Köstebekgiller: Perili Orman - Beyazperde.com eleştirisi : Çocuklar için sinema vakti!

Çevresinde çocuğu, küçük kardeşi, yeğeni olanlar bilir; minikler Köstebekgiller’e bayılıyor. Dizisi 2012’den beri yayında ve bir ev yapımı olarak -Nickelodeon, Disney yapımı çocuk dizilerine öykünme yaşasa da- kültürümüzden esintiler görmek mümkün. Köstebekgiller, Türkiye’nin ilk gerçek ve animasyon karakterlerin bir arada olduğu dizi olarak televizyon dünyasında bir temel taşı olarak yerini almıştı. Şimdi de sinema filmi olarak yine bir ‘ilk’ statüsünde vizyonda.

Bahçelerinde köstebek ailesi Köstebekgiller ile yaşayan Pelin, annesi ve komşusu Caner, Köstebekgiller’den Boyo, Süslü ve Kösteban ile Pelin’in dayısının çalıştığı tatil köyüne giderler. Burada yer alan Perili Orman’dan yardım mesajı alınca, otel sahibi kötü kalpli Fahri Fırfır ve otel müdürü Şehnaz Şıkır’a karşı harekete geçerler.

Köstebekgiller’in başarısının, küçük yaştaki çocuklardan oluşan hedef kitlesinin renkli, hayallerle dolu dünyasına ulaşabilmesinden geldiğini düşünüyorum. Filmi çocuklarla birlikte izleme şansı buldum ve daha başlarken çalan şarkıya alkışlarla eşlik ettiklerini, heyecanla izlediklerini ve sonunda da sinemadan memnun ayrıldıklarına şahit oldum. Rimolar ve Zimolar: Kasabada Barış filminde de bahsettiğimi gibi, dijitalleşmiş dünyada sınırsız içeriğe ulaşabilen bu çocukları anlayabilmek ince bir çizgiyi tutturmak gibi. Filmde, doğru yaklaşılmadığı taktirde avama kaçabilecek sahneler iyi yedirilmiş. Yalnız şu da var ki; çocukları güldürmek için yapılan bu sahneler hikayenin akışında yerini bulsa da çocuklardan beklenen tepkiyi alamıyor.

Ama oyuncuların gücü, yeni karakterler tipleme olarak kalsa da, filme güç katıyor. Özellikle Evrim Akın, karakterin tipleme olarak yapılandırılmasına rağmen ona ruh veriyor. Bununla birlikte insan karakterlerin hepsi normalken yeni karakterlerden Fahri Fırfır ve Şehnaz Şıkır’ın kostümleri, neden başka bir dünyadan, zamandan gelmişler gibi tasarlanmış pek anlam veremedim. Sanırım Açlık Oyunları’nın geçtiği Panem ülkesinin baş şehri olan The Capitol’ün modasından ziyadesiyle etkilenmişler.

Filmde yaratılan masalsı ortam ve animasyon karakterlerin tekniksel anlamda başarısı da çocukların filmin hayal dünyasına kapılmasını sağlıyor. Fakat bir taraftan; Pelin ve Caner Köstebekgiller ile fantastik bir dünyayı yaşarken perilere inanmaması, o masalsı dünyaya bir adım geriden bakmaya sebep oluyor.

Sonuç olarak; evet, yaratıcı bir film değil. Sinemamıza Türkiye’nin ilk gerçek ve animasyon karakterlerinin bir arada olmasının dışında bir katkısı yok. Yine de doğa sevgisi, dostluk, iyilik gibi mesajlarıyla yarattığı dünya içinde, çocukların ebeveynlerinin elinden tutup filme gitmek isteyecekleri kanısındayım.

Twitter: Fundasuo