Bu film başlamadan yaklaşık 1 saat önce Ingmar Bergman'ın Persona'sını izlediğimden mi yoksa bu filmin aşırı sıkıcı temposundan mı bilmiyorum ama Claire's Camera başlar başlamaz bana bir ağırlık çöktü. Birdenbire kendimi halsiz hissetmeye başladım ve filmin kendisi bu konuda bana hiç yardımcı olmadı. 69 dakikalık epey kısa bir süreye sahip olan Claire's Camera'nın var olması için hiçbir sebep yok. Dürüst olmadığı için işinden kovulan Jeon, filmin ana karakteri. Bu esnada da Cannes Film Festivali için şehirde olan ve fotoğraf çekmeyi seven Claire, şans eseri Jeon'u kovan patronu ile ve aynı günün sonlarına doğru da Jeon ile tanışıyor. Jeon, Claire'e şehri gezdiriyor ve Claire de bazı şeylerin fotoğrafını çekiyor. Sonra da film bitiyor. Yani, şöyle düzgün bir karakter motivasyonu veya sade ama ilgi çekici bir çatışma görmek istiyorum diyorsanız, aradığınızı bu filmde bulamayacaksınız. Açıkçası, bu filmi izlerken ne bulabileceğinizi bile bilmiyorum. Bu film hakkında yazı yazıyor olmam bile bir vakit kaybı.
Bu filmden fazla bir şey beklediğimi söyleyemem doğrusu ama hiç olmazsa iyi işlenmiş bir hikaye, düzgün bir final veya iyi oyunculuklar görmek hiç de fena olmazdı doğrusu. Claire's Camera'da bu saydığım şeylerin hiçbiri yok. Hikaye, seyirciye sırf filmle hiçbir alakası olmayan 1-2 mesaj vermek için oluşturulmuş izlenimi uyandırıyor ve ne filmde bulunan karakterler, ne de yaşanan durumların hiçbiri gerçekçi hissettiriyor. Filmde tek bir karakteri umursamak bile benim için çok zordu.
Gerçi film daha çok karakterleri yakından tanıtmaya çalışmak yerine gözlem yapmaya çalışıyor gibiydi. Bu yüzden filmin neredeyse tamamı uzaktan, tek çekim sahnelerle doluydu. Ama filme bu şekilde bakmaya çalışınca bile sonuç sınıfta kalıyor. Ana karakterleri olabilecek en sıkıcı, sıradan ve yapmacık durumların içerisinde izliyoruz. Bu yüzden filme odaklanmak epey zorlaşıyor.
Bu konuda oyunculukların iyi olmasını diliyordum fakat beklentilerim yine boşa çıktı. Filmdeki her bir oyuncunun performansı çok zayıftı. Min-hee Kim, Jin-young Jung gibi oyuncular filmde resmen harcanmış. Özellikle de Isabelle Huppert adına kötü hissettim. Oyunculukların bu kadar zayıf olmasının asıl nedeninin karakterlerin bulunduğu ekran süresinin yarısında konuştuğu zayıf İngilizce aksandan mı, sahnelerin gereksiz ve garip içeriğinden mi yoksa kötü yönetmenlikten mi kaynaklanıyor, bilmiyorum. Galiba hepsinden olsa gerek.
Şu an ne yazmam gerektiğini bilmiyorum, dürüst olmam gerekirse. Claire's Camera, tek kelimeyle gereksiz bir film. Hoşuma giden bazı sahne içerikleri, fena olmayan görüntü yönetmenliği ve tek çekimli sahneler, birazcık da olsa bu filme bir emeğin verilmiş olduğunu gösterip kalite bakımından sonucu iyileştirse de, geriye kalan her şey filmi aşağıya çekiyor. 1 saatlik süresi içerisinde ne bir şey anlatmaya çalışan, ne de anlatmaya başladığı şeyi sığdırabilen bir film olmuş. Boşa harcadığım zamana acıyorum doğrusu. "Aman, süresi de kısaymış, şöyle bir izleyip geçerim" diye düşünmeyin, filmi hiç izlememeniz daha iyi.
PUANIM: 3/10