Ortalama puan
3,7
142 Puanlama
Siccin 5 hakkında görüşlerin ?
Beklentilerimin çok altında bir filmdi. Hiçbir şey anlamadığım, anlasam da çözemediğim film. Neresinden tutarsanız elinizde kalıyor. Bazı sahneleri güzel çekilmiş. Onlar dışında olmamış. Jumpscare sahneleri kötü. Korkutucu değil, aksine iğrenç. Korku filmlerinde akıcılık önemlidir. Bu film akmıyor, olduğu yerde sayıyor. Makyajlar harika mesela. Emek verilmiş, gayet de güzel olmuş. Müzikler de keza öyle. Filmin bitiş jeneriği bile filmin kendisinden daha iyiydi. En azından müzik güzel. Bunun dışında oyunculuk konusuna değinmek istiyorum. Merve Ateş’in oyunculuğu çok iyi. Bu dikkatimi çekti özellikle. Gittikçe kendini geliştirmiş. Yanlış filmde harcanmış, bu yönden kötü...
Mevzu sanırım büyünün ne kadar tehlikeli boyutlara ulaşabileceğini anlatmak. Lakin başarılı olmamış. Mesela başarılı bulduğum bir sahne var, o da final sahnesi. Ortam iyi, atmosfer güzel. O sahne dışında beğendiğim hiçbir sahne yok. Konu iyi olmayınca tutacak bir yeri olmuyor filmin. Bekliyorum ve sonuç yok. En sevmediğim Siccin filmi bu oldu. Alper Hoca’nın yaptığına inanasım gelmiyor. Serinin en kötü filmi...
Mevzu sanırım büyünün ne kadar tehlikeli boyutlara ulaşabileceğini anlatmak. Lakin başarılı olmamış. Mesela başarılı bulduğum bir sahne var, o da final sahnesi. Ortam iyi, atmosfer güzel. O sahne dışında beğendiğim hiçbir sahne yok. Konu iyi olmayınca tutacak bir yeri olmuyor filmin. Bekliyorum ve sonuç yok. En sevmediğim Siccin filmi bu oldu. Alper Hoca’nın yaptığına inanasım gelmiyor. Serinin en kötü filmi...
Kötüydü.............................
.
.............................................................
.
.............................................................
Asla kötü değil çok etkileyici 2 kere üst üste izledim çok sürükleyici ve psikolojik olarak etkileyici
“Siccin 5”, senaryosunu da yazan Alper Mestçi’nin yönetmen koltuğunda oturduğu aynı isimli korku serisinin beşinci filmi…
Yıllar önce yaşanmış olan bir pagan “ödeşme ayini” sonrasında, hayatları aynen bir “karabasana” dönmüş olan Nevşehir’li bir ailenin merkeze alındığı filmin hikâyesinde, “korku kategorisi” ile “Mestçi’nin tarzına” artık iyice ısınmış olan Merve Ateş’in canlandırdığı “albino” Hale karakteri filme damgasını vurmaktadır…
12 yaşındaki bu Hale, annesi Gülten (Ece Koroğlu), babaannesi Nazile (Ece Edibe Baykal) ve halası Azra (Rüya Önal) ile birlikte aynı evde yaşamaktadır…
Elbette filmdeki karakterler, bunlarla sınırlı değil…
Bir yanda, ayrı bir evde tek başına yaşamakta olan Azra’nın erkek arkadaşı “kuyumcu” Selim (Özgür Hacıer) …
Diğer yanda ise, Selim’in ablası Ebru (Pınar Gülkapan), Ebru’nun kocası ve aynı zamanda Azra’nın patronu da olan Seyid (Selim Aydın) ile bu ikilinin her şeyden bihaber olan küçük kızları Elif (Aslın Su Divrik) bulunmaktadır…
E tabii birde, Hale’nin henüz kendisi doğmadan, dedesi Abbas’ı (Tuncay Çağıl) öldürdüğü için kaçarak kayıplara karıştığı iddiaları ortalıkta dolanan babası Zahir (Metin Yıldırım) var…
Yani Hale, ne büyük bir özlem duyduğu babasını ve ne de karanlık bir kişiliğe sahip olan dedesini hiç görmemiştir…
Film boyunca, isimlerini saydığımız bu karakterlerden Seyid dışında kalanların tamamı, sıra dışı pek çok olaya bulaşarak, “kâbus” denilen şeyi en derininden deneyimlerler…
Özellikle de Hale, Azra ve Selim’in durumları, hiç de iç açıcı değildir…
Öyle ki, bir süre sonra yaşanılanların hangisi gerçek, hangisi rüya ve bunlara muhatap olanlardan kim insan, kim cin karıştırmaya başlıyorsunuz…
Hele, Selim’in gecenin bir yarısı kendi “iş yerinde” ve devamında da “evinde” maruz kaldığı o kadar ilginç bir olaylar dizisi var ki, tam anlamıyla “akıllara ziyan” …
Zira Selim’in “tek suçu”, Azra’ya evlenme teklif ederek, farkında olmadan da olsa onun, o karanlık aile evinden uzaklaşmasına yardımcı olmasıdır…
Peki, bunun ne mahsuru var?
