Cinsiyetin temeli ve önemi üzerine kurulan filmde, 14 yaşındaki üç kız, erkek doğasının karşı konulamaz vahşi yönüne doğru adım atarlar. Kim’in, onun en yakın arkadaşları Momo ve felaket Bella’nın geleneksel okulun popüler kız kalıpları üzerine kurulmuş olmayan bir arkadaşlıkları vardır. Kızlar, sarışın Jesper’ın önderliğindeki iğrenç bir erkek çetesinin acımazsız sözlü ve psikolojik tacizlerine dayanmak zorundadırlar. Öğretmenleri bu duruma göz yumar ve bu konun bahsedilmesine karşı çıkar. Ötekileştirmenin, cinsel karmaşanın yaşandığı bir dünyada birbirlerinin arkadaşlıklarına sığınan bu üç kız, erkek olsalardı hayatlarının daha kolay olacağı hayalini kurarlar. Bu rüya, Bella’nın yakın zamanda ölen annesinin hobi bahçesinde bir tohum bulmasıyla gerçek olur. Bir gece içerisinde Bellaların serasında etrafında kelebeklerin uçuştuğu siyah renkte güzel bir çiçek oluşur. Kızlar bu siyah bitkinin vanilya aromalı özünü içtiklerinde derin bir uykuya dalarlar ve uyandıklarında yabancı erkek bedenlerinin içindelerdir. Dünyalarının değiştiren cinsiyet değişiklikleri, verdikleri tepkileri de derinden değiştirir. İlk başta üçü de bu değişikliğin tadının çıkarırlar fakat bir süre sonra erkekliğin vadedilen cennet olmadığını fark edeler. Momo ve Bella olayların göründüğü gibi olmadığını anlarlar. Kim, Tony adında sınırlarda yaşayan adi birine âşık olurken, Momo Kim’e âşık olur. Kızlar gerçekliklerini anlamaya çalışırken, beklenmedik gelişmeler yaşanır.
Bu cinsel karmaşada kimi neden sevdiğimizi, söz konusu aşk olunca cinsiyetin gerçekten önemli olup olmadığını sorguladığımız film, Jessica Schiefuer’in 2011 yılında August ödülüne layık görülen Pojkarna adlı romandan uyarlanmıştır.
Bu filmi sevdiyseniz, şunlar da ilginizi çekebilir: : Yılın en iyi filmleri 2015, En iyi film: Dram, {Genre} türündeki en iyi filmler : 2015.