Senaryosu, Adam Nevill’ın aynı adlı romanından (2011) Joe Barton tarafından uyarlanarak yazılan “The Ritual”, yönetmen koltuğunda David Bruckner’ın oturduğu ilgi çekici bir korku – gerilim filmi…
Dünya prömiyeri 8 Eylül 2017’de Toronto Uluslararası Film Festivalinde yapılan filmin uluslararası dağıtım ve gösterim hakları, festival sırasında yapılan bir sözleşmeyle 4,75 milyon dolar karşılığında Netflix’e devredilmiş…
13 Ekim 2017’de İngiltere’de vizyona giren ve sonrasında 9 Şubat 2018 tarihinden itibaren orijinal Netflix filmi olarak yayınlanmaya başlanan “The Ritual” ın, 6.3/10 (39.835 oy) ve 3.4/5 (1.430 oy) olan IMDB ve Rotten Tomatoes izleyici puanı ortalamalarıyla 6/10 (74 yorum) ve 57/100 (18 yorum) olan Rotten Tomatoes ve Metacritic yorum ortalamaları, izlenilebilecek bir filmle karşı karşıya olduğumuza işaret ediyor gibi…
Böyle olup olmadığını anlamak için isterseniz gelin, her zamanki gibi önceliği yine oyuncu kadrosuna vermek suretiyle filmimize biraz daha yakından bakalım…
Oyuncu kadrosu deyince de ilk dikkat çeken şey; bu tarz düşük bütçeli işler için artık neredeyse bir gelenek halini aldığı üzere, bu filmde de kadronun ağırlıklı olarak TV dizi ve filmlerinde boy gösteren oyunculardan oluşturulmuş olması oldu…
Aslında filmin casting direktörü Julie Harkin’in filmografisi de bunun kaçınılmaz olduğunu söylüyordu zaten…
Peki, bu durum filmi ne şekilde etkilemiş?
Bize göre filmdeki en iyi şeylerden biri oyuncuların performansı… Aktarılmaya çalışılan korku ve gerilimi neredeyse hissederek oynamışlar… Aynı başarı, müzik, ses, ışık, kamera ve kurgu içinde geçerli… Gerçekten de bu türden bir korku ve gerilim filminde bulunması gereken iç daraltıcı karanlık atmosfer, olabilecek en iyi şekilde yansıtılmış…
Biz bütün bu pozitif faktörleri tek tek sayıp dökerken birilerinin içinden, “bırak bunları, sen hikâyeye gel hikâyeye” dediğini duyar gibi oluyoruz…
Edgar Allan Poe geleneğiyle Stephen King'in tarzını birleştiren yeni bir yetenek olarak tanımlanan Adam Nevill, 2011 tarihli romanı “The Ritual” de, bizce gerçekten de insanın içini “ürperten” bir hikâye anlatmış…
Bazıları hikâyenin bir sonunun olmadığını söyleyebilirler…
Doğrudur…
Klasik anlamda bir son mevcut değil…
Aslına bakarsanız, Adam Nevill’in böyle bir derdinin olduğunu da hiç düşünmüyoruz zaten…
Zira o, bu hikâyede orman, ahşap kulübe, "canavar", tapınma, ayin, kurban vs. gibi metaforlar aracılığıyla 21. yüzyılda asıl korkulması gereken şeylerin (özellikle de Luke’un içki dükkânında yaşadıklarına yapılan kâbus gibi flashback/geri dönüşlerle), içinde yaşadığımız vahşi ormandan farksız "modern kentler" ile o kentler de (farkında olmadan da olsa) her gün birlikte olduğumuz "canavar ruhlu insanlar" ve bütün bunlara direnmeyerek sessizce teslim olan "kendi bencilliğimiz" olduğunu göstermeye çalışmış…
O nedenle, eğer korku – gerilim filmlerinden hoşlanıyorsanız, kendinize bir iyilik yapın ve olumsuz yorumlara aldırmadan çok düşük bir bütçeyle çekilmiş olan bu harika filmi izleyerek tadını çıkartmaya çalışın deriz…
Keyifli seyirler,
Son iki not:
1. Adam Nevill’ın, “Daire 16 / Apartment 16” (2010), “Ritüel / The Ritual” (2011) ve “Kimse Sağ Çıkmayacak / No One Gets Out Alive” (2014) isimli romanlarının Türkçe basımları da piyasada mevcuttur… Meraklılarına duyurulur…
2. Tüm hakları bize ait olan bu yorumun orijinali; bir başka mecrada tarafımızca, 25 Ağustos 2018 günü saat 00.49’da yazılarak paylaşılmıştır...