Her dergi ve gazetenin puanlama sistemi farklı olduğu için, Beyazperde, puanları 0.5 - 5 yıldız üzerinden, kendi barometresine göre vermiştir.
Basın Eleştirisi
Habertürk
Yazar: Mehmet Açar
Filmin eğlenceli yanı, Audrey ile Morgan'ın ait olmadıkları bir dünyadaki hallerini görmek kuşkusuz... “Kadınlık halleriyle casuslar dünyasının karşı karşıya gelmesi” diyemiyorum çünkü hikâye o yönde pek ilerlemiyor. Burada ilginç olan, Mila Kunis'in Audrey karakterini dramatik bir oyunculukla canlandırması. Audrey, filmin en sahici karakteri. Geri kalan her şey; casuslar, ölümler, silahlı çatışma ve dövüş sahneleri oyun gibi geliyor... Morgan'ı canlandıran Kate McKinnon ise film boyunca komedi şovu yapıyor. Audrey her şeyi ciddiye alırken, Morgan çocuk gibi oynamanın keyfini çıkarıyor, eğleniyor... İkisi arasındaki karşıtlık filmin mizah anlayışını da şekillendiriyor.
Eleştirinin tamamı için: Habertürk
Hurriyet
Yazar: Uğur Vardan
Suzanna Fogel imzalı ‘Beni Satan Casus’ (‘The Spy Who Dumped Me’), 2015 tarihli ‘Ajan’ (‘Spy’) türü meseleye sonradan dahil olan ve zorlukların üstesinden gelen casusluk komedisinin izinden yürüyor. Farkı, ana kadın karakter birken iki olmuş... Bir de şu not düşülebilir: ‘Beni Satan Casus’ aksiyonu da ciddiye alıyor ve kavga, dövüş, çatışma, araba takip sahnelerine fazlaca yükleniyor. Lakin filmin senaryosu ve olay örgüsü fazla zayıf, zorlama ve kendi içinde bile inandırıcılıktan uzak; bir noktadan sonra kahramanlar adeta öykünün içinde kayboluyorlar. Üstelik böylesi bir ti’ye alma çabası içinde daha fazla espriyi ve komedi sahnesini beklemek hakkımız sanki. Eski jimnastikçiden yaratılmış suikastçı (ismi ‘Nadedja’) tiplemesi ve ‘eski lise aşkı’ Snowden meselesi’, ağızlara bir parmak bal çalıyor, o kadar...
Eleştirinin tamamı için: Hurriyet
T24
Yazar: Atilla Dorsay
Karakterler çok iyi çizilmiş olmasa da oyuncular bu gediği bir ölçüde kapatıyor. Mila Kunis, her zamanki gibi ikna edici. Pek tanımadığımız Kate McKinnon, Morgan’da döktürüyor. Hatta biraz fazla...Ama onu tanımaya değer. Justin Theroux biraz yaşlanmış duruyor. Gillian Anderson The X Files- Gizli Dosyalar adlı sinema ve TV fenomeninden beri bilinen garip cazibesini bu kez Morgan’ı tavlamak için kullanıyor! (ama bu sıradışı ilişki pek işlenmeden kalmış). Sam Heughan yeni ve gerçek bir yakışıklı. Bir yerde dendiği gibi, gelecek James Bond olabilir!...Yükselen oyuncu Hasan Minjah, habire Harvardlı olduğunu söyleyerek üniversitenin reklamına soyunan (! ) MVP ajanında çok iyi. Yeni yüz İvanna Sakhno o çocuk yüzlü katilde hayli çarpıcı. Eski yüzlerden Jane Curtin, Paul Reiser ikilisi ise yaşlı ana-babada deneyimlerini konuşturuyor. Çok-çok şey beklememek kaydıyla izlenebilir. Özellikle kadınlar tarafından...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.
Habertürk
Filmin eğlenceli yanı, Audrey ile Morgan'ın ait olmadıkları bir dünyadaki hallerini görmek kuşkusuz... “Kadınlık halleriyle casuslar dünyasının karşı karşıya gelmesi” diyemiyorum çünkü hikâye o yönde pek ilerlemiyor. Burada ilginç olan, Mila Kunis'in Audrey karakterini dramatik bir oyunculukla canlandırması. Audrey, filmin en sahici karakteri. Geri kalan her şey; casuslar, ölümler, silahlı çatışma ve dövüş sahneleri oyun gibi geliyor... Morgan'ı canlandıran Kate McKinnon ise film boyunca komedi şovu yapıyor. Audrey her şeyi ciddiye alırken, Morgan çocuk gibi oynamanın keyfini çıkarıyor, eğleniyor... İkisi arasındaki karşıtlık filmin mizah anlayışını da şekillendiriyor.
Hurriyet
Suzanna Fogel imzalı ‘Beni Satan Casus’ (‘The Spy Who Dumped Me’), 2015 tarihli ‘Ajan’ (‘Spy’) türü meseleye sonradan dahil olan ve zorlukların üstesinden gelen casusluk komedisinin izinden yürüyor. Farkı, ana kadın karakter birken iki olmuş... Bir de şu not düşülebilir: ‘Beni Satan Casus’ aksiyonu da ciddiye alıyor ve kavga, dövüş, çatışma, araba takip sahnelerine fazlaca yükleniyor. Lakin filmin senaryosu ve olay örgüsü fazla zayıf, zorlama ve kendi içinde bile inandırıcılıktan uzak; bir noktadan sonra kahramanlar adeta öykünün içinde kayboluyorlar. Üstelik böylesi bir ti’ye alma çabası içinde daha fazla espriyi ve komedi sahnesini beklemek hakkımız sanki. Eski jimnastikçiden yaratılmış suikastçı (ismi ‘Nadedja’) tiplemesi ve ‘eski lise aşkı’ Snowden meselesi’, ağızlara bir parmak bal çalıyor, o kadar...
T24
Karakterler çok iyi çizilmiş olmasa da oyuncular bu gediği bir ölçüde kapatıyor. Mila Kunis, her zamanki gibi ikna edici. Pek tanımadığımız Kate McKinnon, Morgan’da döktürüyor. Hatta biraz fazla...Ama onu tanımaya değer. Justin Theroux biraz yaşlanmış duruyor. Gillian Anderson The X Files- Gizli Dosyalar adlı sinema ve TV fenomeninden beri bilinen garip cazibesini bu kez Morgan’ı tavlamak için kullanıyor! (ama bu sıradışı ilişki pek işlenmeden kalmış). Sam Heughan yeni ve gerçek bir yakışıklı. Bir yerde dendiği gibi, gelecek James Bond olabilir!...Yükselen oyuncu Hasan Minjah, habire Harvardlı olduğunu söyleyerek üniversitenin reklamına soyunan (! ) MVP ajanında çok iyi. Yeni yüz İvanna Sakhno o çocuk yüzlü katilde hayli çarpıcı. Eski yüzlerden Jane Curtin, Paul Reiser ikilisi ise yaşlı ana-babada deneyimlerini konuşturuyor. Çok-çok şey beklememek kaydıyla izlenebilir. Özellikle kadınlar tarafından...