Deneyimlerle büyümek…
Yazar: Banu BozdemirJapon animasyonu denince aklımıza Miyazaki usta gelse de, arada az da olsa çıkan işler onu aratmayacak kıvamda oluyor ve izlerken müthiş bir keyif veriyor. Mamoru Hosoda Yaz Savaşları, Zamanda Zıplayan Kız ve Kurt Çocuklar gibi filmlere imza atan başarılı bir yönetmen. Yönetmenin Kurt Çocuklar animasyonu insan ve hayvan arasındaki geçişe dikkat çekerken; Zamanda Zıplayan Kız da zamanda yolculuk yaparak olayların akışını değiştiren kızı anlatıyordu. Mirai, detaylarda ikisinden de bir hayli ilham almış gibi.
Dört yaşındaki bir çocuğun aileye yeni katılan minik kız kardeşi Mirai’yi sindirme hikayesini o kadar gerçekçi, bir yandan da o kadar absürd kalıplarla izliyoruz ki… Film klasik Japon animesi kalıplarını birebir uyguluyor, bir yandan da hikaye ve anlatım gayet modern. Bu ikisini iyi oturtan yönetmenlerden birisi Hosoda!
Kun’un hırçınlıkları, kıskançlıkları ve minik bebeği sindirme hikayesi bir süre sonra onu kendisinden öncekileri, kendisinden önce bu deneyimleri yaşayanları tanıma ve anlama yolculuğuna (bir nevi zamanda yolculuk) çıkarıyor ki; oraları muazzam. Film sevinçleri, heyecanları ve hatta korkuları da aynı şekilde sunuyor, karşımıza getiriyor. Bazı yerlerde abartılı bulduğum anlar, tepkiler olsa da heyecanla bir sonraki büyüme hamlesini beklediğimi söylemeliyim. Mirai, yeni doğmuş bir bebek olduğu için filmdeki etkisi pek az neredeyse yok gibi. Ama yönetmen onu büyümüş haliyle abisinin karşısına dikiyor… Beraberce kardeş olmayı, beraberce yapacakları şeyleri hayal etmeyi ve deneyimlemeyi anlatıyor ona Mirai! Büyüklerin anlamadığı, görmediği tamamen Kun’un dünyasında geçen fantastik bir büyüme yolculuğu izliyoruz. Özellikle Kun’dan da önce evde olan köpeğin dile gelmesi ve bisiklete binme deneyiminin büyük büyükbabaya kadar uzanması hem genlerimizin önemi hem de dinlediğimiz hikayelerin bilinçaltında nasıl da bize uygun hikayeleştiğini göstermek açısından güzeldi.
Modern ve gelenekseli güzel bir biçimde buluşturan ev ve tam ortasında bulunan bahçe Kun’un en büyük hazinesi oluyor ve zamanda yolculuğa oradan uzanıyor, zaten dediğim gibi Hasoda’nın diğer filmlerini de izlerseniz zamanın kullanımı, başka boyutlar, başka dünyalara geçiş gibi detaylarla karşılaşacaksınız ve bu dünyalara girip çıkmaktan büyük zevk alacaksınız.
Mirai, eve gelen yeni bebek sendromuyla karşımıza dört yaşında bir çocuğun dünyasını getiriyor ve bu hikayeye hep beraber atlayıp değişik atmosferlere yolculuk yaptık. Karşımızda modern ve geleneksel bir harman oluşturan yönetmen, filmin başlarında gönlümüzü almayı başarıyor ve doğru öğretilerle tamamlıyor. Tabii Kun’un iyi bir ağabey olma sürecini de hep beraber görmüş oluyoruz. Haftanın animasyonu olarak tavsiye ederim…
twitter.com/banubozdemir