İşte filmin en başından bu yana anlatılmaya çalışılan hikâyenin, asıl “anahtarı” da bu ya zaten…
O yüzden de konunun gelişimini resmetmeyi burada noktalıyoruz…
Ve…
Düşük bütçe canavarı olan serinin bu filminde de “oyuncuların”, “görsel efektlerin” ve “plastik makyajların”, yine son derece başarılı olduğunu, bir kez daha vurguluyoruz…
Ki, tek başına yazdığı senaryolarda, biraz zorlandığını hissettiğimiz Mestçi’nin bu filminden de “Siccin 4” de yaptığımız gibi doğrudan 3 vermek yerine, sırf uyarıcı bir “mesaj” olsun diye en azından bir “yarım puan” kırmayı aklımızdan geçirirken, final bölümündeki çarpıcı sahneler nedeniyle aniden vaz geçtik bu düşüncemizden…
Eminiz, korkunun Türkiye’de çekilmiş versiyonlarında görmeye pek alışık olmadığımız o sahneleri sizlerde beğenerek izleyeceksiniz…
Keyifli seyirler,
Yıllar önce yaşanmış olan bir pagan “ödeşme ayini” sonrasında, hayatları aynen bir “karabasana” dönmüş olan Nevşehir’li bir ailenin merkeze alındığı filmin hikâyesinde, “korku kategorisi” ile “Mestçi’nin tarzına” artık iyice ısınmış olan Merve Ateş’in canlandırdığı “albino” Hale karakteri filme damgasını vurmaktadır…
12 yaşındaki bu Hale, annesi Gülten (Ece Koroğlu), babaannesi Nazile (Ece Edibe Baykal) ve halası Azra (Rüya Önal) ile birlikte aynı evde yaşamaktadır…
Elbette filmdeki karakterler, bunlarla sınırlı değil…
Bir yanda, ayrı bir evde tek başına yaşamakta olan Azra’nın erkek arkadaşı “kuyumcu” Selim (Özgür Hacıer) …
Diğer yanda ise, Selim’in ablası Ebru (Pınar Gülkapan), Ebru’nun kocası ve aynı zamanda Azra’nın patronu da olan Seyid (Selim Aydın) ile bu ikilinin her şeyden bihaber olan küçük kızları Elif (Aslın Su Divrik) bulunmaktadır…
E tabii birde, Hale’nin henüz kendisi doğmadan, dedesi Abbas’ı (Tuncay Çağıl) öldürdüğü için kaçarak kayıplara karıştığı iddiaları ortalıkta dolanan babası Zahir (Metin Yıldırım) var…
Yani Hale, ne büyük bir özlem duyduğu babasını ve ne de karanlık bir kişiliğe sahip olan dedesini hiç görmemiştir…
Film boyunca, isimlerini saydığımız bu karakterlerden Seyid dışında kalanların tamamı, sıra dışı pek çok olaya bulaşarak, “kâbus” denilen şeyi en derininden deneyimlerler…
Özellikle de Hale, Azra ve Selim’in durumları, hiç de iç açıcı değildir…
Öyle ki, bir süre sonra yaşanılanların hangisi gerçek, hangisi rüya ve bunlara muhatap olanlardan kim insan, kim cin karıştırmaya başlıyorsunuz…
Hele, Selim’in gecenin bir yarısı kendi “iş yerinde” ve devamında da “evinde” maruz kaldığı o kadar ilginç bir olaylar dizisi var ki, tam anlamıyla “akıllara ziyan” …
Zira Selim’in “tek suçu”, Azra’ya evlenme teklif ederek, farkında olmadan da olsa onun, o karanlık aile evinden uzaklaşmasına yardımcı olmasıdır…
Peki, bunun ne mahsuru var?
İşte filmin en başından bu yana anlatılmaya çalışılan hikâyenin, asıl “anahtarı” da bu ya zaten…
O yüzden de konunun gelişimini resmetmeyi burada noktalıyoruz…
Ve…
Düşük bütçe canavarı olan serinin bu filminde de “oyuncuların”, “görsel efektlerin” ve “plastik makyajların”, yine son derece başarılı olduğunu, bir kez daha vurguluyoruz…
Ki, tek başına yazdığı senaryolarda, biraz zorlandığını hissettiğimiz Mestçi’nin bu filminden de “Siccin 4” de yaptığımız gibi doğrudan 3 vermek yerine, sırf uyarıcı bir “mesaj” olsun diye en azından bir “yarım puan” kırmayı aklımızdan geçirirken, final bölümündeki çarpıcı sahneler nedeniyle aniden vaz geçtik bu düşüncemizden…
Eminiz, korkunun Türkiye’de çekilmiş versiyonlarında görmeye pek alışık olmadığımız o sahneleri sizlerde beğenerek izleyeceksiniz…
Keyifli seyirler,
hayatımda izlediğim en kötü korku filmi olabilir. Filmi izlerken olayın ne olduğunu asla anlamadık.Kime ne olduğu belli değil olay akışı sıfır. Uykumuz geldi resmen izlerken. sonuna kadar izleyemedik bile tavsiye etmiyorum sırf bu yorumu atmak için hesap açtım hayatınızdan bir buçuk saat çöp olsun isterseniz buyrun izleyin
Cidden siccin 5 tam bir fiyasko
Filmin sabit bir konusu yok rastgele ilerliyor,
Herkes sürekli değişik hayaller ve rüyalar görüyor
Ve kimin niye öyle olduğu da belli değil
Yemin ederim iyice abartıp saçmaladılar seriyi,
Yaa kardeşim normal hikayeye göre yapınsanıza
Ne bu sürekli kan değişik ve tuhaf şeyler orklara benzeyen cinler vs vs iyice saçmakadılar.
