Market eleştirisi
Yazar: Oktay Ege KozakInside Out ve Lego Filmi’ni izlediyseniz, Emoji Filmi bu yaratıcı ve muazzam görselliklerle dolu animasyonların yeteneksiz ve ruhsuz bir çalıntı kopyası gibi gelecektir. Filmin herhangi bir sanatsal yaratıcılıktan veya hikaye anlatımı bakımından her hangi bir tutkudan kaynaklanmadığı ortada. Akıllı telefonlardan attığımız emojilerin çocuklar arasında ne kadar popüler olduğunu gören stüdyo patronlarının kolay yoldan para yapma amacıyla bu projeyi yapıma soktukları o kadar bariz ki, Emoji Filmi’ni izlerken belli bir amaca ve orjinal karakterlere ve hikayeye sahip olan bir film yerine bir buçuk saat boyunca stüdyonun yaptığı market analizlerini izliyoruz resmen.
Inside Out’un bir çocuğun beynini kocaman bir şehir olarak görselleştiği yaratıcı dizayn Emoji Filmi tarafından utanılmadan olduğu gibi çalınıyor. Bir beyin yerine bu sefer bir çocuğun akıllı telefonunun içindeyiz. Text olarak yollanmadan önce bütün emojilerin telefonun içindeki bir şehirde yaşamasını izliyoruz. Bütün emojiler gösterdikleri duygulara göre davranmak zorundadırlar. Gülen emoji ne olursa olsun gülmek, üzülen emoji de ne olursa olsun üzgün görünmek zorundadır, vb... Bu fikir tabii ki her emoji hakkında olabilecek en tembel şakalara bir bahane olarak kullanılır (Eğer dakika başına en az iki kaka emojisi şakası istiyorsanız Emoji Filmi size biçilmiş kaftan).
Hiç bir şeyden etkilenmeyen ‘meh’ emojisi değişiktir, çünkü değişik duygulara sahiptir ve bunu bir türlü saklayamaz. İşte bu yüzden silinmesi gereken Meh, değişik duygulara sahip emojilerin saklandığı gizli bir mekana girer ve peşindeki otoritelerden kaçabilmek için telefonun içindeki bir meşhur app’ten diğerine atlamak zorunda kalır. Meh’in normal emoji topluluğundan değişik olması, bu yüzden kendi yaratıcılığına sahip karakterlerle bu dünyadan kaçmasını gösteren hikaye, Lego Filmi’ni neredeyse adımı adımına takip ediyor, Meh’in yolculuğu boyunca kendine güvenen maceraperest bir casus kız emojiyle takılmasına kadar.
Karakterlerin (Bu bile fazla, arketipler desek daha iyi) bir app’ten diğerine atlamalarının tek sebebi tabii ki çaktırmadan bu app’lerin reklamını yapmak. Filmin ilk perdesi bittikten ve Meh, emoji şehrinden kaçtıktan sonra bir saat süren kocaman bir reklam izliyoruz resmen. Kendine inanmanın önemi gibi tipik çocuk filmi derslerinin olabilecek en bayatlıkla aktarıldığı bir kaç fos dramatik sahneyi saymazsak tabii. Sony’nin animasyon stüdyosundan beklenen derecede bir profesyonellik var, fakat hikaye ve görsel yaratıcılık bakımından hiç bir özelliği olmayan, hatta kendinden binlerce kat iyi filmlerden düpedüz çaldığı için ağızda kötü bir tat bırakan bir fabrika ürünü olmuş Emoji Filmi. Bu eleştiriyi safi emojilerle yazmam gerekse peşpeşe üç kaka emojisi koyardım herhalde.