Hesabım
    Şipşak Aile
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,5
    Geçer
    Şipşak Aile

    Sürpriz beklemeyin, her şey göründüğü gibi..

    Yazar: Hande Kara

    Bu Nasıl Aile?, Babalar SavaşıyorPatrondan Kurtulma Sanatı 2 gibi filmlerin senaristi ve bazılarının da yönetmeni olan Sean Anders’ın imza attığı son aile filmi Şipşak Aile, yönetmenin bundan önceki son iki filminde de başrolde yer alan Mark Wahlberg ve Rose Byrne’ı bir araya getiriyor.

    Aslında Anders, bir nevi kendi hayat hikayesini perdeye taşıyor Şipşak Aile ile. Şöyle ki; Sean Anders ve eşi 2012’de evlat edinmeye karar veriyorlar ve sonunda yetiştirme yurdundan, yaşları 1,5 ile 6 arasında değişen Latin Amerika kökenli üç kardeşin koruyucu ailesi oluyorlar. Filmde izlediğimiz kardeşlerin yaşları farklı olsa da, hikaye aşağı yukarı böyle şekilleniyor.

    Hayatlarını satın aldıkları köhne evleri elden geçirip, değerini arttırarak yaptıkları satışlardan kazanan genç çift Ellie ve Pete, çocuk sahibi olmaya karar veriyorlar. Pete başta bu fikre çok yanaşmasa da, ailelerinin fikirlerini duyduktan ve birer yuva arayan çocukların fotoğraflarını gördükten sonra anında ısınıyor ve karısının safına geçiyor. Evlat edinme öncesi bir oryantasyona katılan çiftin yolu sonunda liseye giden asi bir genç kız olan Lizzie, onun saf kardeşi Juan ve ufaklık Lita ile kesişiyor. Anneleri uyuşturucu sebebiyle hapishanede olan bu üç çocuk, yaşları ve üçünün ayrılmamasını isteyen kurum sebebiyle bir aile bulmakta zorlanıyorlar.

    Birbirileri ile geçirdikleri birkaç zorlu ayın ardından bu üç kardeş ve genç çiftimiz, bir aile olmayı öğrenecekler mi? Yoksa çocuklar eski kırık dökük hayatlarına geri mi dönecekler sorusunu soran, ancak bunu duygusuyla neredeyse filmin başında yanıtlayan Şipşak Aile, filmin adı gibi öyle hemen bir araya gelemiyor. Zira filmin oldukça hızlı geçen giriş bölümü, gelişmede vites düşürüyor ve bizim ebeveynlik dersleri uzadıkça uzuyor.

    Film yetiştirme yurtlarındaki çocukların yaşantılarına, onları topluma geri kazandırmaya çalışan sisteme, aile olmanın kan bağı gerektirmediğine dikkat çekmesi açısından önemli konulara parmak basıyor ve sosyal sorumluluğunu yerine getiriyor. Ancak hikayesini yaşanmışlıktan almış bile olsa filmin genelinde bir inandırıcılık problemi var. Pete’in (Mark Walhberg) koruyucu ebeveynliği yaptıkları işe benzetmesi, yani biz kötü durumdaki evleri alıp, onları güzelleştirip insanlara yuva yapıyoruz demesi, kaş yapalım derken göz çıkarmak gibi bir şey.

    Oyunculuklardan bahsedecek olursak, Rose Byrne beğendiğim bir kadın oyuncu. Son dönemde yer aldığı filmlerdeki oyunculukları da aynı buradaki gibi, abartıdan uzak ve sevimli. Mark Wahlberg ise ne yazık ki hiçbir zaman kanımın ısınmadığı ve dolayısıyla çok da objektif bir yorum yapamayacağım bir isim. Bu ikisinin bir araya gelişi ise, bana çok da uyumlu bir kimya görüntüsü vermedi. Çocuk oyuncular ise gayet başarılı, özellikle Lizzie’yi oynayan 2001 doğumlu Isabela Moner ismini, ileride daha sık duyacağımız kesin.

    Şipşak Aile bu hafta sinemada biraz gülüp, iyi vakit geçirmek isteyenlerin tercihi olabilir. Ancak sürpriz beklemeyin, her şey göründüğü gibi.

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top