En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Özden dal
16 değerlendirmeler
Takip Et!
4,5
26 Mayıs 2023 tarihinde eklendi
Eki filmlerin tadı bir başka oluyor. Film farklı ve çok etkileyici buldum. Bna göe tekrar tekrar izlenenilecek insanı sıkmayan etkili ve güzel diyalogları ile 10 numara
Alfred hitchock klasiklerinden belki filmleri arasında en iyisi 2 farklı hayat 2 farklı kişi ve ayni ortak nokta bu filmi mutlaka izleyin klasik hitchock gerilimi burada da var belki hitchock en iyi filmi
Film iyiydi ta ki son sahneye kadar ! Lunaparktaki görevli suçluyu teşhis ettiği halde haksız yere suçlanan kişinin çakmağı bulmak için katilin cebine bakılmasına polis itiraz ediyor ve kendisinde olmadığını söylüyor diyor .! Böyle bir saçmalık olabilir mi !
SİNEMA TARİHİNİN EN İYİ GERİLİM FİLMLERİNDEN 10 ÜZERİNDEN 10
Alfred Hitchcock sinema tarihinin kendine özgü efsanelerinden biri, müthiş bir sinema profesörü, inanılmaz bir kadraj ustası.. Her filminde ona ayrı bir hayranlık besliyorum. Seyircinin karşısına öyle bir konu koyuyor ki ilk önce her şey size açık geliyor. Hatta bu kadar basit bir konudan ne çıkacak diye merak ediyorsunuz. İşte bu düşüncenizden sonra Hitchcock'un kusursuz tekniğiyle karşılaşıyorsunuz. Her şey o kadar iyi ki kurguda bir kusur aramak boş bir çaba gibi geliyor. Filmin konusu, oyunculukları ve Hitchcockun kadrajlarıyla kendi çapında bir baş yapıt iken hemen hemen bütün Hitchcock filmlerindeki ufak ayrıntıların kullanılış zekası hayran bıraktıracak cinsten.. Hitchcock izleyince insanın film çekesi geliyor
Trendeki Yabancı (1951) Yine kusursuz cinayetin peşinde ÇAPRAZ CİNAYET (!) Yönetmenliğini Alfred Hitchcock üstlenirken oyuncu kadrosunda Farley Granger, Robert Walker, Ruth Roman, Patricia Hitchcock, Marion Lorne ve Kasey Rogers gibi isimleri izleyeceksiniz.. Film Gerilim-Suç türlerini barındırıyor.. Konusuna gelecek olursak kötü giden evliliğinden kurtulmak isteyen bir tenisçi ve varlıklı bir aileden gelen ve babasından nefret eden ve biraz sorunlu olan bir adam trende tanışırlar.. Ve muhabbet ilerledikçe Guy karısından ayrılıp sevgilisi ile birlikte olmak istediğinden ama karısının boşanmak istememesinden bahseder.. Karısına o kadar kızgındır ki onu öldürmek istediğinden söz ettiği anda Bruno hemen atılır sen benim babamı bende senin karını öldürürüm böylece kimse cinayeti çözemez ortada tanık olmaz.. Bir anlık kızgınlık ile hiç tanımadığı bir adamla anlaşma yapan tenisçi Guy hayatı bir anda değişecektir.. Sinema tarihinin gelmiş geçmiş en iyi yönetmenlerinden biri olarak kabul edilir.. Tabiî ki de efsane yönetmen Alfred Hitchcock bahsediyoruz.. En sevdiğim üç yönetmenden bir tanesi izlenmesi gereken filmlerini izledim ve artık arada geriye kalan başyapıtlarını izlemeye çalışıyorum.. İmdb Top 250 Listesini filmleri ile şekillendiren bir yönetmen mutlaka izlenmesi gereken filmleri yani izlediklerim ise: Sapık, Vertigo, Arka Pencere, Gizli Teşkilat, Kuşlar, Rebecca, Rope ve Cinayet Var izlediğim filmleri ile beni kendine hayran bırakmayı başarmıştır izlediklerimden beni en fazla etkileyenler ise Sapık ve Vertigo her zaman bu iki filmin yeri bende ayrıdır.. Filmleri genel olarak sıkıcı değildir yapım yılına bakarak izlememezlik yapmayın derim klasik filmlere bir yerden başlayın eminim devamı gelecektir.. Klasik filmlerdeki o atmosferi günümüz filmlerinde bulmanız biraz zor..
