Thank You for the Rain - Beyazperde.com eleştirisi : Doğa adına teşekkürler!

Bu sene dördüncüsü yapılan Bozcaada Uluslararası Ekolojik Belgesel Film Festivali’nde Uluslararası yarışmada büyük ödülü kazanan Thank You for the Rain / Yağmur İçin Teşekkürler Kenyalı bir çiftçi olan Kisilu Musya’nın hayatına eğiliyor. Tabii o sıradan bir çiftçi değil, ilklim değişikliğine karşı savaşan, toprağın değerini bilen, sadece kendi tarlasındaki bitkilerin değil büyük resmin felakete sürüklendiğini fark eden bir çiftçi, baba, eş ve dost!

Julia Dahr imzası taşıyan belgesel mutluluk ve mutsuzluk anlarından oluşuyor. Sık sık Kisilu’nun aile fertleri arasında dolaşan kamera bir babanın çokça çaresizliğini bir yandan da çocuklarıyla geçirdiği güzel anların değerini ölçerek sunuyor bize! Umut ve umutsuzluk sürekli çarpışma halinde. Yağan yağmur bir an umut olurken sonrasında selle birlikte kuraklık baş gösteriyor. Kisilu bu arada kendi amatör kamerasıyla dört yıllık süreci, değişimleri kaydediyor ve imdadına profesyonel bir göz olarak yönetmen Dahr yetişiyor.

İklim değişikliği toprakla birlikte işsizlik ve yolsuzluğu da tetikliyor, Kenya’da toprağa ve onun sunduklarına hayranlıkla sahip çıkan insanları da etkiliyor. Kisilu sık sık komşularını topluyor, onlara doğayla ilgili sunumlar yapıyor ama meselenin kendilerinin ötesinde olduğunun farkında! O yüzden kendi küçük hayatından çıkıp dünyadaki büyük resme bakmak için yollara düşüyor! Ama orada daha büyük bir umutsuzluk, tükenmişlik ve bitmişlik ve ilgisizlik görüyor. Ve tekrar geri dönüp kendi topraklarının kahramanı olmaya karar veriyor.

Yağmur İçin Teşekkürler Salt Galata’nın 14-19 Kasım tarihleri arasında ‘Bu Son Şansımız mı’ tartışma konusu çerçevesinde gösterilecek. Filmin önemi herkesin bir doğa savaşçısı olabileceği ve kendi lokal dünyasını koruyup bilinçlendireceği üzerine inanılmaz mütevazi bir anlatım ve yöntem sunması. Bunun için doğa insanı olmak lazım ama, binaların arasından değil de toprağın özünden bakmak gerekiyor meseleye! Kisilu Musya tam da oradan bakıyor. Toprak, gökyüzü ve ailesi aynı değerde onun için, hepsinin bütünlüğü sürdürülebilir bir yaşam algısı sağlıyor. Yönetmen Julia Dahr Kenya’da çekim yaptığı sırada tanıştığı bu adamın dertlerine, azmine, mücadelesine kayıtsız kalamamış ve güzel aynı zamanda naif belgesel ortaya çıkmış. Dahr kamerayı ikinci bir duygu gibi yerleştirmiş Musya’nın yanına, o yüzden bir adamın tüm azmi yansıyor, umutsuzlukları ama bir yandan da doğaya ve çocuklarına verdiği sözü de… Etkili ve doğru bir belgesel.