En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Turgay Buğdacigil
Takipçi
2.069 değerlendirmeler
Takip Et!
3,5
11 Aralık 2021 tarihinde eklendi
Bu akşamın izleme listesindeki “Journey’s End”, yönetmen Saul Dibb’in 1 Academy ve 1 BAFTA ödüllü “The Duchess” (2008) dâhil dördüncü uzun metrajlı sinema filmi…
R. C. Sherriff’in 1928 yılında yazdığı 90 yıllık tiyatro oyununun beşinci sinema uyarlaması olan “Journey's End” için IMDB ve özellikle de Rotten Tomatoes’da %92 lik bir yüksek ortalama yakalayan oldukça olumlu yorumlar mevcut…
Filmi henüz izlemedik…
Ancak, oldukça düşük bir bütçeyle çekilmiş olmasına rağmen dünya prömiyerini 08 Eylül 2017’de Toronto Uluslararası Film Festivalinde yapan ve 02 Şubat 2018’de sinema salonlarında izleyici ile buluşan film için kâğıt üzerinde her şey oldukça iyi görünüyor…
Filmi izlemeye birazdan başlıyoruz (Saat: 23.00)… Dolayısı ile de, yorumun devamı film bittikten sonra…
Filmi izlemeyi biraz önce bitirdik (Saat: 00.55)…
Açık yüreklilikle itiraf etmeliyiz ki, oldukça uzun bir süredir; oyuncu, kameraman ve yönetmen üçlüsünün performansına bağlı böylesine nitelikli bir savaş filmi izlememiştik…
Bir tane bile oyuncu falsosu olmaz mı bir film de?
Yok işte…
Herkes rolünü, hakkını vererek oynarken kameraman Laurie Rose’da onların bu performanslarını an ve an kayıt altına almış…
Kurgu masasında, işe Hildur Guðnadóttir’in müziklerini de dâhil eden Saul Dibb, böylelikle filme son noktayı koyarken ortaya; gitar, davul ve bas gibi akustik enstrümanlarla yapılan müzik lezzetinde harika bir iş çıkarmış…
Yalnız, kahraman ABD askerlerinin üçüncü dünya ülkelerinde gerçekleştirdikleri karanlık operasyonları ballandıra ballandıra anlatan pahalı Hollywood prodüksiyonlarından hoşlananlara çok kötü bir haberimiz var…
Birinci Dünya Savaşından küçük bir kesitin sunulduğu bu film de, milyon dolarlık görsel efektler eşliğinde o siper senin bu siper benim oradan oraya hoplayıp zıplayarak onlarca düşmanı tek başına avlayan savaş kahramanları veya yine benzer savaş kahramanlarınca içerisine el bombası atılarak imha edilen düşman tankları yahut makinalı tüfekle düşürülen bir düşman uçağı olmadığı gibi çan kulesinden her önüne geleni avlayan madalyalı bir keskin nişancı görmek de tamamen imkânsız…
Bu film de yine, komutanların hiç birisi hamasi duygular içeren milliyetçi nutuklar atmadığı gibi askerlerin hepsi de ölmekten çok korkuyorlar… Zira bu film, herhangi bir ülkenin savaş kahramanlıklarını anlatmak için değil savaşın gerçek yüzünü göstermek için yapılmış…
Arşivimize de dâhil ettiğimiz bu zarif filmi ilgiyle izledik… Umarız sizler de sever ve aynı keyifle izlersiniz…
Son bir not: Tüm hakları bize ait olan bu yorumun orijinali; bir başka mecrada tarafımızca, 21 Haziran 2018 günü saat 01.31’de yazılarak paylaşılmıştır...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.