Gece Nöbeti: en yeniler yorumlar

Gördüğüm en saçma yorum filmde Bart ön planda ama halen yok dedektif yok başka bir karakterden bahsedilmiş konuyu saptırmaya çalışıp boş yorum yapılmış ana karakter Bart dedektif yada başka biri değil ve polis yada dedektif kanıt olmadan hiçbir şey yapamaz adamlar dizi çekmedi film çekti bu filmler ana karakter üzerinden gidilir bu filmde açıkçası Bart yanlızlık ve sosyal zorluklarından bahsedilmiş bu filmde ders çıkarmalık bir çok gönderme var örneğin yanlızlığın ne kadar kötü olduğu vb. gibi tabi anlayabilecek kapasitede olamayanlar anlayamaz gayet iyi bir film

“The Night Clerk”, hikâyesini de yazan Michael Cristofer’ın yönetmen koltuğunda oturduğu düşük bütçeli bir drama…

Bu kez tarzımızda küçük bir değişikliğe giderek işe, doğrudan filmin kendisini didiklemek yerine, şöyle kısa bir araştırma yapmayı ve örneğin Metacritic’deki yorumlar arasında:

21 Şubat 2020 tarihinde vizyona giren bu Netflix filmine verilen en yüksek profesyonel eleştirmen puanın 100 üzerinden 70 ile Film Threat’den Alan Ng’ye (26 Şubat 2020), en düşük puanın da yine 100 üzerinden 25 ile Observer’dan Rex Reed’e (22 Şubat 2020) ait olduğunu tespit ederek başlamayı tercih ettik…

Ki, çoğu ABD ve İngiltere orijinli olan söz konusu bu “duayen” eleştirmenler ile yorumlarını kaleme aldıkları “mecralar”, sinema dünyasında filmlerin gişedeki mukadderatlarında da, ciddi anlamda söz sahibi olabilen “marka” isimlerdir de…

O nedenle, bir filmin “galası” (ki bu genellikle önemli bir “uluslararası festivaldir”) yapılır yapılmaz, bu insanların yorumlarındaki satır aralarında verecekleri mesajlar, merakla beklenilen hususlardan biri halini alır…

Tabii ki biz de her ne kadar (bir sinema yorumunun “olmazsa olmaz” olan doğası gereği) yoğun miktarda “spoiler” içeriyor olsalar da dikkate alıyoruz bunları ve bu profesyonel kalem erbaplarının yazdıklarını (etki altında kalmamak için) filmi izlemeyi tamamladıktan sonra, o an önümüzde bulunan içeceği keyifle yudumlarken okuyoruz…

Elbette bunu yapmaktaki amacımız, herhangi bir şeyi doğrudan kopyalayarak buraya aktarmak veya “tüyo kapmak” değil…

Zaten yorumlarımızı yakından takip eden ve tarzımızı bilen sinemasever dostlar, böyle bir şeyi yapmadığımızı da çok iyi bilirler…

Eğer o mecralardan herhangi bir “alıntı” yapacak olursak, (yazanın adı, paylaşıldığı yer ve tarih başta olmak üzere) muhakkak en ince ayrıntısına kadar birer birer not düşeriz…

Olmadı bunu, artık yorumlarımızın ekstra klasiklerinden biri haline gelen “Son bir not” bölümünde ayrıca anlatırız…

Yani gönlünüz rahat olsun…

Zira yorumlarımız da “anonimliğe” yahut da “intihale” yer olmadığı gibi sizleri yanıltmak gibi bir niyet de asla mevcut değildir…

Şimdi niye mi anlattık bütün bunları?

Hadi, bu akşam da gerektiğinde “birkaç kez geriye almak” ve “not tutmak” suretiyle izlediğimiz filmlere dair “sistematiğimiz” hakkında biraz bilgi verelim ve yorumlarımızı, çalakalem bir biçimde 45 – 50 saniyede yazmadığımız da anlaşılsın istedik…

Hani belki böylelikle de “günde bir”, “nadiren de iki” yorum yazmak da ısrar etmemizin maksadı da net olarak belli olmuş olur dedik…

Filmin kendisine gelince…

Doğrusunu söylemek gerekirse; bize göre, “The Night Clerk” e verilen puanlardan hem Ng’nin “70”i ve hem de Reed’in “25”i, ziyadesiyle abartılı olmuş…

Biz olsak, 5 üzerinden 2’yi basar ve daha da uzatmazdık mevzuyu…

Tamam, sinemanın yükselen değerlerinden Tye Sheridan, yine iyi oynamış…

Ancak bir “gerilim” için her ne kadar “hiç germese de” ne yazık ki, “etkisiz kurgusu” yüzünden “iyi düşünülmüş” hikâyesi de oldukça “vasat” kalmış…

Üstelik gece kuşları için sabaha karşı yayınlanan TV filmlerinden çok da fazla bir şey ifade etmeyen film adına geride, konuşulmaya değer başka bir şey de yok gibi…

Olsun ben yine de izlerim, diyenlere de keyifli seyirler,