Parçalanmış
Ortalama puan
4,0
401 Puanlama
Parçalanmış hakkında görüşlerin ?

35 Kullanıcı yorumları

5
11 Eleştiri
4
9 Eleştiri
3
10 Eleştiri
2
3 Eleştiri
1
0 Eleştiri
0
2 Eleştiri
Sırala
En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
martinscorsese
martinscorsese

Takipçi 127 değerlendirmeler Takip Et!

3,5
14 Şubat 2019 tarihinde eklendi
James mc Avoy'un oyunculuğunu zaten herkes övmüş. Bence Shyamalan da bu film ile geri dönmüş, düşük bütçesi ile harika bir iş çıkartmış.
Mert H
Mert H

Takipçi 1.379 değerlendirmeler Takip Et!

5,0
27 Ocak 2019 tarihinde eklendi
Başrol oyuncusu mükemmel. Kurgudaki boşluklar ve diğer oyunculuklar vasat düzeyde olsa da başrol her şeyi ve her şeyi kurtarıyor. Işık ve müzik kullanımının kötülüğü hatta hiç olmaması bile filmi bozamamış. Oscar kazanacak bir film olacakken diğer oyuncular ve teknik ekip sebebiyle ancak hafızalarımızda "muazzam" olarak algılanacak bir filme dönüşmüş.
Takmaakafana T
Takmaakafana T

1 değerlendirme Takip Et!

5,0
25 Ağustos 2018 tarihinde eklendi
izlediğim diğer bütün psikoloji filmlerinden farklı süper ötesi bir film. küçük detayları farkedebilen kişiler için dahada sürükleyici bir flm oluyor. izleyip pişman oldum diyen birisi olamaz
Gandalf T.
Gandalf T.

Takipçi 5 değerlendirmeler Takip Et!

3,5
20 Ocak 2018 tarihinde eklendi
Çoklu kişilik bozukluğu filmlerini hep sevmişimdir zaten...SPLİT ide beğendim.Hatta gözümü kapatınca psikopat bakışları hep aklıma geldi.Ama keşke finali daha güzel olsaydı.Tam bir son yapıp Vay be! deseydik,devam filmi nasıl olur bilmem ama iyi olacağı kanaatinde çok değilim.. ama Split, genel anlamda akıcı, heyecan verici, kurgusu iyi olan bir filmdi.
Baris Ö.
Baris Ö.

Takipçi 74 değerlendirmeler Takip Et!

3,5
2 Ağustos 2017 tarihinde eklendi
Uzun zamandir radarimda olan ve seyretmek icin firsat kolladigim filmi en sonunda izleme firsatini bulmuş ve 117 dakika sonunda bana zaman kaybettirmeyen bir yapim olarak favorilerim arasina almiş bulunmaktayım. M. Night Shyamalan'in elinden çıkma bu yapim ile yönetmenin tarzı olan hem klasik olarak fantastik ve mistik öğelerin tadimlik olarak icinde bulunduğu hemde film sonunda sizi ufacikta olsa şaşırtmaya yönelik bir yapida olduğunu göreceksiniz. Genel anlamda Hollywood'un başarılı sayilabilecek yönetmenlerinden sayılan M. Night Shyamalan bu filmi ile bir çok kişinin takdirini kazanmayı bilmiştir diye düşünmekteyim.
Filme gelince senaryosunun ilginçliği yaninda başroldeki oyuncu olan James McAvoy'un bu filmdeki efsane oynculuğu sayesinde daha bir etkileyici hal aliyor. 23 değişik kişiliğe sahip bir insanı canlandıran McAvoy ile birlikte her girdiği karakteri adeta canli ve farkli bir oyuncuymuş gibi yansitiyor bize. Durağan sayilabilecek bir hizda seyreden yapim asla sizi sıkmadiği gibi merakinizi da hep tavanda tutuyor. Ve böylece film sonuna kadar dikkatiniz olayin gittiği yöne dogru gözlerinizi ekrandan bir türlü ayiramiyorsunuz. Ve filmin sonunda yine M. Night Shyamalan'a yakışır şekilde fantastik bir sahneyle son buluyor. Ama filmin belkide bu sonuna ek olarak etkileyiciliğini bir üst levele tasiyan bir diğer husus ise sonunda ki ekstra küçük sahnede karşımıza çıka sürpriz oyuncu ve onun sayesinde gönderme yapilan Ölümsüz (Unbreakable) filmi olsa gerek. Eğer Ölümsüz filmini seyretmiş biriyseniz göndermeyi zaten fark ettiğiniz anda kafanizda bir ışık yanacaktir. Eger yok Ölümsüz filmini izlemediyseniz o zaman gidip hemen o filmide izlemenizi tavsiye edecegim. Sonrasinda zaten tüm taşlar yerine oturacaktir. Ki Ölümsüz filmide en az Split kadar vurucu ve etkileyici bir sona sahip bir yapim. Ayrica bu iki filmin kesiştigi noktalar için ne gibi bir plan olduğunuda internetten arayabilirsiniz. Ama siz siz olun önce bu iki filmi seyredin sonra arastirin derim. Kisacasi iyi bir film ve oyunculuk görmek istiyorsaniz Split'i mutlaka radariniza alin. Benim puanim 5/3.5
pembeoje
pembeoje

