Hesabım
    Saplantı
    Ortalama puan
    3,4
    12 Puanlama
    Saplantı hakkında görüşlerin ?

    5 Kullanıcı yorumları

    5
    0 Eleştiri
    4
    1 Eleştiri
    3
    3 Eleştiri
    2
    1 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Ilknur K
    Ilknur K

    Takipçi 1.238 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    15 Temmuz 2023 tarihinde eklendi
    Alışılmışların dışında bir film izlemek isteyen bu filme gelsin. Evet öyle aman aman bir konusu ya da finali yok ama film çok doğal başlayıp birden sizide sinir eden, yerinde ben olsam ne yapardım diye düşündüren bir olaylar dizisine dönüşüyor. Sinirlerinizi bozuyor germekten çok. O yüzden değişik bir film olmuş.
    theyurdal
    theyurdal

    Takipçi 561 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    20 Ocak 2022 tarihinde eklendi
    Güzeldi izlenebilşr
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.067 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    30 Aralık 2021 tarihinde eklendi
    Bu akşamın izleme listesindeki “Unsane”, son derece etkileyici bir sinema kariyerine sahip olan Steven Soderbergh’in biraz da bu kariyerden kaynaklanan cesaretle kalkıştığı en son projesi…

    “Cesaret” sözcüğünü burada bilinçli olarak kullandık…

    Zira her ne kadar bağımsız sinemanın öncülerinden olsa da, kendisini hep büyük bütçeli Hollywood projelerinde görmeye alıştığımız Soderbergh, bu kez 1,5 milyon dolarlık son derece düşük bir bütçe ve milyon dolarlık film kameraları yerine bizzat kendi kullandığı iPhone 7 Plus ile çektiği bir film ile karşımızda…

    Burada ilginç olan husus, Soderbergh’in bizzat çekim yapması değil… Zira o, bunu Peter Andrews adı altında sürekli yapıyor… Burada ilginç ve cesurca olan kamera olarak iPhone 7 Plus kullanmış olması…

    Dünya prömiyerini 21 Şubat 2018’de Berlinale olarak da bilinen Berlin Uluslararası Film Festivalinde yapan “Unsane”in oyuncu kadrosunu, diğer pek çok düşük bütçeli film yönetmeninin yaptığı gibi Soderbergh’in de TV dizilerinin yıldızlarından oluşturduğunu görüyoruz…

    Bu oyunculardan özellik iki ana karakteri canlandıran Joshua Leonard ve Claire Foy, film boyunca müthiş bir performans sergilerken Amy Irving ve Matt Damon’da varlıklarıyla filme renk katmışlar…

    İzlemeye başlamadan önce filme ilişkin sayısal verilere şöyle bir göz attığımızda 13 Mayıs 2018 itibarıyla 12,3 milyon dolar gibi oldukça zayıf bir gişe hasılatına sahip olan filmin, IMDB ve Rotten Tomatoes yorum ve 6,6/10 – 3,3/5 olan izleyici puanları da pek parlak değildi…

    Hani neredeyse filme ilişkin eldeki her şey bize, “Bırak, bu filmi izleme” der gibiydi…

    Ancak kendi kendimize, “Kim ne derse desin sonuçta bu bir Steven Soderbergh filmi” dedik ve oturup izledik…

    İyi de yapmışız…

    Bir psikolojik gerilim filmi olarak neredeyse Mike Flanagan filmlerine yakın bir ilgi ve beğeniyle izlediğimiz “Unsane”in, konusunu da, kurgusunu da gerçekten çok beğendiğik... Bu arada iPhone 7 Plus’ı ve onunla yakaladığı değişik açılar ile harika bir iş çıkartan görüntü yönetmeni Peter Andrews’ı da (Soderbergh) ayrıca kutlamak lazım…

    Demek ki, işi bilince cep telefonuyla bile film çekilebiliyormuş…

    “Unsane” için bizim puanımız 3 olacak… Eğer türün meraklısıysanız olumsuz yorumlara aldırmadan bu filmi, sizde izleme listenize alın deriz…

    İzleyecek herkese şimdiden keyifli seyirler,

    Son bir not:
    Tüm hakları bize ait olan bu yorumun orijinali; bir başka mecrada tarafımızca, 9 Haziran 2018 günü saat 01.05’de yazılarak paylaşılmıştır...
    Mediirs
    Mediirs

    Takipçi 23 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    3 Ağustos 2020 tarihinde eklendi
    Sağlam bir gerilim filmiydi. Filmin konusu da, başrol Claire Foy da beni fazlasıyla gerdi. Başta kimin deli olduğu konusundaki belirsizlik güzeldi. Oyunculuklar çok başarılıydı. Gerçekten insanı geren bir filmdi. Kamera açılarından hoşlanmadım ancak öğrendiğime göre bu filmin tamamı Iphone kamerasıyla çekilmiş. Bu konuda yönetmeni ve kameramanı tebrik ediyorum ama neden? Neden Iphone kamerasıyla çekildi bu film? Bunu anlayamadım. Yine de filmi çok beğendim. Korku-Gerilim filmlerinde insanları jumpscare sahnesi olmadan korkutmak veya germek çok zor ve bunu sadece kaliteli ve başarılı gerilim filmlerinin yapabildiğini düşünüyorum. Ritüel, Split, The Shining, Zindan Adası bu tarzın en güzel örnekleri. Unsane filmi de benden geçer not aldı. 5,5/10
    Alp T.
    Alp T.

