Hesabım
    Can Tertip
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,0
    Yetersiz
    Can Tertip

    “Bu filmin askerliği bitmez”

    Yazar: Murat Tolga Şen

    Gişe sinemasına düşmanlık beslemeyen bir eleştirmen olarak gişe komedilerine kritik yazmaktan da çekinmiyorum, aslına bakarsanız bu konuda “harika olmuş” diyebileceğim filmi yakalamak için çekilenlerin tamamını seyrediyorum ancak umudumu kaybetmeye çok yakınım.

    Pek çok dizide görüntü yönetmenliği, Selena dizisinde de yönetmenlik yapan Burak Kuka’nın ilk sinema filmi olan Can Tertip de maalesef “hap yap para kap” ekolünden bir gişe komedisi. Basın gösterimi yapılmayan filmi seyircili gösterimde izledim. Açıkçası fragmanı pek umut vermese de filmin başrolündeki Ümit Erdim ve yetenekli oyuncu Cengiz Küçükayvaz beklentimi iyice alçaltmama engel oluyordu.

    Askerlik anılarımız çok özeldir. Acı tatlı bir sürü şey yaşarız, otorite tarafından iyice ezildiğimiz için bunlar yetişkin halimizle yaşadığımız ilkokul hatıralarıdır. Şımarıktır, komiktir, arsızdır ama içinde arkadaşlık, dostluk vardır. Can Tertip filmi de Ersen ve Dadaşlar’ın kült şarkısından yola çıkıyor ve şarkıyı fona yerleştirip biri beyaz, diğeri siyah iki karakterin gözünden bizi taburun içine sokuyor. Tezatlardan oluşan, işin içine mafyanın vs. girdiği hareketli bir komedi Can Tertip ancak olmamış tarafları daha fazla…

    Gişe komedilerimizin temel problemi şu, senaryo bazı anahtar kelimeler üzerinden çalakalem yazılıyor ve filmin bütün yükü başroldeki isme kalıyor. Burada da filmi yüklenen kişi Ümit Erdim, çok da yetenekli bir oyuncu ancak Ferhan Şensoy’u andıran mimikleri filmi kurtarmaya yetmiyor.

    Senaristlerin unuttuğu bir başka şey ise, Türk seyircisinin naif karakterleri izlemekten hoşlandığı… Şafak Sezer’e yakışan “bitirim komedisi” neredeyse gişe filmlerinin tamamına hakim oldu ancak bu filmler sanıldığı kadar sevilmiyor. Bu tuzağa düşmeyen Cem Yılmaz ve Ata Demirer ise naif, saf karakterleri oynamaya devam ediyorlar, bir zamanlar Kemal Sunal’ın, İlyas salman’ın yaptığı gibi… Daha iddialı bir söylemle; Recep İvedik bile ruhundaki çocuğu öldürse gişede sürünür.

    O yüzden bir askerlik macerasına mafyayı bulaştırmak iyi fikir değil. Filmin en çok süründüğü sekanslarda işin içine mafyanın girdiği sahneler, yoksa koğuş-içtima skeçleri askerlik yapmış herkesin yüzünü güldürmeye yetiyor ama işte bu da bir sıkıntı. Can Tertip skeçlerden oluşturduğu modülleri birbirine ekleyerek oldukça dağınık bir kompozisyon ortaya çıkarıyor. Sosyal medyada bunlardan birini izlediğinizde gülebilirsiniz ancak filmin tamamını izlemek sıkıcı bir deneyime yol açıyor.

    Filmin dizi standartlarında bir görüntü yönetmenliği ve zayıf bir sanat yönetimi var. Sinemacılarımız, dev bir perdede gösterilecek filmler çektiklerini unutalı çok oldu. Hikayeyi toparlayamayan zayıf kurgudan zaten bahsetmiştim. Geriye yetenekli oyuncuların (araya karışan ünlü ama rol yapamayan simalara rağmen) yarı doğaçlama performansları kalıyor.

    Bir koğuş komedisi çekmek için doğru zaman değil ama ülkenin durumu malum, 5 dakikada değişiyor bütün işler… Doğudan gelen şehit haberleri sebebiyle askerlik şu an üzerinden pek komedi yapılacak durumda değil.

    Uzun lafın kısası; Can Tertip hakkında uzun uzadıya yazılıp alt metin okumaları yapılacak bir film değil, tek vaadi güldürmek ki bu sözünü tutması benim için yeterli olurdu ancak gişe komedileri sağanağında kafamıza damlayan bir yağmur damlasından fazlası değil. Seyret unut!

    murattolga@otekisinema.com

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top