Takipçi 330 değerlendirmeler Takip Et!

2,0
15 Haziran 2017 tarihinde eklendi
fazla abartılan balon film.. o kadar çok abartılıp şişiriliyor ki acayip merak edip büyük bir hevesle izlemeye başladım.. fakat film tam bir hayal kırıklığı.. aslında çoklu kişilik bozukluğu konulu filmleri çok severim bu filmde o yüzden ilgimi çekmişti, keşke çekmeseymiş izlemesem de olurmuş.. aşırı aşırı aşırı sıkıcı bir film biraz daha gerilim katabilirlermiş.. film sırf dram başka bir şey yok.. piyasada bu tarz çoklu kişilik bozukluğu tarz film olupta bundan kat kat kat daha güzel bir sürü film var.. sadece başroldeki adam başarılı o kadar başka bir şey de yok puanımıda zaten başroldeki adamın hatrına veriyorum..
Ugur Tazegül
Ugur Tazegül

Takipçi 672 değerlendirmeler Takip Et!

5,0
2 Mayıs 2017 tarihinde eklendi
BU FİLME 5 YILDIZ VERMEMİN SEBEBİ JAMES MCAVOY OYNAMIYOR ADETA OYUNCULUK ADINA ŞOV YAPIYOR 10 ÜZERİNDEN 10

Muhteşem bir Psikolojik Gerilim filmi. Shayamalan yine başarmış ! Olağanüstü bir sürükleyicilik var. 1 dk. bile dikkatiniz dağılmıyor. 2 saat nasıl geçti anlamadım. Özellikle oyunculuklar çok başarılı. James McAvoy çok büyük bir iş başarmış. 23 (hatta 24) karakteri bu kadar ayrık oynamak büyük hüner ister. Karakter geçişleri büyüleyici ! Doktoru ile arasındaki diyaloglar yüksek zeka ve takip istiyor, çok güzel. Diğer oyunculardan da Anya çok başarılı. Filmi hissederek oynamış. Birkaç yerde mantık hatası vardı ama göz ardı edilebilir. Finalde ki sürprizler çok etkileyici. Son karakterin ortaya çıkışı mucizevi nitelikte. Beyin & İrade gücü bu tip bir fizyolojik değişim yapabilir mi ? Bilimsel ve tıbbi yönden bu mümkün mü ? Merak ettim açıkcası. Ucu açık final devam filmi olacağını gösteriyor. Ama bence yapılmamalı. Devam filminin senaryosunun başarılı olacağına inanmıyorum. Zirvede bırakılmalı ...

