Her dergi ve gazetenin puanlama sistemi farklı olduğu için, Beyazperde, puanları 0.5 - 5 yıldız üzerinden, kendi barometresine göre vermiştir.
Basın Eleştirisi
Hurriyet
Yazar: Uğur Vardan
Forster, kariyerinin başlarında ‘Peter Pan’ın yazarı Sir James Matthew Barrie’nin hayatından kesitler sunan ‘Finding Neverland’i çekmiş bir isim. Dolayısıyla ‘masallar’a vâkıf! ‘Christopher Robin’ ise derdini son derece naifçe aktaran bir film olmuş. Şöyle açalım: Öykünün insani değerleri kaybetme, en yakınlarına sevgi ve ilgiyi esirgeme, kapitalizmin acımasızlığı gibi yetişkinlere seslenen mesajları var, lakin bu mesajlar çocuksu bir anlatımla aktarılmış. Sonuç olarak 40’lar İngiltere’si üzerinden günümüz dünyasına göndermelerde bulunan ve çocukluk günlerindeki dostlara ilişkin ‘vefa’yı hatırlatan ‘Christopher Robin’, kısaca ‘sevimli’ tanımını hak eden bir yapım...
Eleştirinin tamamı için: Hurriyet
Sabah
Yazar: Olkan Özyurt
Lütfen Beni Öldürme, Uçurtma Avcısı, Quantum of Solace, Dünyalar Savaşı Z gibi önemli filmleriyle tanınan yönetmen Marc Forster hikayenin sadeliğine sadık kalıyor. Reel dünyayla masal dünyasını sinematografik olarak iyi harmanlıyor. Oyunculuklardan da iyi performansları alınca Christopher Robin büyükler için çocukluk masalının sesine kulak ver filmine dönüşüyor.
Eleştirinin tamamı için: Sabah
Sözcü
Yazar: Burak Göral
Yine de başarıyla hareketlendirilmiş, her biri başka insanı özellikleri simgeleyen tatlı peluş hayvanları, Ewan McGregor'un son derece sempatik bir performansla canlandırdığı Christopher Robin'in yetişkin halini izlemek belli oranda keyifli. Özellikle de Winnie'nin örtük ama komik ifadelerle dile getirdiği 'bazen hiçbir şey yapmak lazım' felsefesine kulak vermek eğlenceli. Defalarca farklı hikayelerle izlemiş olsak da mesajı da son derece anlamlı ve önemli. Ama daha farklı bir film bekliyordum ben kendi adıma...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.
Hurriyet
Forster, kariyerinin başlarında ‘Peter Pan’ın yazarı Sir James Matthew Barrie’nin hayatından kesitler sunan ‘Finding Neverland’i çekmiş bir isim. Dolayısıyla ‘masallar’a vâkıf! ‘Christopher Robin’ ise derdini son derece naifçe aktaran bir film olmuş. Şöyle açalım: Öykünün insani değerleri kaybetme, en yakınlarına sevgi ve ilgiyi esirgeme, kapitalizmin acımasızlığı gibi yetişkinlere seslenen mesajları var, lakin bu mesajlar çocuksu bir anlatımla aktarılmış. Sonuç olarak 40’lar İngiltere’si üzerinden günümüz dünyasına göndermelerde bulunan ve çocukluk günlerindeki dostlara ilişkin ‘vefa’yı hatırlatan ‘Christopher Robin’, kısaca ‘sevimli’ tanımını hak eden bir yapım...
Sabah
Lütfen Beni Öldürme, Uçurtma Avcısı, Quantum of Solace, Dünyalar Savaşı Z gibi önemli filmleriyle tanınan yönetmen Marc Forster hikayenin sadeliğine sadık kalıyor. Reel dünyayla masal dünyasını sinematografik olarak iyi harmanlıyor. Oyunculuklardan da iyi performansları alınca Christopher Robin büyükler için çocukluk masalının sesine kulak ver filmine dönüşüyor.
Sözcü
Yine de başarıyla hareketlendirilmiş, her biri başka insanı özellikleri simgeleyen tatlı peluş hayvanları, Ewan McGregor'un son derece sempatik bir performansla canlandırdığı Christopher Robin'in yetişkin halini izlemek belli oranda keyifli. Özellikle de Winnie'nin örtük ama komik ifadelerle dile getirdiği 'bazen hiçbir şey yapmak lazım' felsefesine kulak vermek eğlenceli. Defalarca farklı hikayelerle izlemiş olsak da mesajı da son derece anlamlı ve önemli. Ama daha farklı bir film bekliyordum ben kendi adıma...