Her dergi ve gazetenin puanlama sistemi farklı olduğu için, Beyazperde, puanları 0.5 - 5 yıldız üzerinden, kendi barometresine göre vermiştir.
Basın Eleştirisi
Birgün
Yazar: Cüneyt Cebenoyan
Televizyon programcılığından (En Heyecanlı Yeri) gelen Ceylan Özçelik, ilk uzun metrajı ‘Kaygı’yla, Berlin Film Festivali’nde Panorama bölümünde yer almayı başardı. Az buz başarı değil.‘Kaygı’, ulusal ve uluslarası ödüller aldı ve görünen o ki filmin festival serüveni devam edecek. Ceylan Özçelik’in yönetmenlik serüveninin de uzun yıllar boyunca devam etmesini umuyorum çünkü ‘Kaygı’da gördüğümüz; sağlam bir yönetmenlik kumaşına sahip olduğu.
Eleştirinin tamamı için: Birgün
Evrensel
Yazar: Çağdaş Günerbüyük
Kaygı ruhunu kurduğu karanlık atmosferden alıyor. Şehrin yüzü değişiyor, ülkenin yüzü değişiyor, katı olan ne varsa inşaatın harcına katılıyor. Kaygı’nın kahramanı, bütün bunların ortasında unutmaya direniyor.
Eleştirinin tamamı için: Evrensel
Hurriyet
Yazar: Uğur Vardan
‘Kaygı’yı bence asıl önemli kılan, sinematografisinden ziyade yönetmeninin cesareti ve tavrı. İşin ucu ‘Madımak katliamı’na uzanıyor ve Özçelik, bu süreçte medyayı ve kentsel dönüşüm gibi ara durakları da sorguluyor, kahramanına sorgulatıyor...
Eleştirinin tamamı için: Hurriyet
T24
Yazar: Atilla Dorsay
Bu aslında ‘kaygı’ sözcüğünü çok aşan bir film. Bir geçmişle hesaplaşma, ama aynı zamanda bir deliliğe kayış, bir çıldırma öyküsü. Böyle bir öykünün içerebileceği/içermesi gereken tüm o psikolojik gerilim atmosferini soluyarak... Ama buna bizim için önemli bir siyasal boyut, bir tür toplumsal alt metin de ekleyerek...
Eleştirinin tamamı için: T24
Sözcü
Yazar: Burak Göral
Ceylan Özçelik’in Polonyalı görüntü yönetmeni Radek Ladczuk’un kamera performansının da etkisiyle özellikle de Hasret’in evi içindeki atmosferi yerli yapımlarda çok alışık olmadığımız bir başarıya ulaşıyor. Bulunan sınırlı maddi destek yüzünden özellikle finale dair kimi sahneler olması gerektiği kadar vurucu olamıyor maalesef. Ama film yine de ulaşmak istediği noktaya ulaşıyor. Sadece senaryonun orta kısımları küçük bir yan temayla da desteklenmeyi beklemiş. Bu da olsaymış çok daha vurucu bir filme ulaşılabilirmiş.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.
Birgün
Televizyon programcılığından (En Heyecanlı Yeri) gelen Ceylan Özçelik, ilk uzun metrajı ‘Kaygı’yla, Berlin Film Festivali’nde Panorama bölümünde yer almayı başardı. Az buz başarı değil.‘Kaygı’, ulusal ve uluslarası ödüller aldı ve görünen o ki filmin festival serüveni devam edecek. Ceylan Özçelik’in yönetmenlik serüveninin de uzun yıllar boyunca devam etmesini umuyorum çünkü ‘Kaygı’da gördüğümüz; sağlam bir yönetmenlik kumaşına sahip olduğu.
Evrensel
Kaygı ruhunu kurduğu karanlık atmosferden alıyor. Şehrin yüzü değişiyor, ülkenin yüzü değişiyor, katı olan ne varsa inşaatın harcına katılıyor. Kaygı’nın kahramanı, bütün bunların ortasında unutmaya direniyor.
Hurriyet
‘Kaygı’yı bence asıl önemli kılan, sinematografisinden ziyade yönetmeninin cesareti ve tavrı. İşin ucu ‘Madımak katliamı’na uzanıyor ve Özçelik, bu süreçte medyayı ve kentsel dönüşüm gibi ara durakları da sorguluyor, kahramanına sorgulatıyor...
T24
Bu aslında ‘kaygı’ sözcüğünü çok aşan bir film. Bir geçmişle hesaplaşma, ama aynı zamanda bir deliliğe kayış, bir çıldırma öyküsü. Böyle bir öykünün içerebileceği/içermesi gereken tüm o psikolojik gerilim atmosferini soluyarak... Ama buna bizim için önemli bir siyasal boyut, bir tür toplumsal alt metin de ekleyerek...
Sözcü
Ceylan Özçelik’in Polonyalı görüntü yönetmeni Radek Ladczuk’un kamera performansının da etkisiyle özellikle de Hasret’in evi içindeki atmosferi yerli yapımlarda çok alışık olmadığımız bir başarıya ulaşıyor. Bulunan sınırlı maddi destek yüzünden özellikle finale dair kimi sahneler olması gerektiği kadar vurucu olamıyor maalesef. Ama film yine de ulaşmak istediği noktaya ulaşıyor. Sadece senaryonun orta kısımları küçük bir yan temayla da desteklenmeyi beklemiş. Bu da olsaymış çok daha vurucu bir filme ulaşılabilirmiş.