Gerçekten ana konu hangi senaristin zihninden çıktıysa efsane, James'in oyunculuğu hakkında tek kelime yazma gereği bile duymuyorum 'dehşet ötesi'.Her zaman psikolojik problemi olan karakterlerin canlandırılmasının zor olduğunu savunmuşumdur ve her çeşit oyuncu bunun altından kalkamaz.Her ne kadar oyunculuğun zamanla deneyim sonucu pekişen bir yapı oldugu düşünülsede, bu tip karakterler zaman veya deneyimle aşılamaz çünkü düşünce yapıları çok değişkendir ve düşünce değiştikçe tavır değişir ve standart mimikleri bulunmaz.Bu adamın ne zamanı nede deneyimi olduguna inanıyorum oyunculuk üstüne.yani oyunculuk 'bu zamana kadar kaç filmde oynadın? ' işi değil.Ne kadar yetenekli oldugunla alakalı bir olgu ve bence bu filmde bunu herkese kanıtlıyor.Bu adam tek bir karakterin ötesinde 23 farklı karakteri canlandırıyor, aslında fiziksel bir bölünmenin ötesinde, kendini bilinçli şekilde zihinsel olarak 23 farklı karaktere bölmüş durumda.Bu yüzden cinsiyetler farklı olmasına rağmen, bu kadar inandırıcı oynayabiliyor.Her bir karakteri gerçekten izlerken ayrı bir nefes kesiyor.Sadece 23 asıl karakteri keşke biraz daha natural olsaydı diyorum çünkü bütün film boyunca 23. karakter için heyecanlanıyorsunuz arkadan gelen 22'si adım adım 23'e götürürken bir anda bir evrimle karşılaşmak bana bir tık itici geldi açıkcası.Daha insani ama uçuk bir karakter yaratılabilirdi diye düşünüyorum çünkü olay gerçek bir tabandan fictiona kayıyor finalde ama bu adam için izlenir, bu adamın oyunculuğu için bu film kesinlikle arşive alınır Sonuç olarak N.Shayamalan filmlerini seviyorsanız, Psikoloji Gerilim filmlerini seviyorsanız kesinlikle izlemenizi öneririm.

Özellikle James McAvoy’a eşlik eden Anya Taylor-Joy, Jessica Sula ve Haley Lu Richardson’ın teen slasher’ları andıran oyunculuk performanslarının da bunda etkili olduğunu söyleyebilirim. Bu açılış, benim gibi Shyamalan’dan çok şey bekleyen sinemaseverleri korkutsa da, ilk yirmi dakikalık bölümün ardından hem McAvoy performansıyla öne çıkmaya başlıyor hem de filmin senaryosu giderek kuvvetleniyor. Bu dakikadan itibaren gerilimin her geçen dakika arttığı filmde, James McAvoy’un hayat verdiği karakterin sahip olduğu farklı karakterlerin önemi artıyor. “Canavar”ı da sayacak olduğumuzda toplamda 24 farklı kişiliğe sahip olan Kevin’ın bedeninde yaşattığı bu karakterleri tek tek analiz etmek mümkün değil, nitekim film de bu karakterlerin tamamını seyirciye aktarmıyor. Özellikle, yaşça diğer kişiliklerden daha küçük olan ve Kevin’ın masumiyetini simgelediğini düşündüğüm Hedwig karakteri, senaryonun devamlılığı açısından son derece önemli bir konumda bulunuyor. Bu karakterin, hem diğer karakterler tarafından kolaylıkla yönlendirilebiliyor olması hem de kaçırılan kızların bu karakter sayesinde olayların derinine inebiliyor olması iyi düşünülmüş ve iyi yazılmış. Dennis ile birlikte hakimiyeti ele alan bir diğer kişilik Patricia ise, muhtemelen çocukken tacize uğrayan Kevin’ın o dönemde ortaya çıkardığı bir kişilik. Sanatçı kimliği ile öne çıkan gey kişilik Barry ise, Kevin’ın hayatta konumlanmak istediği karakter olarak okunabilir. Fakat, uzun süre hakimiyeti elinde bulunduran bu karakterin fazlasıyla naif olması, Kevin’ın yaşadığı travmalara karşı bir başkaldırı amacıyla ortaya çıkan Dennis’in güçlenmesi ve diğer kişilikler üzerinde hakimiyeti ele geçirmesine yol açıyor. Diğer 20 kişilikten farklı olarak, Dennis ve Patricia, Kevin’ın hayatında önemli rol oynayan kötü olaylardan sonra ortaya çıkmış, şeytani yönleri simgelerken diğer tüm kişilikler Kevin’ın gerçek kişiliğini ortaya koyan masum ve zarar görmüş kişilikler olarak arka planda kalıyor.
Midkemian
Midkemian

2 değerlendirmeler Takip Et!

2,0
20 Nisan 2017 tarihinde eklendi
Filmi beğenmedim.
Öncelikle filmin ilk kısımlarının sıkıcı olduğunu söyleyenlere katılmıyorum. Klasik kovala-kaç başlamadan önce film oldukça iyi gidiyordu.
Filmin en büyük hatalarından biri şu: Filmin başlangıçtan son kısmına kadar verilmiş olan tür ile son kısmın türü birbiriyle uyuşmuyor.
Filmde sunulan güzel bir argüman olabilir, ancak sonrasında filmin türünü bilim kurgu'ya çevirmek filmi iki kopuk parçaya dönüştürmüş. Bunun yerine bu kopukluğu oyuncunun karakterlerine daha çok yansıtmaları yerinde olurdu.
mumillica
mumillica

Takipçi 52 değerlendirmeler Takip Et!

