film akıcı türk kültürüyle bütünleşmese de izlenilebilir. suaviye gay profiline hiç oturmamış. kırsal bir yüzü ve aksanı var onun. diğer rollerdeki kişiler rolleriyle uyumluydu. fakat.... filmin sonu ne kadar saçma ve ne kadar kolaya ve oldubittiye getirilmiş. madem tüm bu olanları kültürümüze geleneklerimize ve göreneklerimize yediremiyorsanız o rollere bürümeyin karekterleri ve korkudansonunu rüya ya da hayal ile bitirmeyin. düşünün bes yuz sayfalık kitap okuyorsunuz sonunda biri çıkıp size hersey hayaldı. rüyaydı diyor. bu okuru izleyiciyi aptal yerine koymak serra yılmaz en sevdiği sinema yazarı elestirmeni oyuncussu. ferhan ozpetek de sevdiğim yönetmen. bu son onlara asla uymamıs son yüzünden puanım 2 ayrıca türk aile yapısına uygun değil fazla. hangi varlıkta kulturde olursa olsunn bizim insanımıziz arkadaslık ve aile ilişkileri böyle değildir. çok eksterm durumlar elbette vardır toplulumuzda ama eğer onları işleyeceksek karakterler doğrudan o eksterm karekterler üstüne olmalı. böyle mazbut görünen ailelerin uğrasarak altına o aile tipine uymayan seyler yerlestirilmemeli. hepimiz bu toplumda yasıyoruz benzer aileleriz. zıtlıklardan beslenmek için bu kadar bizden olmayanı yapmaya gerekyok. amaaaa yine diyorum SON TAMAMEN SAÇMA
Oyun ve oyunculuğa sözüm yok. Artık şu filmleri kopyala yapıştır yapmasak bu film zaten başkası çevirmiş. Neden ikinciye biz çeviriyoruz. Perfetti sconosciuti (2016) filmin bir kopyası gibi. Sonrada eleştiri yaparken biraz milliyetçi olmayalım lütfen.
Filmi iyi bir fikirmiş diyerek izledim ancak sonradan uyarlama olduğunu öğrendim. Oyuncularda inanılmaz bir yapaylık mevcut. Yönetmen hikayeyi anlatmak, karakterleri analiz ettirmek yerine seyirciyi içine çekmeden her şeyi kendi yaparak bize bir şey bırakmamış.
Filmi sıkılmadan izledim. Evet film tek mekanda geçiyor. Fazla bir hareket yok. Ancak bolca ters köşe var. Komik sahneler komikti. Şaşırtıcı sahneler şaşırtıcıydı. Oyuncular rolleri ile uyumluydu bence. Sonrasında senaryonun "çalıntı" olduğunu öğrendim. Eleştirenler film için fazla emek verilmemiş gibi düşünmüş. Ama sonuç olarak film kendini izletmeyi başarıyor.
Tek mekanda geçen güzel bir film, orjinalini izlemedim, karakterler pek bizden durmuyorlar. Hikaye yerelleştirilmemiş, para kazanmak için yapılmış bir uyarlama gibi duruyor.
film kendini izlettirdi. eleştirim eleştirilere olacak benim. 1- çalıntı diye bişey olamaz. aynı senaryoya bir daha çekilmiş. bu bir sorun değil. 2- masa etrafında, bir evde falan diyor kimisi. kimisi ucuza getirmişler falan filan. The Man from Earth, 12 angry man... hani deseler pek olmadı neyse diycemde, bu donelerle olmadı demek olmamış. eleştirileri okumasam öncesinde normal bi eleştiri yazacamda okuyuverdim bikere. film kendini izletti bence. son zamanlarda izlediğim en terli filmdi. eğlendim.
İtalyan yapımı "Perfetti Sconosciuti" filminin Türkiye uyarlaması olan Cebimdeki Yabancı'nın yönetmeni Serra Yılmaz'dır. - Bir grup eski arkadaş bir akşam ev yemeğinde toplanırlar,aralarında sohbet etmeye başlayan arkadaşlardan bir süre sonra birisi konuyu cep telefonlarına getirir,karakutumuz haline gelmiş telefonlar üzerinden bir oyun isteği atar ortaya.Oyuna göre yemek boyunca telefonlar masada kalacak ve gelen mesaj,aramaları masadaki herkes görecektir.Aralarındaki ilişkinin güveninin sağlam olduğunu ve saklayacak birşeylerinin olmadığını söyleyenler kabul eder.Gelen her mesaj ve arama karakterlerin çözülmesine ve saklanan çoğu şeyin açıklanmasına,ilişkilerin seviyesini tartışmaya sürükler.Gerçekten saklayacak birşeyleri yok muydu?Yoksa çaresizce blöf mü yapıyorlardı? - Sakin başlayan film,arkadaşların yemek masasına oturmasıyla ufak tefek taşlamalarla gergin bir ortama doğru sürükleniyor,karakterlerin aralarındaki ilişkilerin,kendi içlerinde ve telefonlarında sakladığı gizli dünyalarının,hislerinin normal yaşantılarının ne denli sahte ve yapmacık olduğu gözümüze sokuluyor.Günümüz ilişkilerine dair açık mesajlar veriliyor.Yanımızdan ayırmadığımız cep telefonlarımızın içinde yabancı ve yabancılar taşıdığımız aşikar bir gerçek olduğunu düşünüyorum.Filme kara-mizah olarak kesinlikle bakamam,tamamıyla gerilmemiz için uygun bir film.
Tek mekanda geçen filmleri sevdiğim için oyuncu kadrosu ne kadar zengin olursa olsun önemseyemiyorum.Geçen diyaloglar,kurgu,sinematografi daha ön planda duruyor benim için.Kullanılan ışık ve kamera açılarını gayet düzgün buldum.Kurguda ufak tefek can sıkan tekrarlar olmasa daha tatlı olurdu diye düşünüyorum.Türk sinemasına bir tempo ve farklılık kattığı için mutluyum. - Filme kesinlikle kız arkadaşımla gitmek istemezdim.(Filmin sonunu bu cümleme bağlayabilirim sanırım...)
Gerçek hayatlar ama sahte ilişkiler üzerine güzel bir filmdi. İzlenebilir. Yaşanan ilişkiler günümüzde rastlanan türden. Teknolojinin özel hayatları sahte mutluluklarla değiştirmesini ve insanların sevdiklerinden uzaklaşmasını konu alıyor.
Emeğe saygı falan denilmiş ama hangi emeğe film maliyetsiz ve çok basit oyunculuk zaten gerektiren bir durum yok. Bunu geçiyorum filmde çıkardığımız bir değer yok.. sonuç herkes birbirini aldatır, aldatmak hayatın içinden bir şeydir(normalleştirilmiş), ne yaparsanız yakalanmazsınız, karşınızdakini aptal yerine koyun o zaman yolunda gider her şey... gibi. Uzatılabilir daha.. berbat
Evlilik ve aile müessesesine indirilmiş büyük bir darbe bence. Arada yapılmış ince güzel nükteler var ama filmin bitmek tükenmek bilmeyen entrikaları bu ince esprilerin üstünü örtmüş. Zaman kaybı.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.