Hesabım
    Tuhaf Bir Sihir
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,0
    Yetersiz
    Tuhaf Bir Sihir

    Köhne hikaye, muazzam görsellik ve bitmek bilmeyen şarkılar!

    Yazar: Burçin Aygün

    Animasyon filmlerin artık sinema dünyasındaki as karakterlerden birine dönüştüğü, hatta son yıllardaki başarılı yapımlarla birlikte kabul görülürler tahtına çoktan oturduğu günümüzde işini kötü yapmak olur mu hiç? Kayıp Balık Nemo, Oyuncak Hikayesi serisi ve Ice Age gib birbirinden özel, güçlü animasyonların akıllara kazındığı son 10 küsür yıllık süreç arada bir de olsa tatsız örnekleri de karşımıza çıkarıveriyor. İşte, Tuhaf Bir Sihir adlı Lucas Film icraatı proje de, işini kötü yapmış bir film.

    İngiliz üstad W. Shakespeare’in Bir Yaz Gecesi Rüyası adlı eserinden (ki tiyatro dünyasının en efsanevi fantezi temalı oyunlarındandır) esinlenen, hatta “nemalanan” Tuhaf Bir Sihir aslında oldukça güçlü bir ekibin çalışması. Daha önce Finding Nemo, Terminator 2 ve Azınlık Raporu ile Er Ryan’ı Kurtarmak gibi çok özel yapımların ses bölümünde çalışmış, şimdiye kadar da çok sayıda Oscar ödülünü evine götürmüş olan Gary Rydstrom, ilgi çekici animasyonun yönetmen koltuğundaki isim. Üstüne üstlük  bir başka sinema dehası olan George Lucas ise projenin ardında duran ve hikayeye de elini atan kişi olarak ümitleri yeşertiyor. Lakin tüm bu artılara rağmen Tuhaf Bir Sihir filmi bekleneni vermekten bir hayli uzak kalıyor.

    Hikaye bahsettiğimiz gibi Bir Yaz Gecesi Rüyası adlı oyundan “eser miktarda” öğeler içeriyor. Özel aşk iksiri, bir başka deyişle aşk denen içinden çıkılması zor olgunun etrafında dolanıveren hikayesi, her ne kadar çocuklar için didaktik bir şov olma amacı taşısa da, sıradan bir “tekrardan” öteye gidemiyor. Bunun en büyük sebebi ise bir hayli yavan olan senaryosu. İşin ilginci ise Lucas’ın bu filmin hikayesi için “bir bakıma dişi Star Wars” benzeri bir tanım kullanması.

    Sınırların bir hayli net çizildiği iki krallık, güzel bir prenses olan Marianne, enteresan kız kardeşi ve Roland adlı sözde-aşık koca adayı ve pek tabii filmin kötüsü, Bog King olarak da bilinen bir “kötü”. Prensesimiz aşkın gücüne inanan, mutlu mesut yaşayan renkli kanatlı bir elf perisi benzeriyken, Roland’ın aslında başka amaçları olduğunu öğrenmesiyle eline kılıç alıp “aşk yalandır”ı şiar edinmiş bir karakter. Kız kardeşi ise halen biraz daha farklı düşünmekte. Bu esnada Roland da, aşkına(!) kavuşabilmek için diğer diyara, karanlık yurda el atıp, bir aşk iksiri edinmek niyetine giriyor. Diğer krallığın kötü, çirkin ama aslında aşka ve sevgiye susamışları ise karşılarında dikiliveriyor.

    Açık konuşmak icap ederse, Tuhaf Bir Sihir adına da yaraşır bir şekilde “garip” bir karışım olmuş. Bir bakıma müzikal animasyon diyebileceğimiz film, zırt pırt araya giren, daha doğrusu “şarkı söylemezse ölecek” hastalığına yakalanmış karakterlerin, günümüz kültüründen sayısız müzik eserini dillendirdiği bir acaip hikaye. Akıllara benzer çok sayıda proje gelse de, özellikle de küçükler için odaklanması zor bir malzeme var ortada.

    Bir yandan hem aşk ve iyilik teması işlenirken, diğer yandan da çirkinler de sever, kötülerin de kalbinde sevgi olabilir, gibi artık küflenmiş fikirler adeta bir bombardıman gibi tepenize çörekleniyor. Aşka küsen kahraman teması başlangıçta ilgi çekici gelse de, bir süre sonra o da sıradan birer “tipleme” olmaktan kurtulamıyor. Lucas’ın sunduğu hikayenin böylesi sığ kalması ise moralleri bozuyor.

    Tuhaf Bir Sihir animasyonu ne yazık ki, yıllardır başarı ile uygulanan ve yetişkinleri de kendine kitleyebilen akıllı içerikler yerine, artık köhneleşmiş bir şablonu, hikayenin tam merkezine oturtuyor, bunu da “gereğinden fazla sesli” şekilde paylaşıyor.

    Küçük izleyicilerin ilgisini çekmesi muhtemel yapım, yine de akıllı-animasyonlara alışkın ufaklıkları tam anlamıyla tatmin etmeyecektir. Büyükler? Kulaklarınız sağlamsa ve fazlasıyla eski usül bir hikayeden çekinmiyorsanız, Tuhaf Bir Sihir’e şans verebilirsiniz.

    burcinaygun@gmail.com

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top