3,5
28 Nisan 2018 tarihinde eklendi
Split (Parçalanmış), senaryosunun dikkat çekiciliği ve gerilim dozunun iyi ayarlanmasıyla Shyamalan filmografisinin üst sıralarında yer alacak bir film olarak göze çarpıyor. Filmi, çoklu kişilik bozukluğuna sahip Kevin' in, üç kız arkadaşı kaçırıp onları tutsak etmesi ve kızların bu esaretten kurtulma çabaları olarak özetleyebiliriz. Basit bir gerilim filmi gibi duran hikayenin ilgi çekici kısmı Kevin' in hastalığı. Çoklu kişilik bozukluğu, kişinin birbirinden farklı en az iki kişiliğe sahip olması ve bu kişilik yapıları arasında geçişler yaşaması nedeniyle oluşan psikolojik bir hastalıktır. Filmde Kevin 23 ayrı kişiliğe sahip ve bu kişiliklerin hepsinin birer ismi ve karakterleri var. Biri dokuz yaşında bir çocuk iken diğeri bir kadın, başka biri ise bir sosyopat. O an hangisinin kişiliği daha baskınsa ışık - Barry' nin kullandığı ifadeyle - da onda oluyor ve Kevin' in yerine o geçiyor. Barry üzerinden tedavi de görüyor. Dr. Karen, bu süreçte onun hem doktoru hem de sığındığı bir liman gibi. Bu noktada Dr. Karen ile birlikte başka bir ilginç bir fikre şahit oluyoruz. Farklı karakterlerin kişilikleriyle beraber hastalıkları, fiziksel durumları da değişkenlik gösterir mi? Yani bir karakterin şeker hastalığı varken kişilik değişimiyle bu hastalık ortadan kalkar mı? Gerçek hayatta bu tarz belirgin bir bulgu olmuş mudur bilemem ama fikri bile aslında insana ilham veriyor. Kişi sınırları ne kadar zorlayabilirse veya sınırlarını aşabilirse bunda ne kadar başarılı olabilir mi? Bu sorunun cevabını film veriyor. Bir paragraf James McAvoy' a açalım. Rolünün altından oldukça başarılı bir şekilde kalktığını söylemeliyim. Filmin başarısına katkısı çok fazla. 23 tane kişilik sahibi birini canlandırması zaten bilinmez bir durum. Bu karakterler (7-8 tanesi sahneliyor) arasında gidip-gelmeleri; mimikleri ve mizaç değişimleri ile çok iyi kotarmış. Yan rollerde Anya Taylor-Joy, Betty Buckley yer alıyor. Hikayede Casey karakterinin geçmişinin iyi işlenmediğini düşünüyorum. Finale katkısı olsun diye konmuş fakat altı doldurulamamış gibi geldi. Filmin en belirgin olumsuz yönü. M. Night Shyalaman' ın sürprizli sonu bu sefer göze sokulur şekilde değil. Son jenerikten sonra bir diğer filmi Unbrekable' a gönderme yapıyor ve filmin bazı noktaları da açığa kavuşuyor. Yazının girişinde de söylediğim gibi Split, filmografisinin üst sıralarında yer alacak başarılı ve izlenmesi gereken bir yapım.
Elif S.
Elif S.

1 değerlendirme Takip Et!

5,0
10 Nisan 2017 tarihinde eklendi
James McAvoy'nin muhteşem performansını izlediğim bu filmde kendisinin ne kadar başarılı bir oyuncu olduğunu bir kez daha anlamış oldum. seneryo ne kadar iyi olursa olsun doğru kişide can bulmadıkça hiç bir anlam ifade etmez. izleyin ve görün;)
rudeonerudeone
rudeonerudeone

Takipçi 1.698 değerlendirmeler Takip Et!

