Hayatın Bedeli: en yeniler yorumlar

Senaryosunu, Kenneth Feinberg'ün aynı isimli kitabından uyarlayarak Max Borenstein'in yazdığı ve yönetmen koltuğunda Sara Colangelo'nun oturduğu “What Is Life Worth / Worth”, biyografik bir drama olarak geliyor karşımıza...

Gelin isterseniz, dünya prömiyeri 24 Ocak 2020 tarihinde Sundance Film Festivalinde yapılan ve 3 Eylül 2021'de Netflix platformunda yayın akışına dahil edilen bu filme biraz daha yakından bakalım...

Film, Kenneth "Ken" Feinberg'in (Michael Keaton) dersler vermekte olduğu Columbia Üniversitesi Hukuk Fakültesindeki sınıfında, öğrencilerine yönelttiği; filme adını veren "Yaşamın (Parasal) Değeri Nedir?" sorusu ile başlar...

Bir süre sonra New York'taki, gerçekte ne yaşandığını bugün bile net olarak öğrenemediğimiz; insanı, kanını dondururcasına dehşete düşüren 11 Eylül saldırıları vuku bulur...

22 Eylül 2001 tarihinde Başkent Washington'da düzenlenen bir ilk toplantı da, mağdurlara yapılacak tazminat ödemesine ilişkin geniş kapsamlı bir fikir alışverişi toplantısı yapılır...

Gerek siyasi ve gerekse de ticari anlamda oluşan ortak kanı ise, dava açılmaması koşuluyla zarar görenlere makul oranlarda ödeme yapılması şeklindedir...

Çünkü tersi bir vaziyette, özellikle de havayolları ve sigorta şirketleri bağlamında ciddi ekonomik sıkıntılarla baş başa kalınacaktır...

Ve...

Beyaz Saray'ın da oluru ile Adalet Bakanı John Ashcroft (Victor Slezak) tarafından bu işin yürütülmesi hususundaki "Özel Uzmanlık" yetkisi, Hukuk Bürosu The Feinberg Group, LLC'nin patronu Ken Feinberg ile ortağı Camille Biros'a (Amy Ryan) verilir...

Bir kez de bizzat Cumhuriyetçi Başkan George W. Bush telefonla doğrudan, Demokrat olduğunu gizleme ihtiyacı dahi uymayan Feinberg'ü bizzat arayarak kendisine başarılar diler...

26 Kasım 2001'de, Feinberg'in Georgetown Üniversitesindeki başarılı öğrencilerinden Priya Khundi'de (Shunori Ramanathan), takviye eleman olarak hukuk bürosuna katılır...

Zira yasaya göre 22 Aralık 2003'e kadar bu sorunun çözülmesi gerekmektedir...

Bu çerçevede yapılması gereken ilk iş, hayatını kaybedenlere dair isim listelerinin oluşturulmasıdır...

Derken...

Manhattan'da düzenlenen bir toplantıda ölenlerin yakınlarına, önceden dağıtılan "Tazminat Formu ve Kitapçığı" eşliğinde, ABD Kongresinin onayı ile kurulmuş olan "11 Eylül Mağdurları Tazminat Fonu"nun işleyiş tarzı hakkında bilgilendirme yapılır...

Yapılırken de, kürsünün arkasındaki konuşmacı Feinberg'e yönelik olarak eleştiri ve itirazlar da gelmeye başlar...

Ancak asıl bomba, Feinberg'ün konuşmasını engelleyenleri yatıştırarak susturan ve kurulmuş mevcut fona karşı "Fix the Fund / Fonu Düzelt" adında bir web sayfası da kurmuş olan Charles Wolf'tan (Stanley Tucci) gelecektir...

Ocak 2002...

Ödenecek tazminat tutarının ölenlerin aylık gelirlerine göre belirleneceği ve taban rakamın da 200 bin dolar olacağı netleşmiştir...

Fakat aralarında gözünü para bürümüş Lee Quinn'in de (Tate Donovan) bulunduğu bir grup mağdur avukatı, ya daha fazla miktarda tazminat almak ya da konuyu yargıya taşımak hususunda kararlıdırlar...

Yani sorun, öyle kolaylıkla üstesinden gelinebilecekmiş gibi görünmemektedir...

Mayıs 2002...

Camille, Priya ve Darryl Barnes'ın (Ato Blankson-Wood) mağdurlar ile yaptıkları, kayıt altına alınan birebir görüşmelerine de devam edilmektedir...

Bunlardan en ilginci, Pentagon'da görevli partnerini Tom'u kaybetmiş olan eş cinsel Graham Morris'in (Andy Schneeflock) durumudur...

Elbette Frank Donato'nun (Chris Tardio) kendisi gibi itfaiyeci olan kardeşi Nick'in karısı Karen Donato (Laura Benanti) ile "çocuklarının" halleri de bambaşkadır...

Dakika 55...

Geride sizleri, bir yanda başta Feinberg olmak üzere hukuk bürosu çalışanlarının 11 Eylül mağdurlarını fona katılmaya ikna çabasının diğer yanda da; her ne kadar birbirlerinden son derece farklı bakış açılarına sahip olsalar da, bu organizasyona karşı direniş başlatmış olan avukat Lee Quinn ile Charles Wolf'un hukuk mücadelelerinin yer aldığı 63 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

Keyifli seyirler,

11 eylül magdurlarının tazminat fonuyla alakalı gerçek hikaye film.. Düşük tempolu ama sürükleyici film.. Tek eksiği konunun biraz sıradan olması gibi sanki