Baş rol oyuncularından Bruno karakterini canlandıran Robert Walker son zamanlarda izlediğim en dikkat çekici karakterlerden bir tanesine muhteşem performansı ile hayat vererek benden oscarı olmayı başardı.. Gerçekten sorunlu bir adamı oynayan oyuncu eminim sizinde izlerken fazlasıyla sinirlerinizi bozacaktır.. Diğer başrol oyuncusu Farley Granger çok iyiydi.. Güzelliği ve oyunculuğu ile Ruth Roman eminim sizi de büyüyecek zamanın en güzel kadın oyuncularından bir tanesi.. Ayrıca kadroda dikkat çeken bir diğer isim Alfred Hitchcock kızı Patricia Hitchcock.. Gerilim ve Cinayet ustası Trendeki Yabancı filmi ile yine yapmış yapacağını kimsenin aklının bile ucuna gelmeyecek bir hikaye ve mükemmel çekimleri ile film boyunca beni ekrana kilitledi.. Yılına göre gerçekten çok yaratıcı bir konu çapraz cinayet ile Hitchcock yine kusursuz cinayetin olabileceğini seyirciye mesaj olarak vermiş.. Sherlock Holmes bile bu adamın senaryosunu çözemez gerçekten katili bulmayı bir yere koyalım işlenen suç bakımından insan izledikten sonra öylece kalıyor.. Ayrıca ustanın verdiği bir diğer mesaj nerde olursa olsun tanımadığın insanlar ile fazla muhatap olma yoksa başına aklının bile almayacağı işler alırsın.. Filmin sonlarında geçen lunapark sahnesi sözün bittiği yer atlıkarınca kontrolden çıkar Hitchcock filmlerinin en hareketli sahnelerinden biri olarak kabul edilir ve hiçbir hile olmadan çekilmiştir ve oldukça tehlikelidir.. Son olarak tenis sahnesi çok orijinal herkesin kafasını sağa sola döndürüp maçı takip ederken Bruno’nun pür dikkat Guy bakması.. Film almış olduğu puan ile 8.2 İmdb Top 250 Listesinde 136. sıradadır.. Filmin En İyi Sinematografi dalında Oscara adaylığı bulunmaktadır.. Klasik severlere ve efsane yönetmen Alfred Hitchcock hayranlarına şiddetle tavsiye ederim
Ve finali günümüzde yapılan çoğu filme ilham kaynağı olduğunu düşünüyorum.Gerçekten 2000'leri yaşadım o finalde.Dönemine göre ele alırsak müthiş aksiyonlu bir finaldi..Yönetmen Htichcok.Tabi ki mutlaka izlenmeli..Herkese tavsiye ediyorum. Puanım: [10/10] 'İyi seyirler' ..