3,5
8 Nisan 2017 tarihinde eklendi
Büyük bir klasik beklemiyordum. Film, beklentilerimi karşıladı diyebilirim. Konu ilgi çekici. McAvoy yine başarılı. Genç oyuncular da öyle. Yalnız Shyamalan'ın pek çok filminde olduğu üzere, yine güzel bir konunun sanki yeteri kadar iyi çekilmediği yönünde bir his oluştu yine. Yönetmen bize büyük beklentiyle geldiği filmlerinde sıklıkla hayal kırıklığı yarattığı için belki de artık bilinçaltımıza işlemiş ve yine öyle olacakmış gibi hissediyoruz. Vakit geçirmek için tercih edilebilir.
KaliteTAKİP
KaliteTAKİP

Takipçi 873 değerlendirmeler Takip Et!

4,5
26 Mart 2017 tarihinde eklendi
Gerçekten ana konu hangi senaristin zihninden çıktıysa efsane, James'in oyunculuğu hakkında tek kelime yazma gereği bile duymuyorum 'dehşet ötesi'.Her zaman psikolojik problemi olan karakterlerin canlandırılmasının zor olduğunu savunmuşumdur ve her çeşit oyuncu bunun altından kalkamaz.Her ne kadar oyunculuğun zamanla deneyim sonucu pekişen bir yapı oldugu düşünülsede, bu tip karakterler zaman veya deneyimle aşılamaz çünkü düşünce yapıları çok değişkendir ve düşünce değiştikçe tavır değişir ve standart mimikleri bulunmaz.Bu adamın ne zamanı nede deneyimi olduguna inanıyorum oyunculuk üstüne.yani oyunculuk 'bu zamana kadar kaç filmde oynadın? ' işi değil.Ne kadar yetenekli oldugunla alakalı bir olgu ve bence bu filmde bunu herkese kanıtlıyor.Bu adam tek bir karakterin ötesinde 23 farklı karakteri canlandırıyor, aslında fiziksel bir bölünmenin ötesinde, kendini bilinçli şekilde zihinsel olarak 23 farklı karaktere bölmüş durumda.Bu yüzden cinsiyetler farklı olmasına rağmen, bu kadar inandırıcı oynayabiliyor.Her bir karakteri gerçekten izlerken ayrı bir nefes kesiyor.Sadece 23 asıl karakteri keşke biraz daha natural olsaydı diyorum çünkü bütün film boyunca 23. karakter için heyecanlanıyorsunuz arkadan gelen 22'si adım adım 23'e götürürken bir anda bir evrimle karşılaşmak bana bir tık itici geldi açıkcası.Daha insani ama uçuk bir karakter yaratılabilirdi diye düşünüyorum çünkü olay gerçek bir tabandan fictiona kayıyor finalde ama bu adam için izlenir, bu adamın oyunculuğu için bu film kesinlikle arşive alınır! iyi seyirler...
Kashalot
Kashalot

1 değerlendirme Takip Et!

3,0
26 Mart 2017 tarihinde eklendi
BU YORUM FİLME AİT DETAYLAR İÇERİR. YORUM OKUYUCULARININ ÖNCE FİLMİ İZLEYİP SONRA YORUMU OKUMALARINI ÖNERİRİM.

Kızlarımız Marcia, Claire ve Casey’nin Kevin’in Dennis benliğiyle kaçırılmasıyla başlayan Korku-Gerilim beklentimiz, aynı zamanda Dr Karen Fletcher’ın da tezi olan bu kişilik bölünmesinin vakada, sadece psikolojik değil, aynı zamanda nörolojik ve fizyolojik değişimler de yarattığını savunduğu, Kevin’daki 24’üncü kişilik olarak izleyiciye bildirilen, “Canavar” tehdidiyle başlıyor. Bu, Korku-Gerilim türlerinin neredeyse kadim kuralı olan “Tehdit Et ve Bekle” yöntemi elbette. Film, yarısını geçtiğimiz süresine kadar, Kevin’ın “Canavar” benliği dışında, diğer kişiliklerinin (Bence, Dr.Flether’ın tezinin inandırıcılığı dışında, Korku-Gerilim beklentimize hatrısayılır katkısının olmadığı ) kızlarımızın yanında belirivermesiyle canlı tutulmaya çalışılırken; bu benliklerin, Kevin’in değişen kıyafetleriyle de betimlenmesi filmin en zayıf ve aynı zamanda sıkıcı bölümünü oluşturuyor.

