Sıfırın Altında: Dağdaki Mucize: Basın eleştirileri
Sıfırın Altında: Dağdaki Mucize
Ortalama puan
2,8
yayın
T24
Hurriyet
Her dergi ve gazetenin puanlama sistemi farklı olduğu için, Beyazperde, puanları 0.5 - 5 yıldız üzerinden, kendi barometresine göre vermiştir.
Basın Eleştirisi
T24
Yazar: Atilla Dorsay
Olay gerçekten yaşanmış ve bir kitaba dönüşmüş. Film de bunun sadık bir uyarlaması. Gerçek doğa mekanlarının kullanılması harika. O bitmeden yağan kar, o bastıran fırtına, o vahşi tepeler...O teslim olmaya hazır kırılgan bedenimiz. Ama ayni ölçüde doğanın –ya da Tanrı’nın- bize bahşettiği o inanılmaz direnç, o kolay yenilemez hayatta kalma dürtüsü. Tüm bunlar izlemeye değer bir filmini malzemesini oluşturuyor. Lucky Number Slevin, Pearl Harbor, bizim tarihimizden süzülüp gelenThe Ottoman Lieutenant- Osmanlı Subayı gibi filmlerden hatırladığımız Josh Hartnett, hemen tüm ağırlığını yüklendiği filmi yeterince sürüklüyor. Anne rolünde uzun, çok uzun süre sonra yeniden değerli ve Oscar’lı Mira Sorvino’yu bulup özlem gidermekse çok hoş
Eleştirinin tamamı için: T24
Hurriyet
Yazar: Uğur Vardan
Yönetmenliğini Scott Vaugh’un yönettiği film, ne yazık ki bu son derece verimkâr hikâyeyi mantık olarak kendi içinde zorlanan bir senaryo eşliğinde aktarıyor. LeMarque’ın uyuşturucu bağımlılığı bütün bu süreci zorlaştıran en önemli etken; öykü bu duruma yeterince vurgu yapıyor ama o buz gibi soğuk ortamda nasıl hayatta kaldığını ikna edici bir şekilde anlatmıyor. Daha doğrusu senaryo kolaycılığa kaçıyor ve sporcunun, çocukluktan hokey takımı içindeki serüvenine uzanan bir çizgide sürekli geçmişe gidiyor ve o dönem verdiği tepkiler ve aldığı ‘öğütler’ sayesinde hayatta kaldığını anlatıyor.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.
T24
Olay gerçekten yaşanmış ve bir kitaba dönüşmüş. Film de bunun sadık bir uyarlaması. Gerçek doğa mekanlarının kullanılması harika. O bitmeden yağan kar, o bastıran fırtına, o vahşi tepeler...O teslim olmaya hazır kırılgan bedenimiz. Ama ayni ölçüde doğanın –ya da Tanrı’nın- bize bahşettiği o inanılmaz direnç, o kolay yenilemez hayatta kalma dürtüsü. Tüm bunlar izlemeye değer bir filmini malzemesini oluşturuyor. Lucky Number Slevin, Pearl Harbor, bizim tarihimizden süzülüp gelenThe Ottoman Lieutenant- Osmanlı Subayı gibi filmlerden hatırladığımız Josh Hartnett, hemen tüm ağırlığını yüklendiği filmi yeterince sürüklüyor. Anne rolünde uzun, çok uzun süre sonra yeniden değerli ve Oscar’lı Mira Sorvino’yu bulup özlem gidermekse çok hoş
Hurriyet
Yönetmenliğini Scott Vaugh’un yönettiği film, ne yazık ki bu son derece verimkâr hikâyeyi mantık olarak kendi içinde zorlanan bir senaryo eşliğinde aktarıyor. LeMarque’ın uyuşturucu bağımlılığı bütün bu süreci zorlaştıran en önemli etken; öykü bu duruma yeterince vurgu yapıyor ama o buz gibi soğuk ortamda nasıl hayatta kaldığını ikna edici bir şekilde anlatmıyor. Daha doğrusu senaryo kolaycılığa kaçıyor ve sporcunun, çocukluktan hokey takımı içindeki serüvenine uzanan bir çizgide sürekli geçmişe gidiyor ve o dönem verdiği tepkiler ve aldığı ‘öğütler’ sayesinde hayatta kaldığını anlatıyor.