Hesabım
    Görevimiz Tatil
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,5
    Geçer
    Görevimiz Tatil

    Görevimiz Zeytin

    Yazar: Duygu Kocabaylıoğlu

    Kış vizyonunun orta yerinde seyirci ile buluşan, yaz sıcağı filmi Görevimiz Tatil’de aslında bir sarı-kırmızı deniz-kum-güneş temasından fazlası var. Ya da en azından yönetmen ve ortak senarist Murat Şeker daha fazlasını hedefleyerek yola çıkmış…

    Ana akım, popcorn sinema seyircisinin hafızasında “Çakallarla Dans filmlerini yapan Fenerli adam” olarak yer eden Murat Şeker ve aile şirketi Sugarworks 2016’da gelen dram-spor türlerini harmanlayan Deli Ormanlı’dan sonra yeniden bir yol komedisi ile vizyonda şansını deniyor. Ülkeninin ve gençliğin gündemini, esprilerini, taze mevzularını senaryolarına taşımasıyla tanıdığımız ve taşlamayı Çakallarla Dans serisine iyice yediren Şeker, tabir-i caizse bu son filmini tamamen kendi hassasiyetlerini perdeye yansıtmak için çekmiş gibi görünüyor.

    ‘Rejisör’ü sosyal medyadan takip edenlerin de farkında olduğu üzere Şeker, toplumsal duyarlılık gerektiren pek çok konunun yanı sıra özellikle çevreci gündemlere verdiği tepkilerle de biliniyor. Zeytin alanlarının imara açılma yasa tasarısının kamuoyunda ciddi tepkiler yarattığı günlerde, ‘#zeytinimedokunma’ kampanyasına kişisel olarak destek veren sinemacı, Görevimiz Tatil filmini neredeyse tamamen bu mevzu üzerine inşa etmiş.

    Standart bir çekirdek Türk ailesinin, bilindik olası dertleriyle (çocukların telefon ve tabletten kafasını kaldırmaması, kocanın kendisini TV’ye kilitlediği bencil iletişimsizliği ve kadının ev hanımı+anne kimliğinden başka bir sıfatı olmaması) açılışını yapan film, yıllardır nefes almadan, kendisini düşünmeden ailesine hizmet eden Türkan Mutlu (Demet Akbağ) karakterinin tatilsizlikten ama en çok da ailesiyle iletişimsizlikten ‘kayışları sıyırmasıyla’ kırılma noktasını yaşıyor. Ailenin vurdumduymaz babası Sıtkı Mutlu (Zafer Algöz) yıllar sonra ailesini tatile çıkartmak ve karısını mutlu etmek için harekete geçince filmin yol hikayesi de bu noktada başlıyor. 

    Filmin ana derdi iletişim kopukluğu yaşayan aileyi tatile çıkarmakken, Antalya’da bir tatil köyü hedefi, Murat Şeker ve Ali Tanrıverdi’nin kaleminde Yavaşlar Köyü’ne evriliyor. Zira Şeker ve Tanrıverdi zeytinliklerin imara açılma meselesini yerinde tartışmak adına ailenin tatilli terapi çözümünü denizsiz ama bol zeytinlikli bir Ege kasabasına evriltiyor. Bu anlamda seyircinin kafasını karıştıran senaryo matematiği filmin ikinci yarısında ilgiyi diri tutmak adına bol bol sosyal medya mesajı içeren, günlük dilimize aşina bir akışla ilerliyor. Nihayetinde şehirli bir ev hanımının köydeki kadınlı-erkekli herkesi eğitip, bilinçlendirmesi ile de terapi filme göre tamamlanıyor. Ülkenin pazar yerine dönen gündeminde, safını İzmir Marşı ile belli eden Şeker, aile filmi hedefinde pek çok detayı oldubittiye getiriyor, zayıf kalan senaryoyu güncel ipliklerle tutturmaya çalışıyor.

    Bu tarz bir komedi filminin içerisinde başroller Demet Akbağ ve Zafer Algöz’ün oyunculuk kalitesi yer yer harcanırken, iki usta oyuncu da karakterlerinin gerekliliklerini şüphesiz ki yerine getiriyorlar. Genç oyuncularınsa deneyimsizlikleri ve karakterlerini hakkıyla oynayamamaları maalesef her sahnede göze batıyor. Öte yandan, özellikle köy sahnelerinde yararlanılan, yöre halkı olduğu her hallerinden belli olan doğal oyunculukların kullanılması filmin yüz gülümseten artısı olarak hanesine yazılıyor. Müzik kullanımı yer yer yorucu olsa da sıcak renklerin hakim olduğu görüntü yönetimi, özellikle hava çekimlerinde seyirciyi ferahlatıyor. 

    Velhasıl Görevimiz Tatil, güncel dertlerinden ötürü biraz aceleye getirilmiş duran, başrollerine taşıdığı yıldızlarla ve aile filmi formatıyla ve de sevimli Ege şivesiyle seyircisine derdini aktarmaya çalışan bir yerli komedi. Sinema koltuğuna bilet parası verip oturan hemen hemen her orta sınıf sinema seyircisine hitap edebilecek ve dokunabilecek düzeyde bir yapım. Ha tabii şüphesiz #zeytinimedokunma !

    twitter.com/duygukocabayli

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top