Berzah: Cin Alemi - Beyazperde.com eleştirisi : Türk korkusu izlemek isteyenler için güzel bir alternatif

Korku sineması emek ister. Hem de çok ciddi bir emek. Pek tabii, aynı şey diğer türler için de geçerlidir. Sağlam bir dram için elinizde sıkı bir senaryo, işinin ehli oyunclular ve ortalamanın çok üstünde bir yönetmene ihtiyaç duyarsınız. Bu başlıkların hepsi, öyle ya da böyle farklı film türleri için de söz konusudur. Şayet tür sinemasına ait bir ürün çıkartacaksanız da, o janra ait geçmiş projelerin yanı sıra, anlatacağınız temaya da hakim olmanız gerekir. Hepsinden önemlisi de bu temayı son damlasına kadar kullanabilecek bir senaryo.

Dünya sineması artık yavaş yavaş Hollyood’un korku klişelerinden koparken, hatta ABD sinema sektörü bile 50 yılı aşkın süredir sömürdüğü konulara daha az başvururken, Türk korku akımında ise işler tam da beklendiği gibi ilerliyor. Bu konuda yerli sinemamızın çok sağlam bir geçmişe sahip olmadığı açık. Komedi ve dram açısından çok zengin olan geçmişimiz, iş ürkütmeye geldiğinde genellikle sınıfta kalıyor. Drakula İstanbul’da gibi önemli (ve yerine göre çok önemli) yapımlar haricinde bu janra ait sağlam bir geçmişin olmaması ve işin ticari boyutu, geleceğe de çok ümitli bakmamıza izin vermiyor.

Hasan Karacadağ’ın başlattığı ve bir bakıma Türk korku sinemasında dirilişe yol açan cinli dehşet hikayeleri, başarılı olsun ya da olmasın, pek çok ismin iştahını kabarttı. Hatta o kadar ki, bu konuya ilgi duyan, sadece adının geçmesi ile tüyleri diken diken olan seyirci bile “yeter” demeye başladı. Başladı, çünkü ortada farklı bir konuya ya da yeniliğe izin veren bir proje pek yok. Siccin genel olarak başarılı bir örnek olarak çoğu kişinin takdirini topladı. Daha sonra Siccin 2 filmi, olayı dramanın suyunu çıkartacak kadar çok merkezine alıp, korku tarafını iyice budadı, aslında harika bir hikayeye sahip olan ve tertemiz bunu işleyebilen Münafık ise gişede ne acıdır ki istediğini alamadı.

Peki ne diye lafı bu kadar uzatıyorsun derseniz, diyeceğim ilk şey eleştirinin konusu olan Berzah: Cin Alemi filmi bu ikilemin tam ortasında duruyor da ondan, diye yanıt verebilirim. İlk yönetmenlik denemesi ile çoğu benzerinin çok ötesine geçmeyi başaran genç sinemacı Ahmet Can Kasap, her ne kadar cinlerin güvenli sularından dışarı çıkmasa da, aklındaki orijinal fikirleri oraya buraya serpiştirmekten kaçınmamış. İşin atmosfer yaratma konusunun da üstünden gelen (ki bu konuda asıl alkış A.S. Hakan Gök’e gidiyor) isim toplama baktığınızda şans verilmesi gereken bir proje üretmiş oluyor.

Hikayeye gelecek olursak; sosyal yaşantıdan uzakta, insanlardan kendini olabildiğine uzak tutmak isteyen Mete, her geçen gün daha çok rahatsız edici olaya tanık oluyor. Yaşamı boyunca zaten hak ettiği mutluluğu bulamayan adam, yavaş yavaş çökmeye devam ediyor. İşin perde arkasında ise bir kez daha cinler bulunuyor. Acı verici bir evlilik yaşayan anne Nesrin, huzur dolu bir hayat için bir tür bağlama büyüsü yaptırıyor ancak asıl arzusuna kavuşamıyor. Yıllar önce olan bu büyü ritüeli, neticede oğlu Mete’nin hayatını mahfediyor. Geriye olayı çözmek ve bu korkunç tercübeleri ardında bırakmak kalıyor.

Filmin iddiası, hikayesini temel olarak Üsküdar’daki eski bir evde bulunduğu söylenen ses kayıtları ve bunun hikayeleştirilmesi üzerine kurulu. Yani bir başka “gerçek olaylara dayanmaktadır” örneği. İşin bu kısmını ardımızda bırakacak olursak, az önce dediğim gibi yönetmen Kasap, ilk deneyimi olmasına rağmen eli yüzü düzgün bir iş çıkartmış. Belki hikaye çok yeni değil, şok geçirtecek sürprizler ile gelmiyor, ya da akıllarda uzun yıllar kalmasını sağlayacak bir senaryo söz konusu değil. Buna rağman sürekli kullanılan klişelerden bir bakıma da olsa sıyrılmış, hatta işi daha çok psikoloji korku okyanusuna taşımış. Tabii Kemal Burak Alper’in başarılı performansı ve Albatrosun Yolculuğu’nda da izlediğimiz (Aşk-ı Memnu ve Katya diye de not düşelim)  işin piri Ufuk Kaplan’ın leziz oyunculuğu filmin mutlu edenleri arasında.

Teknik açıdan çok fazla falsosu olmayan, hatta yüksek bütçesine rağmen özensiz özel efektler ile rahatsız eden diğer benzerlerine göre önde olan Berzah: Cin Alemi, farklı bir Türk korkusu izlemek isteyenler için güzel bir alternatif.

Hem işi tamamen cinlere bağlayıp, gerisini koyuveren onlarca, yüzlerce cinci filmi düşünecek olursak, biraz bile olsun cesaret diyen kaç tane yerli yapım var ki?

burcinaygun@gmail.com