Gerçekte şimdiye kadar bu kadar abartılı saçma bi olay yaşandığını sanmıyorum,
Korku filmi diye bu milleti oynatoyosunuz.
Aslında millette mal herkesin evde İnterneti pc si TV si var indirin filmi abi açın TV de izleyin böylece bi zararınız olmaz.
Hal böyle olunca da bu yapımcılar için iyi bir ders olur ve akılları başlarına gelir...
Zira ben öyle yapıyorum
Filmin sabit bir konusu yok rastgele ilerliyor,
Herkes sürekli değişik hayaller ve rüyalar görüyor
Ve kimin niye öyle olduğu da belli değil
Yemin ederim iyice abartıp saçmaladılar seriyi,
Yaa kardeşim normal hikayeye göre yapınsanıza
Ne bu sürekli kan değişik ve tuhaf şeyler orklara benzeyen cinler vs vs iyice saçmakadılar.
Gerçekte şimdiye kadar bu kadar abartılı saçma bi olay yaşandığını sanmıyorum,
Korku filmi diye bu milleti oynatoyosunuz.
Aslında millette mal herkesin evde İnterneti pc si TV si var indirin filmi abi açın TV de izleyin böylece bi zararınız olmaz.
Hal böyle olunca da bu yapımcılar için iyi bir ders olur ve akılları başlarına gelir...
Zira ben öyle yapıyorum
Berbat ötesi. Boşa zaman kaybı. Korku filmi profesörüm diyebilirim. Bana biraz inanan güvenen değil izlemek yakınından geçmez. Saat şuan 04.00 ve u film için geçirdiğim zamana yazık. Haram olsun.
Deli olacam şu yorumları okurken. Degerli arkadaşlar siz Hiç Mezarlık.Büyü 2 Veya başka Türk Korku Filmi izlediniz mi. Türkiye de değil sadece adamlar Dünya genelinde Siccin serisi ile ilgi toplamıştır. Youtube'ye Siccin Reaction yazarak da ispatini görürsünüz. Yok filmin yarisinda çıktım yok iğrençti. Ya bu siccin arkadaşlar serinin önceki filmlerinde sanki ne gördünüz de ne bekliyordunuz?. Şu filme bok atmayın gayet enfes bir filmdi
En sevdiğim korku serisi olan Siccin'in yalnızca bu filmi bile Dabbe serisinin son 3 filminden daha iyiydi.
filmin yarısına kadar izleyebildim çöp film çok özensiz çekilmiş konusu anlatım yok hiç bir şey anlamadım
Merhaba sabahtan beri izliyorum anlamaya calisiyorum hic birsey anlamadim halbuku siccin serisini cok begenmistim bana sacma geldi coktamerak ediyordum filimi hayel kirikligina ugradim malesef ya konuyu hala cozemedim of yaniye boyle yaptniz keske yonetmenligi ben yapsaydim daha guzel cekerdim
spoiler:
spoiler:
spoiler:
spoiler:
spoiler:
spoiler:
spoiler:
spoiler:
spoiler:
spoiler:
spoiler:
O kadar saçma bir film ki yemin ediyorum param boşa gitti. Güzel diyen insanlara inanmayın bak ben inandım salak gibi filmden çıkalı 3 saat oldu ama 3 saattir hayatı sorguluyorum böyle kötü bir filme para verdiğim için.BOK GİBİYDİ BOK
Filmin tüm serisini izlemiş biri olarak bir film beğenilirse, ikincisinide çekin, üçüncüsünüde çekin ama beşincisine gelmeden bir son verin lütfen. Hemen her filmde aynı oyuncuları görmeyi geçtim her filmin hikayesinin köyde olmasınıda geçtim şayet filmde çok fazla kopmalar vardı. Nerede korkacağımı bilemez oldum tam dedim korkucaz iyi gidiyo bi anda tadımlık bi titretip bıraktı. Diğer serilerin çok gerisinde kalmış bir flim bana göre. Seyırcilerin ilk yarısında korkup kaçtık demesini anlamsız buluyorum, ikinci yarısındada pek bişey yoktu filmde en korktuğum sahne kuyumcu selimin altınları küçük gölete dökmesiydi. Cidden tüylerim diken diken oldu..
Çok kötü, abartıldığının 1000 kat aşağısında rezalet bir film olmuş. Kurgu kötü. Konu kötü. Hiç bir oyunu, diğerlerinden ayıracak hiçbir artısı yok izlemeyen boşuna para verip izlemesin