Yeni Başlayanlar İçin Hayatta Kalma Sanatı - Beyazperde.com eleştirisi : Vizyon filmi mi festival filmi mi?

"Yeni Başlayanlar İçin Hayatta Kalma Sanatı" yerli sinemanın iki ucunu bir araya getirme amacı güden bir dram yapımı. Festival filmi veya vizyon filmi ayrımından bir hayli yorulmuş olan yönetmen Burak Serbest'in elinden çıkma olan film, iki uç arasında bir orta nokta bulmaya çalışıyor. Ancak bunu yaparken bazı klişelere düşmekten ne yazık ki kaçamıyor.

Film genç delikanlı Kayra'nın hayatını anlatıyor. Bisiklet tutkusuyla yaşayan Kayra, bir gün beklenmeyen bir kaza sonucu bütün ailesini kaybediyor. Sevdiğiniz herkesin bir anda yok olduğunu düşünün. Kayra sahip olduklarını bir anda kaybedince elbette ki büyük bir çöküş yaşıyor. Artık istediği tek şey kendi hayatını da sonlandırmak... Ancak antrenörü Ezgi'nin aşkı onu bu ölümlü dünyaya bağlamaktadır. Ne yazık ki duygularının karşılıksız çıkması bu bağı bir hayli zedeler. Ancak babaannesi vardır bir de. Onu görmeden intihar etmemeye karar veren genç adam en yakın arkadaşı Sertaç'ı da yanına katarak bir karavan kiralar ve babaannesine doğru yola koyulur. Artık yol macerası başlamıştır ve bu yolda iki genç adam da kendileri için yepyeni şeyleri keşfedecektir...

Kayra'yı canlandıran Edip Tepeli İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü'nden mezun bir genç. Tiyatroculuğa aktif olarak devam eden oyuncu filmin trajik hayat sahibi Kayra'sı, filmdeki performansıyla beğeni topluyor. Karakteristik yüz yapısı sebebiyle rolüne oldukça uymuş olan Tepeli'ye başrolde Sertaç rolündeki Doğa Nalbantoğlu eşlik ediyor. Tiyatroculuktan gelen Nalbantoğlu kendi hayallerini yaşayamamış olan Sertaç'ın özgürlüğe doğru attığı adımları bir hayli güzel ifade ediyor. İki oyuncu da oldukça doğru seçimler olmuş.

İlk filminin hem yönetmenliğini hem de senaristliğini üstlenen yönetmen Serbest, bu filmde çok fazla şeyi bir araya toplamaya çalışıyor. Bir yol hikayesini, bir büyüme hikayesini, umudu, dramı, aile trajedisini, kardeşik bağını ve aşkı bir arada barındırmaya çalışan film bu sebeple pek azına gerçekten derinlik verebiliyor. İnsanın içini açan kareler ve uygun müzikler filmin en güçlü noktaları olarak öne çıkıyor. 

Eğer sıradan yerli dramlardan sıkıldıysanız ve festival filmi - vizyon filmi ayrımını ortadan kaldıran bir film izlemek istiyorsanız şimdiden biletinizi alın!