Senaryosu, Peter Quilter’in “Olivier” ve “Tony” tiyatro ödülleri adayı da olan “End of the Rainbow” isimli müzikal oyunundan uyarlanarak Tom Edge tarafından yazılan “Judy”, yönetmen koltuğunda Rupert Goold’un oturduğu biyografik bir drama…
Prömiyeri, 20 Ağustos 2019’da Telluride Film Festivalinde yapılan ve 27 Eylül 2019 tarihindeki sınırlı salon gösterimi ile Amerika’da vizyona giren filmin, 6.8 /10 (41.481 oy) ve 4.3/5 (5.000 üzeri oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 7.0/10 (333 yorum) ve 66/100 (46 yorum) olan Rotten Tomatoes ve Metacritic yorum ortalamaları, oylamaya katılan sayılarının yüksek olmaması nedeniyle doğru fikir vermekten oldukça uzak…
O nedenle bizde, “En İyi Kadın Oyuncu” kategorisinde Renée Zellweger’in Academy, Golden Globe ve BAFTA ödülünü de kazandığı bu filmi, her zamanki gibi önceliği oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bizzat kendimiz mercek altına alarak incelemeye ardından da puanlamaya çalışacağız…
Bunun içinde, çekimleri ünlü West London Film Stüdyolarındaki ("WLFS") mekânlarda yapıldığı için bolca tüketilen sigara dışında 1968 – 69 yıllarının havasını solumamıza engel olan ve yaklaşık 46 milyon dolarlık bir hasılat rakamına ulaşılan filme ilişkin ilk tespitimizi, sonrasında da naçizane ilk önerimizi paylaşalım istiyoruz…
Bu bağlamda da işe; karşımızdakinin, yukarıda belirttiğimiz ödül ve adaylıklar dışında, “Makyaj ve Saç Stili” kategorilerinde de Academy ve BAFTA ödülü adaylıkları bulunan filmin, bu saydıklarımızın tamamını kendi hanesine yazdırsa da bizi sarıp sarmalamaktan oldukça uzak bir film olduğunu söyleyerek başlayabiliriz…
Öyle ki, kesinlikle tarzımız olmamasına karşın filmi izlerken telefondaki mesajlar ile twitter’daki paylaşımları da sık sık kontrol etme şansına sahip olduk…
Hani bir tür, “Başladık, göz ucuyla da olsa bitirelim bari” moduna girdik…
Zira artık ne oldu nasıl olduysa, başta insana, “Ben yanlış mı anımsıyorum gerçek Judy Garland’ı” dedirten Renée Zellweger’in kendisine ödül getiren (ve belki daha başkalarını da getirecek olan) abartılı performansı olmak üzere bu filmdeki çoğu şey ile kimyalarımız bir türlü uyuşmadı…
Şimdi teknik adını tam koyamıyoruz fakat kurguyu oluşturan çarkın dişlilerinde bir uyum problemi var ve bunlardan biri, “ha kırıldı ha kırılacak” havasında devam ediyor film…
Ne mi demek istiyoruz bu ifadelerle…
Bunu merak edenlere, vakti zamanında biraz karambole gelmiş olan ve başrolde kendisi ile yapılan bir mülakatta, “Judy Garland olmanın ne kadar zor olduğunu biliyor musun?” diyen Judy Davis’in oynadığı iki bölümlük “Life with Judy Garland: Me and My Shadows” (2001) isimli mini TV dizisini de izlemelerini hararetle önereceğiz…
Belki biraz tarzımızın dışında olacak ama tek bir “spoiler vermeden” buraya kadar yazdıklarımızın tamamı, zımnen de olsa ikisini de içerdiği için filme ilişkin hem ilk tespitimiz hem de ilk önerimiz olsun…
Artık ayrımı gönlünüze göre siz kendiniz yaparsınız…
Sonuç olarak, kendi değerlendirme sistemimiz içinde puan olarak 2,5 verdiğimiz, hayatını, “aşırı dozda uyku ilacı” kullanımı sonunda kaybeden Judy Garland’ın son yıllarına odaklanılan bu film için önerimiz de, çok büyük beklentilere girmeden, “bir şans da siz verebilirsiniz” şeklinde olacak…
Keyifli seyirler…