Çiçero | 2019
Tarihi, dram. 2 saat 6 dakika
"Çiçero, 2. Dünya Savaşı'nın seyrini değiştiren ve Almanya'nın bozguna uğramasında etkin payı olan casus Çiçero'nun savaştaki etkisini ve savaş sonrası yaşadıklarını konu ediyor. İlyas Bazna*, 2. Dünya Savaşı sırasında Ankara’daki İngiliz Büyükelçiliği’nde uşak olarak çalışmaktadır. İçeriden birçok bilgiye ulaşabilen Bazna, Almanlar için casusluk yapmaya başlar ve kendisine “Çiçero” kod adı verilir. İlyas Bazna savaşın seyrini değiştirmesine rağmen T4 uygulamasıyla engellilerin gaz odalarına gitmelerine, iğneyle uyutulmalarına engel olamaz. İlyas Bazna’nın savaştaki etkisini ve savaş sonrası yaşadıklarını beyaz perdeye yansıtacak olan filmin yönetmen koltuğunda Serdar Akar oturuyor."
Şimdi yazacaklarım yüzünden yukarıdaki paragrafı doğrudan www.beyazperde.com 'dan aldım. Zahmete girmedim. Çünkü; daha önce iki kez filme alınan İlyas Bazna'nın öyküsü gerçekten Hollywood casus filmlerine taş çıkartacak nitelikteymiş; fakat yapımcı, senarist ya da yönetmen sayesinde karikatürleştirilmiş karakterlerle film sitcom düzeyine indirilmiş. Ancak filmin ortalarına kadar tahammül edebildim. Yine de izlemeye devam edebilirdim. Amerikan filmlerine özenilen göndermelere bile dayanabilirdim. Öyle ki yapımcının, bu filmin vizyonundan bir kaç hafta sonra vizyona girecek diğer filminin afişini** kör göze sokmasına rağmen dayandım. Fakat, bir at yarışı sekansı var ki; beni bitirdi.
Şöyle ki; Başlarda sayılabilecek bir sahnede, at yarışı sayesinde filmin baş oyuncuları bir araya geliyor ve etkinlik gölgesinde hikaye devam ediyor. Tamam, gerçekten de rahmetli İlyas Bazna her şeyiyle prezantabl bir insanmış ama bu filmde anlatıldığı gibi de bir Alex ya da bu filme uygun benzetme ile bir James Bond değilmiş. Onda Haşhaşi suikastçisi tipi varmış***.
Ammaaa, at yarışındaki jokeylerin isimlerini okuduğunda koptum! Kapattım. Ya sen kiminle dalga geçiyorsun. Şahdın Şahmeran mı oldun? Atıf mı yapıyorsun? Kime, neye, neden? "... Genel Kurmay Başkanımız Mareşal Fevzi Çakmak Himayesinde düzenlenen Gazi Kupası Konkrupik Kupasına hepiniz şeref verdiniz. ... Bugünkü müsabakada Türk Takımının yanı sıra Alman ve İtalyan Takımları da yer alacaktır. Türk Takım Kaptanı Yüzbaşı Ahmet Celal Yakar, İtalyan Takım Kaptanı Yüzbaşı Guliano Gemma, Alman takımının kaptanı Binbaşı Hans Trick Shöder****"
Hadi Türk Takım Kaptanı Yüzbaşı Ahmet Celal'i***** anladık. Amaaa, arkadaşım "... İtalyan Takım Kaptanı Giuliano Gemma" nedir? Allah aşkına! Benim gibi yarım asırdan****** fazla film ve dizi izliyor olsaydınız sizin de bu noktada tepeniz atardı. Dostlar, Guliano Gemma bir devrin, Spagetti Cowboy filmlerinin en ünlü ve unutulmaz yıldızı idi. O bir efsaneydi. Benim için koca göbeği ile götünü oynatmakta zorlanan Amerikan idolü John Wayne'den çok daha büyük bir oyuncuydu. İzlemediğim Western filmi kalmamıştı. Sen kim oluyorsun da Giuliano Gemma'yı hikayene malzeme yapıyorsun? Hoş değil. Ayıp! Yakışmamış. Zaten İlyaz Bazna'yı da bir kaç sahnede dövüştürmüş, hatta katil bile yapmışsın.
