Her dergi ve gazetenin puanlama sistemi farklı olduğu için, Beyazperde, puanları 0.5 - 5 yıldız üzerinden, kendi barometresine göre vermiştir.
Basın Eleştirisi
Star
Yazar: Serdar Akbıyık
Bu filmin senaryosu yıllar önce yazılmış ve asıl hikaye İngiltere’de yaşayan bir kadının başından geçermiş. Ama Ünal hem hikayeyi günümüze uyarlamak hem de Demet Evgar’ın projeye dahil olması sebebiyle projeyi elden geçirmiş. Ve iş yüzünden taşraya göçen bir aile üzerine kurmuş. Demet Evgar gerçekten özel bir oyuncu. Sinemamızda onun gibi bir iki isim daha var. Yani elde böylesi gerçek yeteneğe sahip çok az isim var. Gerisi televizyon dizilerinin ve magazin kültürünün dolduruşuyla yürüyor. Ünal bu role Evgar’ı seçerek ve ona göre düzenleyerek filmdeki asıl becerisini göstermiş.
Eleştirinin tamamı için: Star
Sözcü
Yazar: Burak Göral
Özellikle de finalde bir ikna problemi yok değil. Neslihan'ın pırıl pırıl hayalleri, özellikle de anlatıcılık yaptığı kısımlar da zaman zaman dikkat dağıtıp hikayenin akıcılığını bozuyor bence. Belki daha ekonomik kullanılmalıydı. Yine de bu minik nazar boncukları filmin sarkastik temasına büyük zararlar vermiyor, bizi meselenin özünden uzaklaştırmıyor. Demet Evgar'ın performansındaki sessiz tehditkarlığına ve ağırkanlı sempatisine ise hayran olmamak elde değil.
Eleştirinin tamamı için: Sözcü
Aksam
Yazar: Derya Canan Süter
Yönetmenin ‘Teyzem’ ve ‘Gölgesizler’ filmlerini izleyenler, Ünal’ın hayal dünyası ile gerçeklik arasında gidip gelerek iki zıt karakteri aynı bünyede barındıran çok katmanlı hikâye örgüsünü hatırlayacaklardır. Filmde ‘stresini sürekli yemek yaparak atan kadın’ benzetmesi ve ‘para yemek’ gibi yer yer abartıya kaçan sahnelerle, kendini ve başkalarını mutlu etmenin yani kalbe giden yolun mideden geçtiği alegorisi kusursuz bir alt metinle işleniyor. İşte tam da bu noktada, toplumda kadına biçilen roller ve hayal dünyasında bile olsa bu rollerin getirdiği sorumluluklardan özgürleşme ihtiyacı hikaye içinde bir anlam kazanıyor. Filmde bazı noktaların bir hayli ucu açık kaldığını söylemek mümkün, ancak bence asıl olay Demet Evgar’ın vücut dili ve yüz ifadelerinde yansıttığı duygu geçişleriyle kendi halinde mutlu mesut ev hanımından soğukkanlı bir katile dönüşmesinde saklı… Alican Yücesoy ve Fatih Al’ın başrollerde Evgar’a eşlik ettiği ‘Sofra Sırları’, oyunculukları ve tiyatro rejisi mantığıyla ilerleyen kurgusuyla dikkat çekiyor.
Eleştirinin tamamı için: Aksam
Hurriyet
Yazar: Uğur Vardan
Ümit Ünal imzalı ‘Sofra Sırları’, kayda değer bir kara mizah öyküyü sunuyor. Ana karakteri, suça bir anlamda hazırlıksız yakalanıyor ama içine düştüğü durumdan ince bilek hareketleriyle çıkıp elini yükseltirken biz de onun yarattığı durum komedilerinin tanığına dönüşüyoruz. Özellikle Neslihan rolündeki Demet Evgar’ın sürüklediği yapımda Alican Ulusoy ve Fatih Al da çok iyi. Paralel biçimde akan TV’deki yemek programı bölümünün ise öyküye çok şey katmadığı kanaatindeyim.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.
Star
Bu filmin senaryosu yıllar önce yazılmış ve asıl hikaye İngiltere’de yaşayan bir kadının başından geçermiş. Ama Ünal hem hikayeyi günümüze uyarlamak hem de Demet Evgar’ın projeye dahil olması sebebiyle projeyi elden geçirmiş. Ve iş yüzünden taşraya göçen bir aile üzerine kurmuş. Demet Evgar gerçekten özel bir oyuncu. Sinemamızda onun gibi bir iki isim daha var. Yani elde böylesi gerçek yeteneğe sahip çok az isim var. Gerisi televizyon dizilerinin ve magazin kültürünün dolduruşuyla yürüyor. Ünal bu role Evgar’ı seçerek ve ona göre düzenleyerek filmdeki asıl becerisini göstermiş.
Sözcü
Özellikle de finalde bir ikna problemi yok değil. Neslihan'ın pırıl pırıl hayalleri, özellikle de anlatıcılık yaptığı kısımlar da zaman zaman dikkat dağıtıp hikayenin akıcılığını bozuyor bence. Belki daha ekonomik kullanılmalıydı. Yine de bu minik nazar boncukları filmin sarkastik temasına büyük zararlar vermiyor, bizi meselenin özünden uzaklaştırmıyor. Demet Evgar'ın performansındaki sessiz tehditkarlığına ve ağırkanlı sempatisine ise hayran olmamak elde değil.
Aksam
Yönetmenin ‘Teyzem’ ve ‘Gölgesizler’ filmlerini izleyenler, Ünal’ın hayal dünyası ile gerçeklik arasında gidip gelerek iki zıt karakteri aynı bünyede barındıran çok katmanlı hikâye örgüsünü hatırlayacaklardır. Filmde ‘stresini sürekli yemek yaparak atan kadın’ benzetmesi ve ‘para yemek’ gibi yer yer abartıya kaçan sahnelerle, kendini ve başkalarını mutlu etmenin yani kalbe giden yolun mideden geçtiği alegorisi kusursuz bir alt metinle işleniyor. İşte tam da bu noktada, toplumda kadına biçilen roller ve hayal dünyasında bile olsa bu rollerin getirdiği sorumluluklardan özgürleşme ihtiyacı hikaye içinde bir anlam kazanıyor. Filmde bazı noktaların bir hayli ucu açık kaldığını söylemek mümkün, ancak bence asıl olay Demet Evgar’ın vücut dili ve yüz ifadelerinde yansıttığı duygu geçişleriyle kendi halinde mutlu mesut ev hanımından soğukkanlı bir katile dönüşmesinde saklı… Alican Yücesoy ve Fatih Al’ın başrollerde Evgar’a eşlik ettiği ‘Sofra Sırları’, oyunculukları ve tiyatro rejisi mantığıyla ilerleyen kurgusuyla dikkat çekiyor.
Hurriyet
Ümit Ünal imzalı ‘Sofra Sırları’, kayda değer bir kara mizah öyküyü sunuyor. Ana karakteri, suça bir anlamda hazırlıksız yakalanıyor ama içine düştüğü durumdan ince bilek hareketleriyle çıkıp elini yükseltirken biz de onun yarattığı durum komedilerinin tanığına dönüşüyoruz. Özellikle Neslihan rolündeki Demet Evgar’ın sürüklediği yapımda Alican Ulusoy ve Fatih Al da çok iyi. Paralel biçimde akan TV’deki yemek programı bölümünün ise öyküye çok şey katmadığı kanaatindeyim.