Özgürlük Savaşçısı eleştirileri

Tarihten ve yaşamış karakterlerden esinlenen filmlerin her zaman tarihsel gerçekliği ve tutarlılığı tartışılır. Kuşkusuz "Free State of Jones"ta da bu böyle oldu. Özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nde. Zira İç Savaş yılları onların ülke tarihlerinde çok ama çok önemli bir pay teşkil ediyor ve dönem ile ilgili çekilen filmler her zaman daha bir farklı değerlendiriliyor. Bizler için ise bir "özgürlük mücadelesi" olarak izlenebilir filmde yaşananlar. Newton Knight isimli basit bir vatandaş, kısa sürede bir grup insanın önderi haline geliyor. Bir savaş sahnesi ile açılan filmin temposu neredeyse hiç düşmüyor. McConaughey son yıllarda olduğu gibi yine oldukça kaliteli bir performans ortaya koymuş. Aslında diğer rollerine benzer bir portre çiziyor denebilir. Güneyli aksanı, mimikleri, fiziksel görünümüyle onu kariyer yolunda başarıya götüren formülleri Newton Knight üzerinde de uygulamış. Ve yine başarılı olmuş. Film bu şekilde başlayıp sonrasında iyiden iyiye kölelerin özgürleşmesi, oy hakkına sahip olması, bu yolda çekilen sıkıntılar başta olmak üzere aslında Amerikan tarihinin yaklaşık 10-15 yıllık bir dönemine ışık tutuyor, kısa da olsa. Kalburüstü olduğu kesin, ancak nedense bir türlü tam olarak yerleşemiyor seyirciye. Bunun nedenleri özellikle sonlara doğru artık temponun düşmesi, filmin biraz uzatıldığı hissi, karakterlerin stereotiplikten bir türlü çıkamaması, filmin o vurucu hamleyi bir türlü yapamaması vb. olabilir.

THE PATRİOT VATANSEVER FİLMİ SEVDİYSENİZ BU FİLMEDE BAYILACAKSINIZ

Matthew McConaughey. Dallas Buyers Clup sonrası başarılı aktöre karşı olan hayranlığım, İntersteller ile zirveye ulaşmış durumdayken bir dizi ile tanıştım. Enfes bir oyunculuk performansı sergilediği True Detective sonrası iştahla beklediğim bir film oldu. Açıkçası beni hayal kırıklığına uğratacak diye korktuğum bu yapım, her dakikasında beni kendine çekti. Biraz merak ettiğimiz şu Amerikan tarihi hani bilirsiniz ya önce kızılderilileri sonra Afroamerikalıları günümüzde ise zengin Arapları yok etme uğraşı içine giren bayrak sevdalıları ilgi çekici bi konu oluşturmuş

Western severler bu filmi kaçırmasın derim, çünkü doğal olarak dram ve biyografi olarak geçince gözden kaçabilr oysa Vahşi Batı'nın Kuzey Güney savaşı da bu türe girdiğini düşünüyorum. Ağır bir film olabilir ama bu sefer Güneyli bir kesimin isyanını anlatması filmi ilginç klıyor. Güneyli hükümete karşı gelen ve isyan eden Güneyli savaş karşıtı bir grup, ne Kuzeyliler tarafından tanımış ne de Güney otoriteler tarafından tanınmışlar. Irkçılık teması aslında ABD'de halen güncel bir konu. Mississipi eyaleti ABD'de ırkçılığın en yoğun yaşandığı bölgelerden biridir. Amerika'nın demokrasi mücadelesi hala bu sınıf ayrımları üstünden devam etmektedir, bittiğini düşünenler varsa yanılıyorlar. Matthew McConaugey her zamanki gibi usta bir oyunculuk sergilemiş. Filmin biraz oradan oraya atlamasını doğrusu yargılamadım, belki güncel zaman dilimindeki karakter ile iyi bir duygusal bağlantı kurulamamış olabilir. Bu çokta önemli değil, film anlatmak istediğini anlatıyor ve ırkçılık üzerinden oluşan mağduriyetleri gayet iyi dile getiriyor. Sabırılı sinema severlerimize filmi tavsiye ederim.

Son olarak!
Merhametten yoksun düzene!
Adaletten yoksun düzene!
Haktan, hukuktan yoksun düzene Lanet Olsun!
Yaşasın kardeşlik. Yaşasın özgürlük!