Buraya kadar anlayacağınız gibi yorumum bu filmi niye seyretmemeniz gereği üzerinedir. Sizi zaman kaybından kurtarmak içindir.
Bıraktığım yere kadar dikkatimi çeken bir ayrıntıyı da söylemeden edemeyeceğim. Bizim 007 casusluk yaparken elinde Leica III'le dolaşıyor, dökümanların resmini gece lambası ışığında, flaşsız çekiyor. Koca alet! Üstelik devrin en hızlı casusu. O zamanlar bu gibi işler için Minox var; avuç içine sağacak kadar küçük ama yüksek kalite resimler çekebiliyor. Koy cebine kaybol. Yok ama. Öküzüz ya biz, anlamayız nasıl olsa... Eline ver bi antika gitsin. Eski ya... Allah'tan imalat yılı tutuyor.
Yok canım; söyleyenecek o kadar çok şey var ki... Dayanma gücümün de bir sınırı var.
Filmi Türk dizi mantığında çekmişler. Bravo! Bi de Galalarda falan o dev gibi afişlerin önünde pozlar yok mu? Ee, nasıl olsa köpeksiz köyü bulmuşsun, gez bakalım değneksiz. Yeşilçam mantığı da böyleydi. Türk milletinin IQ.su düşük ya, önüne ne koysan yer ya; bunlardaki mantık bu...
Neyse, tavsiyem izlemeyin. Yok, benim boşa harcayacak çok vaktim var diyorsanız buyurun. Film Netflix'de sizi bekliyor.
(*) Elyesa Bazna (İlyas Bazna olarak da bilinir) (d. 28 Temmuz 1904, Priştine - ö. 21 Aralık 1970, Münih), II. Dünya Savaşı'nda Nazi Almanyası hesabına çalışmış ve Cicero (Çiçero) kod adıyla tanınan Arnavut asıllı Türk casustur.
(**) Türk İşi Dondurma'nın film afişleri. Allah'tan akıl etmişler de o zamana göre bir tasarım uygulamışlar.
(***) Haşhaşiler bile süikastçılarını bu tipte, sıradan görünümlü insanlar arasından seçermiş. Dolayısı ile filmdeki gibi uzun boylu, karizmatik aktörümüz Erdal Beşikçioğlu gerçeği uzaktan da olsa yansıtamamış. İşte tam da burada Türk Sinemasının iyi bir filmle arasındaki duvarı ören taşlardan birine denk geliyoruz ama gıybeti şimdi değil.
(****) Jokey Binbaşı Hans Trick Shöder'in kim olabileceği hakkında hiç bir veriye rastlamadım. Belki de anonsu yapan sanatçının ismi söylerken telafuzu iyi olmadığındandır. Üç, dört kez dinlememe rağmen net olarak anlayamadım.
(*****) Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun Yaban adlı romanının kahramanı olan subayımız Ahmet Celal Paşa'nın oğludur ve Kemalist görüşü savunur. Ötekileşme, Yabancılaşma, dışlanma izlekleri Türk Edebiyatında ilk bu karakter üzerinden okura sunulmuştur. | Ünlü bir dağımızın ismini almış sözlük sitesinde | basketbol asigi
(******) Kendimi bildim bileli sinema filmi ve dizi film izlerim. 12 yaşıma kadar babam beni paltosu altında ve ayaklarına bastırarak gizlice sinemaya sokardı. Çıtım çıkmadan, gözümü kırpmadan izlerdim. Yaşımın da şu anda 58 olduğunu düşünürsek. Evet. Yarım asırdan fazla izliyorum. Dolayısı ile bilgim de var fikrim de. Koskoca sinema geçmişi olan izleyicilerle ve sektörle dalga geçemezsin. Adama sorarlar sen kimsin ki bu hakkı ve densizliği kendinde bulabiliyorsun!