    Takipçi 441 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    5 Mayıs 2018 tarihinde eklendi
    Tam 5 yıl önce çektiği Side Effects filmiyle yönetmenliğe kısa bir ara veren Steven Soderbergh, geçen yılki filmi Logan Lucky ile günümüz Hollywood filmlerinin uyguladığı formüllerden uzak olan, deneysel bir filme imza attı. Ve Soderbergh, aynı şeyi Unsane'de de uyguluyor. Tıpkı Logan Lucky gibi, Unsane'in de oldukça bilindik bir konusu var. Uzun zamandır onun peşinde olan bir sapığı bulmak üzere bir akıl hastanesine giren ana karakter Sawyer, oradaki hastalardan birisi olduğu sanılınca bir odaya kapatılıyor. Sawyer, çevresindeki herkese deli olmadığını ve peşinde olduğu sapığın burada olduğunu anlatmaya çalışsa da kimse ona inanmıyor. Aklını kaybetmeden önce her şeyi halletmek ise Sawyer'a kalıyor.

    Eğer Unsane'in sadece yüzeyine bakacak olursak, filmin kendisi oldukça sıradan bir gerilim filmi gibi hissettiriyor. Fakat yönetmen Soderbergh'un filmde yarattığı klostrofobik atmosfer, bilindik işleyişin içerisinde bulunan ufak detaylar ve Claire Foy'un inanılmaz performansı, Unsane'ı türünün örneklerinden bir tık öteye götürmeyi başarıyor.

    Öncelikle herkesin dilinden düşüremediği şu konudan bahsetmeliyim; Unsane'in tamamı iPhone kameraları ile çekildi. Filmin ekranda yarattığı görüntü ise eski filmlerdeki kare ekran ile günümüzde kullanılan geniş ekranın karışımı gibi olmuş. Bu da ana karakterin kapana kısılmışlık durumunu daha çarpıcı bir hale getirmiş. Üstelik görüntü yönetmeninin ve filmi kurgulayan kişinin Soderbergh olması, sonucu daha da etkileyici kılıyor. Filmde boşa harcanan tek bir kare bile yoktu ve görüntüler inanılmazdı. Bunların sayesinde filmde sürekli ilgimi çeken bir şey vardı ve bir an bile sıkıldığımı hissetmedim.

    Ama eğer teknik şeylerin dışında Unsane'de övülmesi gereken başka bir şey daha varsa, o da Claire Foy'un performansıydı. Foy'un oyunculuğunun çeşitliliği ve karakterine olan bağlılığı, Unsane'in bu kadar iyi olmasını sağlayan ana sebep olmuş. Ayrıca Foy'un bir İngiliz olduğunu göz önünde bulundurursak, filmde yaptığı Amerikan aksanı tek kelimeyle kusursuzdu. Bir de unutmadan, yardımcı oyuncular arasında Joshua Leonard'ın performansı da en az Foy'unki kadar başarılıydı. Bu ikilinin karşılıklı olduğu sahneler, Unsane'in en ilgi çekici bölümleriydi.

    Unsane oyunculukları, yönetmenliği ve teknik açıdan başarıya ulaşıyor olsa da, ortada böyle bilindik bir konu olunca bazı sıkıntılar da beraberinde gelebiliyor. Bu da beni filmin zayıf yanlarına getiriyor. Film hakkında en çok canımı sıkan şey senaryoydu. Bunun nedeni de karakterlerin veya diyalogların kötü yazılmış olmasından değildi, ki bunlar oldukça başarılıydı, fakat hikayenin içerisinde bulunduğu gerilimli atmosferi yeterince kullanamamasıydı. Görsel bakımdan ana karakterin yaşadığı klostrofobik havası siz de hissetseniz de, hikaye bakımından ortada kullanılabilecek çok daha fazla potansiyel vardı. Yani ana karakterin durumunu daha da zorlaştırabilecek ve onun için bir çıkış yolunun imkansız olabileceğini hissedebileceğimiz şeyler. Ama film, ana karakter adına işleri zorlaştırmak yerine tamamen tesadüfi olaylar sonucu, ortaya onun durumunu kolaylaştıracak objeler atmayı tercih etmiş. Başka bir hastada bulunan kesici bir alet veya bir telefon gibi şeyler. Bu yüzden filmin yaratmaya çalıştığı atmosfere kapılmak bazen zorlaşabiliyor. Senaryonun türünün diğer örnekleriyle taşıdığı benzerlikleri düzeltmek için hiçbir şey yapmaması ise sonucu biraz sıradan kılıyor.

    Genel anlamda Unsane, türünün kurallarını yıkmamaya çalışan bilindik bir gerilim filmiydi. Filmde bazı gelişmeleri gördükten sonra neyin nasıl yaşanacağını rahatça tahmin edebiliyorsunuz. Fakat hikayenin taşıdığı görsel atmosfer, güçlü performanslar ve Soderbergh'ün yönetmenliği, filmi türünün benzerleri arasında bir tık öne çıkarmış. Mutlaka izlemeniz gerekmeyen ama izlediğinize de pişman olmayacağınız bir film. İyi seyirler.

    PUANIM: 6.5/10
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top