Gene kağıt üzerinde basit görünen bir konudan,sürükleyiciliği yüksek,insanı geren bir film çıkarmayı başarmış Hitchcock.Belki diğer filmleri kadar bilinmiyor ancak etkileyici oyunculuklara ve sahneleri sahip kesinlikle bu yüzden usta'nın diğer filmlerini izleyenler bunu da kaçırmasınlar
Alfred Hitchcock sinema tarihinin kendine özgü efsanelerinden biri. Her filminde ona ayrı bir hayranlık besliyorum. Seyircinin karşısına öyle bir konu koyuyor ki ilk önce her şey size açık geliyor. Hatta bu kadar basit bir konudan ne çıkacak diye merak ediyorsunuz. İşte bu düşüncenizden sonra Hitchcock'un kusursuz tekniğiyle karşılaşıyorsunuz. Her şey o kadar iyi ki kurguda bir kusur aramak boş bir çaba gibi geliyor. Strangers on a Train bir tren yolculuğunda karşılaşan iki kişiyle başlar. Birisi tenis kariyeri ile ün salan Guy Haines (Farley Granger) diğeri ise oldukça girişken ve gizemli tavırlarıyla dikkat çeken Bruno Antony (Robert Walker). Bay Haines bu yabancı adamla ilgilenmek istemese de Bruno'nun ısrarı ile aralarında bir sohbet başlar. Bu sohbetin karanlık yüzü bir Çapraz cinayet önerisiyle ortaya çıkar. Bu noktadan sonra gelişen olaylar ve final oldukça etkileyiciydi. Robert Walker oyunculuğu ile karaktere ayrı bir hava katmış. Karakterin deliliğini Walker'ın gözlerinde net bir şekilde görüyorsunuz. Aslında iyi yapılmış kara filmlere hayranlık duysam da bu filmleri seçip izlerken biraz bekleyiş dönemi yaşıyorum. Kara Film yerine şunu izlesem derken filme başlıyorum ve kararımdan memnun bir şekilde filmin başından kalkıyorum. Son bir ay içerisinde izlediğim 1957 yapımı Beklenmeyen Şahit, 1950 yapımı Sunset Bulvarı ve 1944 yapımı Billy Wilder klasiği Çifte Tazminat'ta buna benzer durumları yaşadım. Ve daha yaşamaya devam edecek gibi de duruyorum. (:
Bir kaç gün içerisinde Robin Wood tarafından kaleme alınan Hitchcock Sineması adlı kitaba kavuşacağım. Kitapla birlikte Hitchcock sinemasını keşfim daha da keyifli bir hal alacak. Bir taraftan kitabı okumak bir taraftan yönetmenin filmlerini seyretmek son zamanlarda en büyük hobim haline geldi. Fırsatı olan bütün sinemaseverlere bunu tavsiye ederim.
Robert Walker'ın Bruno performansı uzun süre hatırlanacak cinsten. Hitchcock yine oyuncularından tam performans almayı, farklı manevralarla izleyiciyi kendisine hayran bırakmayı beceriyor. Pek çok önemli klasiğinden önce çekmiş olduğu bu filminde, yine insanı geren, sıkıştıran, boğan bir atmosfer tutturuyor. Günlük olaylardan ve hiç beklenmedik şeylerden gerilim ve heyecan yaratmak, gerçekten de üst düzey yaratıcı bir beynin işi olabilir ancak ("atlı karınca" sahnesini hatırlayın örneğin). Özellikle yönetmenin hayranları tatmin olacaktır. Ancak belirtmem gerekir ki en büyük 5 filmi arasında değil "Strangers on a Train"...
Oldukça ilginç başlayan ama zaman ilerledikçe sıkıcı olmaya başlayan ve bir türlü tempo kazanamayan mantık hataları ve sığ sonuyla sıradan Hitchcock filmlerinden.
Büyük usta en iyi Patricia Highsmith uyarlamasını çekmiş.Özellikle hastalıklı karakterin tehdidi,yarattığı gerilim ve onun psikolojisi çok iyi işlenmiş.Sinemada psikolojik gerilimi Hitchcock ustadan daha iyi kimse veremedi veremeyecek.10/10
Büyük üstadın belki de en sürükleyici ve adrenalini yükselten filmlerinden biri.. Ustanın yine klasını konuşturduğunu da söylemeye gerek yok sanırım. Kesinlikle izlenmeli...
Alfred Hitchcock...Müthiş bir sinema profesörü,inanılmaz bir kadraj ustası...Strangers on a Train filmi konusu,oyunculukları ve Hitchcockun kadrajlarıyla kendi çapında bir baş yapıt iken hemen hemen bütün Hitchcock filmlerindeki ufak ayrıntıların kullanılış zekası hayran bıraktıracak cinsten...Hitchcock izleyince insanın film çekesi geliyor...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.