En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Turgay Buğdacigil
Takipçi
2.050 değerlendirmeler
Takip Et!
2,5
1 Ekim 2024 tarihinde eklendi
Senaryosunu da kaleme alan Onur Ünlü'nün yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "Aşkın Gören Gözlere İhtiyacı Yok"; gizemini sonuna kadar koruyan ve gerilim dozu da, başroldeki Salim karakterinin...
Bir "genel ev" de yaşayan annesi Hicran (Ayşenil Şamlıoğlu) dahil...
Hayatına giren tüm görme engelli kadınlara dair takıntısı...
Ve de çocukluk günlerinden bugünlere uzayan....
"Mutsuzluk ile umutsuzluk" aralığındaki...
"Tükenmişlik" sendromunda yuvarlanan "sinik" yaşam tarzı sebebiyle, gerilim dozu gittikçe artan bir drama olarak geliyor karşımıza...
***
Gelin isterseniz, vizyona girdiği yıl...
Kazandığı dört ödül ile Adana Film Festivali'ne damgasını vuran bu filme...
Bir an önce yeni hayatına adapte olması gerektiği de...
Açıkça ifade edilir kendisine...
***
Derken...
Aynı Salim...
Günlerden Cumartesi olmasına rağmen...
Gelen bir telefon çağrısı sonrasında soluğu...
En az on kez bıçaklanarak hunharca öldürülen...
Soylu matbaacılığın sahibi Murat Soylu'nun...
Cesedinin bulunduğu malikane de alırken...
***
Çok geçmez...
Gerek kendisi...
Ve gerekse de...
Olay mahallinde inceleme yapan ekiplerin başındaki dedektif Nihal'in (Ezgi Eyüboğlu) sorularını yanıtlamak üzere...
Maktulün görme engelli karısı Handan Soylu'da (Demet Evgar)...
Kendilerine katılır...
***
Ve...
Katılır katılmaz da...
Kocası öldürüldüğünde...
Eski bir piyanist olan kendisinin...
Görme engelli çocuklardan oluşturdukları bir koro ile birlikte...
Yardım amaçlı bir konserde olduğunu belirtirken...
***
Oradan çıkan Nihal ile Salim...
Her Cuma günü...
Yedi tane koyun kestirip...
Etini de hayır amaçlı olarak dağıtan Murat'ın kasaplığını da yapan...
Cevdet (Turgut Tunçalp) ile Recep'in (Özgür Emre Yıldırım) yanına da uğrarlar...
***
Zira onlar...
Öldürüldüğü akşamın gündüz saatlerinde...
Murat'ı son gören insanların arasında bulunmaları nedeniyle...
Sorgulamaya alınacakları...
Savcılığa götürüleceklerdir...
***
Aynen...
Handan'ın şoförü Suat (Umut Temiz) ve evdeki diğer çalışanlar gibi...
***
Bu arada yeri gelmişken...
Hemen belirtmiş olalım ki...
Handan'dan ziyadesiyle etkilenmiş olan Salim kendisine...
Saplantı derecesindeki bir aşkla abayı yakmış...
***
Ve bu durumu Salim...
Buluşma gününde...
Üç yaşındaki küçük kızları Ayşe'yi kendisine göstermeye gelen...
Eski karısı Hülya'ya da itiraf etmiştir...
Dakika 30...
***
Fatih Artman, Demet Evgar ve Leyla karakterini canlandıran Hare Sürel'in performansları sayesinde akmaya devam eden filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; 83 dakikalık, çok da uzun olmayan süresine karşın...
Sanki hem de hep aynı yerlerinden ve bıktırırcasına çekilerek uzatılırken...
Cinayet olayının da, eli yüzü düzgün bir biçimde sonuca bağlanılamadığını da fark edecekleri...
53 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...
***
Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...
"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...
Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...
25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...
Çıktığı günden beri merak ettiğim bir filmdi çünkü fragmanı çok sağlam. Fragmanı izlediğinizde filme 10/10 vereceğimden fazla emin oldum ama film beni üzdü.
Film beni neden üzdü, çünkü Onur Ünlü'den böyle bir senaryo beklemezdim. Senaryo bomboştu. Bol bol ayak sahnesi, sevişme sahnesi ve 'yurdumda' şarkısı var. Bu sahneleri çıkartırsak film 15-20 dakika kalır.
Demet Evgar'ın oynaması beni heyecanlandırmıştı ama filmde sadece 15-20 dakika var kendisi. Fatih Artman, Ezgi Eyüboğlu gibi güzel isimler var kadrosu kaliteli ve sevdiğim isimlerden oluşuyor.
Cinayet masasında çalışan Salim (Fatih Artman) baş karakterimiz. Yakında kör olacağını öğreniyor. Daha sonra öldürülen bir iş adamının eşi olan, kör bir piyaniste (Demet Evgar) aşık oluyor. Salim'e ilgisiz olan kör piyanistimiz filmin ortasında ortadan kayboluyor ve Salim bu sefer de cinayetin katil zanlısının kör karısı Leyla'ya ilgi duymaya başlıyor.
Salim karakterini hiç sevemedim. Kendisi ayak fetişi olan ve görme engellilere ilgi duyan tuhaf bir adam. Bu kör kadınlara duyduğu ilginin aşk olduğunu da düşünmüyorum. Bir filmin karakteriyle enerjim tutmazsa beğenemiyorum. Bu yüzden bir buçuk saatim boşa gittiği için üzgünüm.
Sırf yorum yapmak için siteye üye oldum. Akşam film i izlediğim de 1 saatimin çöp oldugunu fark ettim bişey anlatıldı da ben mi anlamadım dedim ama yorumlara baktıgımda filmden bi p*k cıkmıyor muş aptalca sahneler, engellilere hakaret, kuran okunurken sevişme sahnesi evin içinde cenaze felan yorumumu okuyan varsa lütfen izlemesin merak felan etmeyin tom ve jeryy i acın izleyin daha iyi iyi günler
83 dakikamın da zehir zıkkım olduğu bir filmdi. Filmi izledikten sonra kimin yazdığını görünce tahmin ettiğim iki isimden biri olduğunu gördüm. Onur Ünlü ve Zeki Demirkubuz filmlerine uyuz oluyorum. Demet Evgar, Fatih Artman, Hare Sürel gibi güzel oyuncuları saçma sapan hayal dünyasıza alet etmeseydiniz ne güzel olurdu. Konu güzeldi ama adamakıllı bir senaristin eline verilse yemin ederim döktürürlerdi. Ah be... Şimdi kalkıp buna sen sanattan ne anlarsın diye bir cevaplar gelirse böyle sanatın da, kör ve ayak fetişliğinizin de taaa... derim bende.
Hayatımda izlediğim en saçma film.hayatımdan çalınan 1,5 saat resmen.Ne anlatmaya çalışıyor nasıl bitiyor böyle alakasız saçma bir film olamaz.Ayak fetişçisi piskopat manyak bir adamın körlerle imtihanı.Sakın izlemeyin Demet Evgar bu filmde neden oynamış anlamış değilim.
Çok kötü film seyrettim ama bu film acik ara önde gitti malesef. Emek vermisler, para dökülmüş, konu ilginç ama senaryo tıkanmış, bağlantılar sacma sapan. Birsey anlamak cok zordu.
Demet Evgar'ın müthiş bir oyuncu olduğu inkar edilemez.Ama bugüne kadarki oynadığı en kötü film.Senaryo saçma sapan...yabancı filmlere özenti had safhada.Zamanıma acıdım.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.