Vizyondayken izleme fırsatını kaçırdığım ama geçen hafta Başka Çarşamba'da izleme fırsatını bulduğum Koca Dünya filminin konusu şöyle: "Başı boş dolaşan ve tek istediği, yetim olarak birlikte büyüdüğü kardeşini görmek olan Ali, bir gün kardeşi Zuhal'i üvey ailesinin evinden kaçırır ve birlikte hayata açılırlar. Kendilerine ormanda bir hayat kuran Ali ve Zuhal, hayatın zorluklarıyla karşılaşacaktır."
Koca Dünya, her ne kadar tarzım olmayan bir film olsa da, neredeyse hakkındaki her şeyi takdir ettim. Türk sinemasında böyle yaratıcı ve farklı işleri görmek çok güzel doğrusu.
Önceden ilgimi çeken ama herhangi bir filmini bir türlü izleme fırsatı bulamadığım Reha Erdem, Koca Dünya ile inanılmaz bir başarıya imza atmış. Erdem'in bu filme yaklaştığı bakış açısı çok özgündü. Her ne kadar filmin hikayesinde bazı filmlerden ufak alıntılar olsa da, çıkan sonuç tamamıyla özgün olmayı başarmış. Ayrıca bu filmin görüntü yönetmenliği de inanılmazdı. Koca Dünya, Türk sinemasında Kış Uykusu'ndan sonraki en iyi görüntü yönetmenliğine sahip bence. Ve aslında sadece filmin görünüşü de değil, hikayenin derinliklerinde anlatılmak istenen şey de başarılıydı.
Filmin hikayesi her ne kadar sade görünse de, aslında her bir karenin altında bambaşka bir neden yatıyor. Gerçi bazı şeyler havada kalabileceği için çoğu izleyicilere bu bir sorun olabilir. Ben şahsen Koca Dünya'nın bu yönüne bayıldım. Seyirciye üzerinde düşünülecek bir şeyler verip hikayenin yüzeyinin çok derinliklerinde olan şeyleri gösteriyor. Şahsen, filmi izlerken her sahneyi analiz etmeye çalıştım ve çıkan sonuçtan çok etkilendim.
Oyunculuklar da şahaneydi. Ecem Uzun, inanılmaz bir performans sergilemiş. Mimikleri, yürüyüşü ve doğal hali ile karakterine ustaca bürünmeyi başarmış. Onu izlerken resmen büyülendim. Ayrıca, Berke Karaer de başarılıydı. Bu arada, onun yüzünün adam olmak ile çocuk olmak arasındaki ince çizgide kalmış gibi görünmesi de hoş bir detaydı.
Koca Dünya ile ilgili birkaç sorunum var sadece. Bunlardan birisi, filmin bazı bölümlerinin fazla karmaşık olup tam olarak hikayenin amacının belli olmamasıydı. Bir de filmin süresinin biraz fazla uzun olduğunu düşünüyorum, hikayeden rahatça 15 dakika çıkartılabilirdi.
Kısacası, Koca Dünya beni büyüledi. Gerek oyunculukları, gerek hikayesi ve gerek yönetmenliği olsun, tam bir sanat harikası ortaya çıkmış. Her ne kadar kolayca tekrar tekrar izlenemeyecek bir film olup hikayesinin ilerlemesi konusunda ufak sıkıntılar yaşasa da, sonuçta "iyi ki izlemişim" dediğim bir filmdi. Eğer şansınız varsa (özellikle de sinemada), bir göz atmanızı tavsiye ederim. Eğer Reha Erdem'in işlerini seviyorsanız veya daha önceden gördüğünüz hiçbir şeye benzemeyen bir film izlemek istiyorsanız, Koca Dünya'ya kesinlikle göz atmalısınız. İyi seyirler.
FİLMİN İYİ YANLARI:
+ Ecem Uzun'un inanılmaz performansı.
+ Türk sinemasının en güzel görünen filmlerinden birisi.
+ Reha Erdem'in vizyonu.
FİLMİN KÖTÜ YANLARI:
- Hikayenin tam net olmayan bölümleri.
- Bazı uzatılmış sahneler.
TOPLAM PUAN: 7.5/10