Film "Turkish Alliance" adlı bir hava yolu şirketinin uçağı görüntüsüyle başlıyor. Font da renk de Turkish Airlines-Türk Hava Yolları ile aynı. Marketten uçak bileti alsan Türk Hava Yolları yani Turkish Airlines zannedip çakma uçak şirketinden bilet alırsın, öyle benzetmişler yani. Aklıma şöyle bir soru takıdı: Amazon Prime acaba ülkeden ülkeye bu uçak şeklini değiştiriyor mu? Mesela Almanya'da Lufthansa yenine mesela Softhansa mı yazıyorlar. Fransa'da Air France yerine başka çakma bir isim mi? Diğer yandan bir Türk oyuncunun yani Gökşin Erdemli'nin filminde oynadığını filmin sonundaki cast bölümünden öğrendik. Dönüp tekrar izleyince ablanın filmin ilk başında 1,5 saniye ölü numarası yaparak casta yazıldığını anladık. Cidden de gerçekten ölmediğine göre ölü numarası yapıyormuş. Bilindiği gibi film sonlarında cast üç şekilde yazılıyor: ilki başrol ve yardımcı roller önce, sonra diğer oyuncular. Diğeri oyuncuların isim veya soy isimlerinin alfabetik sıralamasına göre. Üçüncü olarak filmde oyuncuların sahne alma sırasına göre. İlk görülen oyuncu başa yazılıyor. Filmimizde baş rolde Chris Pine'nin önüne yazılması için ablamızın ölü taklidi yapması yeterli olmuş. Artık siz anlayın ne menem iyi bir oyuncu olduğunu... Yine benzer bir soru geldi aklıma. Acaba Amazon Prime İsveç'te bu sekans için İsveçli bir oyuncu, İtalya'da İtalyan bir oyuncu mu kullandı. 1,5 saniye de olsa bir pazarlama stratejisi olarak gayet mümkün. Filmin konusu şöyle 8 yıl önce Avusturya'da (Dublajda bir kaç kez Avustralya dendi sanırım.) bir uçak Teröristlerce (USA'nın Müslümanları terörist yapmaktan vazgeçtiğini sanıyorduk. Anlaşılan hala oradan ekmek yemeğe devam etme niyetindeler.) rehin alınmıştır. CIA'nin Viyana masasında görevli ajanlar olayı çözümlemeye çalışırlarken uçakta bulunan bir ajan teröristlerce öldürüldükten sonra tüm yolcular da katledilir. 8 yıl sonra teröristlerin CIA'nin Viyana masasındaki bir ajan tarafından yardım aldığı anlaşılır. İki kişi üzerinde durulurken ajan Pelham'a o iki kişiden birisi olan eski sevgilisini sorgulama, eğer suçluysa infaz etme görevi verilir. Filmin en güzel yanı kurgusu, hikayeyi anlatırken izlenen yol ve başarılı flashbackleriydi. Birçok filmde kullanılan flashbacklerde öncesi ve sonrası bazen karışıyor izlerken. Burada ise kahramanların genç ve yaşlanmış halleri gayet başarılı ayrıldığı için herhangi bir karmaşa olmuyor. Filmin ilk yarısı her ne kadar rehine olayı olsa da ağır bir tempo nedeniyle gayet sıkıcı ilerliyor. Burayı atlatırsanız geriye twistleri can yakan, gerilimli bir film ile karşılaşıyorsunuz. Olayın içinde iki eski sevgili ajanların kendilerini kurtarmak için birbirini satıyormuş izleniminden sonra büyük bir aşk hikayesi ile de karşılaşıyorsunuz. Filme puan verenler sıkıcı ilk yarıyı bitiremeyen veya o sıkıcılıktan kurtulamayanlar sanırım. Film en azından 7 puanı hak ediyor "bence". Chris Pine, Thandie Newton ve Laurance Fishburne için bile izlenebilir bir filmdi. İzleyip kararı siz verin. Özellikle aşk filmi sevenler kaçırmasın.spoiler:
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.