonra bunu onların aleyhine ve kendi sevgileri içinde kullanmak istemezler.Eşleri asla gösterilmez perdede bu kendilerinin onları kafalarından sildiğine zaten onları göstermenin bir gereği olmadığına dair bir işarettir zaten.Soyut bir kavramdan başka bir şey değildir onlar.Kaderin onları bir araya getirmesi yıllar geçsede tekrar edecektir bu belkide boşyere değildir..Uzak doğu filmleri ya oldukça durağan olur yada oldukça hareketli bu film senaryosu gereği birinci bölüme giriyor doğal olarak.Aşkı seven sevgiye aşık küçük masumiyetlere önem veren söylemek istediklerini bakışlarla ve davranışlarla yapabilen insanların filmi.
hoş ve etkileyici bir film.kadraj tekniği gerçekten dört dörtlük,zaman geçişleri çok hoş olmuş fakat aynı şeleri oyunculuklar için pek söyleyemicem açıkcası çünkü oyunculuk yapılacak pek bir sahne yok ama zaten amaç oyuncuların performansını ön plana çıkarmak değil değişik kamera açılarıyla,değişik bir anlatımla olayı ele almak.oyuncular konuşurken başka tarafları çekmek yada sadece bedeni göstermek gibi bunlar filme ayrı bir tat katmış.tüm bu öğeler müziklerle birleşince de ortaya görsel bir şölen çıkmış.herkese tavsiye ederim.' O,kaybolan yılları hatırladı sanki tozlu bir pencereden bakar gibi.geçmiş görebildiği ama dokunamadığı bir şeydi ve gördüğü şey bulanık ve belirsizdi...' işte bu da filmin ana teması.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.