Hesabım
    El Değmemiş Aşk
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    4,0
    Çok İyi
    El Değmemiş Aşk
    Yazar: Duygu Kocabaylıoğlu

    Sonbahara girdik, dakika 1, gol 1 taze kültür-sanat sezonunun ilk “yerli gişe hiti” de sinema salonlarındaki yerini aldı. Son 5 yıldır yerli yapımlara yaptığı yatırımları ve sektördeki ‘sinemadan alıp sinemaya verme’ katkılarını göz ardı edemeyeceğimiz BKM yapımcılığındaki ilk romantik komedi el Değmemiş Aşk da bu sezona hızlı giren filmlerden biri olarak bu Cuma gününden itibaren sinemalarda, biraz gülmek ve rahatlamak isteyen seyircisini arayacak.

    Seyircide ‘Eveeet nerede kalmıştık?’ hissi uyandıran rengarenk afişinden başlayarak, romantik-komedi türünün içini dolduran, dört başı mağrur bir tür filmi var. Klasik aşk üçgenimizde 2 kadın (Feryal ve Duygu) 1 erkek (Zafer) mevcut Zafer; Feryal’in çocukluk arkadaşı ama kankalığı layık gördüğü Feryal ona fena yanık; Duygu ise Feryal’in işten yakın arkadaşı ama Zafer ile gizli bir ilişki içinde! İşler biraz arapsaçı yani; zira Feryal ile Zafer nikâh masasında! Filme adını veren ‘el değmemişlik’ ise Zafer’in evlendikten sonra Feryal’den fellik fellik kaçmasıyla vuku buluyor; nasılını ve nedenini filme bırakıyoruz.

    Filmin ilk yarısı Zafer’in evliliklerde fazla rastlayamayacağımız biçimde Feryal’den ve yatak odasına dair tüm yönlendirmelerden, karısıyla sevişmekten kaçmasıyla geçiyor. Maçta kavga çıkartmaktan Kandil gecesi mevlit dinlemeye kadar pek çok farklı yöntem ve mazeret deneyen Zafer’e karşı Feryal ise eşine çekici görünmenin, aslında ‘aşık olduğu adamla duygu dolu bir gece paylaşmanın’ peşinden, olur olmadık her türlü yola başvuruyor. Filmin seyirciyi kendisine çeken ve aslında dış çerçeve oluşturan bu bölümleri, kalıplaşmış rollerin değiştiğine dair de kafamızda komik bir ters köşe yapıyor. Çerçeve dedik zira finale doğru senaryonun da argümanı çözülüyor; tıpkı işin içinden ‘seks yapma zorunluluğu’ çıkınca Zafer’in de çözülmesi gibi.

    Oyunculuklarda Ceren Moray ve Emre Karayel filmi sırtlıyor; Karayel Bir Erkek Bir Kadın dizisindeki çiftin odun erkeğini (Ozan karakteri) oynama performansından pek bir şey kaybetmemiş –buraya gülücük gelecek- Ceren Moray’ın ise Kavak Yelleri’nden bugüne kadar aldığı yolu görmemek imkansız. Güzelliği kadar oyunculuğunu da özlediğimiz Begüm Kütük Yaşaroğlu ise ‘aile yıkan kıskanç sarışın’ rolünün hakkından geliyor ama karakterin köşe başları biraz fazla klişe yazıldığı için seyirci hiçbir şekilde Duygu ile bağ kuramıyor. Hep kötü kadın, hep kötü kadın! İşin şakası bir yana sağ kanatlardan saldıran kankalar matematiğindeki oyunculuklar da tam bir romantik komediden bekleneceği ölçüde; Ümit Erdim’in Müjdat karakterinin hiçbir esprisi, mimiği boşa gitmiyor sakil durmuyor mesela.

    Velhasıl oyunculuklarda tüm ekip ilk sinema filmine Yaşar Arak e Ömer Pınar’ın senaryosuyla imza atan Umut Kırca’nın destekçisi olmuş; falsosuz bir iş çıkartma hedefi güdülmüş. Umut Kırca, çıktığı bu yolda çıtayı yükselterek ilerlediği takdirde hicvin ustası, Türk mizahının en büyük kayıplarından biri olan, babası ‘Levent Kırca’nın oğlu’ sıfatını geride bırakarak, kendi adımlarıyla ilerleyecektir. Kırca demişken, Oya Başar’ın birkaç dakikalık muzip rolü bile özlediğimiz o mizah anlayışını tadımlık olarak sunuyor filmde. Görüntü yönetmenliği, ışık kullanımı, özgün kamera açıları ve müzik kullanımı yerli yerinde; yaz aylarında hasretini çektiğimiz bir reji sunuyor.

    El Değmemiş Aşk’ı sert bir feminist bakış açısıyla da okumak mümkün, ama içinde bulunduğumuz ‘ahval ve şerait’te en son ihtiyacımız derinlikli bir akademik eleştiri zannımca. Sezonun kahkaha vaat eden ilk komedisine gidin, gülün, kafanızı boşaltın ve sakın ola Zafer gibi olmayın!

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top