Mare Barrow, kanı kırmızı olanlar ve gümüş kanı olanlar tarafından bölünmüş bir dünyada yaşıyor. Kızıllar fakirdir ve görevleri hizmet etmektir, gümüş seçkinler ise doğaüstü güçleriyle hüküm sürmeye mahkumdur. Mare ise mütevazi bir kızıllar ailesine aittir. Ancak bir gün Mare, kendisinin de doğaüstü güçlere sahip olduğunu keşfeder. Bu dünyada güçleri olan bir kızıl olmamalıdır. Kral, onu kayıp bir gümüş soylu kadın gibi davranmaya zorlar. Onu en küçük oğluyla nişanlar ve artık gümüşlerin dünyasının ortasında yaşar. Ancak Mare'in dünyası hızla daha karmaşık hale gelir. Nişanlısının ağabeyine aşık olur. Ve gizlice Kızıl İsyan'ı desteklemeye başlar.