Her dergi ve gazetenin puanlama sistemi farklı olduğu için, Beyazperde, puanları 0.5 - 5 yıldız üzerinden, kendi barometresine göre vermiştir.
Basın Eleştirisi
Hurriyet
Yazar: Uğur Vardan
Garrone’nin Ugo Chiti ve Massimo Gaudioso’yla birlikte kaleme aldığı senaryo, seyirciyi insan ruhunun derinliklerinde incelikli bir yolculuğa çıkarırken ikna edici bir dönüşün tanıklığına da ortak ediyor. Kötüyle dostluğuna karşın özellikle iş köpeklere geldiğinde şefkatli yanını ve iyilik dolu yapısını ortaya koyan Marcello, kaba kuvvete ve şiddetin mezalimine boyun eğer gibi görünse de bir noktada korkuyla ve siniklikle olan yüzleşmesinin üstesinden geliyor ve bir tür kendi ‘hesap kesim günü’nün peşine düşüyor.
Eleştirinin tamamı için: Hurriyet
Gazete Duvar
Yazar: Şenay Aydemir
Filmin sorunlu tarafı ise seyirci Marcello arasındaki ilişkiyi nasıl kurguladığına dair belirsizliği. Çünkü hem köpekleri bu kadar seven ve onların hayatını kolaylaştıran hem de kızıyla bu kadar yakın ilişki kurabilen bir insanla bağ kurmak oldukça kolay. Öte yandan karakterimizin küçük uyuşturucu işlerinden başlayarak büyüyen suç dosyasına karşı bir pişmanlık emaresini de görmek zor filmin içinde. Dolayısıyla Marcello’nun iyilik ile kötülük arasında savrulup durması kendi karakterinden çok temas halindeki insanların onu biçimlendirmesiyle ortaya çıkıyor. “Dogman”, işlerin giderek vahşileştiği finale doğru köpeklerin Marcello ve Simone arasında yaşananlara şaşkınca bakakaldığı, ‘vahşi’ doğalarının yaşananları bir türlü anlamlandıramadığı sahneyle de hatırlanacak kuşkusuz. Filmi güçlü kılan şey, Simone’un kötülüğünden çok Marcello’nun mesnetsiz ‘iyiliği’nin çok daha rahatsız edici olması.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.
Hurriyet
Garrone’nin Ugo Chiti ve Massimo Gaudioso’yla birlikte kaleme aldığı senaryo, seyirciyi insan ruhunun derinliklerinde incelikli bir yolculuğa çıkarırken ikna edici bir dönüşün tanıklığına da ortak ediyor. Kötüyle dostluğuna karşın özellikle iş köpeklere geldiğinde şefkatli yanını ve iyilik dolu yapısını ortaya koyan Marcello, kaba kuvvete ve şiddetin mezalimine boyun eğer gibi görünse de bir noktada korkuyla ve siniklikle olan yüzleşmesinin üstesinden geliyor ve bir tür kendi ‘hesap kesim günü’nün peşine düşüyor.
Gazete Duvar
Filmin sorunlu tarafı ise seyirci Marcello arasındaki ilişkiyi nasıl kurguladığına dair belirsizliği. Çünkü hem köpekleri bu kadar seven ve onların hayatını kolaylaştıran hem de kızıyla bu kadar yakın ilişki kurabilen bir insanla bağ kurmak oldukça kolay. Öte yandan karakterimizin küçük uyuşturucu işlerinden başlayarak büyüyen suç dosyasına karşı bir pişmanlık emaresini de görmek zor filmin içinde. Dolayısıyla Marcello’nun iyilik ile kötülük arasında savrulup durması kendi karakterinden çok temas halindeki insanların onu biçimlendirmesiyle ortaya çıkıyor. “Dogman”, işlerin giderek vahşileştiği finale doğru köpeklerin Marcello ve Simone arasında yaşananlara şaşkınca bakakaldığı, ‘vahşi’ doğalarının yaşananları bir türlü anlamlandıramadığı sahneyle de hatırlanacak kuşkusuz. Filmi güçlü kılan şey, Simone’un kötülüğünden çok Marcello’nun mesnetsiz ‘iyiliği’nin çok daha rahatsız edici olması.