Film, bu eğilimiyle, Korku-Gerilim türünden Gizem-Psikoloji türüne yöneldiğine inandığımız; Dr.Fletcher’ın, tezi için mükemmel kanıt olduğunu düşündüğü Kevin’ın ve ona görünen benliği olan Barry’yle yaptığı psikoterapi seans sahneleriyle ve arada Casey karakteri için geçmişe dönüşlerle ilerlerken, Casey’nin Kevin’ın çocuk benliği ve aynı zamanda bütün benlikleri onun yönettiğini anladığımız Hedwig benliğini kullanarak giriştiği, en son kaçış denemesinin de başarısız olmasıyla; seyircinin beklentisini gerçekleştiriyor ve Korku-Gerilim fitilini nihayet ateşleyebiliyor.

Bu noktadan sonra film, asıl kimliğini geç de olsa kazanıp; tüm sorular, domino taşlarının birbirini düşürmesi gibi art arda cevap bulmaya başlıyor. Taahhütlerimin farkındayım dermişcesine, yoğun, hızlı ve akıcı bir görsel anlatımla, korkuyu ve gerilimi izleyiciye hissettirmeye başlayan film, sonlara doğru iyi çalışıyor olsa da, tehdit unsuru “Canavar”, inandırıcılığı için harcanan tüm o benlikler ve malum tezin içinde, erimekten kurtulamayıp; Korku-Gerilim yeteneğini kaybediyor. Amcası tarafından küçük yaşta istismara uğradığını öğrendiğimiz Casey ise, bu özelliğyile, Kevin’ın etik değerlerince masum olduğu için, çok da şaşırtıcı olmayan bir sebeple, hayatta kalmasına izin veriliyor.

Filmin en son sahnesi ise ayrı bir muamma. Bu sahnede, sanki filmin kendi senaryosunda “Dr.Fletcher’ın Tezi” için yeterli kanıt-sahne-zaman yokmuş gibi, bir de baş rollerini Samual L.Jackson ve Bruce Willis’in oynadığı Unbreakable ( Ölümsüz ) filmindeki Samuel L.Jackson’ın canlandırdığı ve Kevin ile aynı patolojik belirtilerden muzdarip “Mr. Glass” takma adıyla bilinen, ruh hastası karakteri hatırlatarak bağlantı kurmak; bunu da Bruce Willis’in ağzından söyletmek, fevkalade yersiz ve gereksiz olmuş.

Filmi izlemenizi öneririm ancak; Korku-Gerilim beklentiniz yüksek ise, bunda tatminsizlik yaşayabilirsiniz.
Ümit G.
Ümit G.

2 değerlendirmeler Takip Et!

3,5
12 Mart 2017 tarihinde eklendi
Parçalanmış filmi genel itibariyle güzel bir film olmasına rağmen, dikkatlerden kaçmayan ayrıntıları vardı.
- Filmde büyükanne karakteri aynı zamanda psikiyatrist doktor olan Betty Buckley filme ahenk katma açısından propaganda manalı muhammed ve tıbbi bilgiler kuşağından güzel örnekler sundu.
-Masum kız rolünde Anya Taylor-Joy çok iyi olmasına karşın maalesef filmde mutlu sona bir türlü ulaşamadı.
Son sahne orijinal değildi. Yönetmen katilin arandığını, bulunacağını falan söyledi.
Film bitti.
Burçin Hanife M.
Burçin Hanife M.

5 değerlendirmeler Takip Et!

5,0
4 Mart 2017 tarihinde eklendi
Tek kelime ile mükemmeldi. Shyamalan 6. Histen sonra hayatının en iyi filmlerinden birini yapmış. Senaryo, kurgu her şeyi ile mükemmeldi aklımdaki ve kalbimdeki en güzel filmlerden biri olarak adını yazdırdı. Kesinlikle film tutkunu arkadaşların izlemesi gereken bir tecrübe... Gelelim spoiler bölümüne :) spoiler: The Beast yani canavar mükemmel şekilde gerçekçi resmedilmiş ve abartıdan kaçınılmış. Filmin sonunda ise mükemmel bir sürpriz bizi bekliyordu. Evet aslında bu film bir devam filmi ve siz filmi tek bir film izliyorum diye izlediniz :) Unbreakable-Ölümsüz evreni içinde geçen devam filmi izlemişiz haberimiz yok :D ve asıl bomba 3. FİLM GELİYOR VE Unbreakable VS Sürü FİLMİ İZLEYECEĞİZ... ŞİMDİDEN ÖN SIRALARDA YERİMİ AYIRTMAK İSTİYORUM....
Daha Fazlasını Göster
  • En son Beyazperde eleştirileri
  • En İyi Filmler
  • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler