Elveda Berlin eleştirileri

“Tschick” yahut “Goodbye Berlin / Elveda Berlin”, senaryosunu Wolfgang Herrndorf’un aynı isimli (yahut İngilizce ve Türkçeye “Why We Took the Car / Yokuş Aşağı” olarak tercüme edilerek basılan) çok satan romanından Lars Hubrich ve Hark Bohm ile birlikte uyarlayarak yazan Fatih Akın’ın yönetmen koltuğunda oturduğu oldukça değişik bir komedi…

15 Eylül ve 30 Eylül 2016 tarihlerinde sırasıyla Almanya ve Türkiye’de vizyona giren filmin, 7/10 (6.315 oy) olan IMDB izleyici puanı dışında Rotten Tomatoes ve Metacritic gibi mecralarda ciddiye alınacak miktarda oydan oluşan bir izleyici ve yorumcu puanı ortalaması mevcut değil…

O nedenle bizde, her zamanki gibi önceliği yine oyuncu kadrosuna vermek suretiyle bu filmi bizzat kendimiz mercek altına alarak incelemeye ardından da puanlamaya çalışacağız…

Bir başka Fatih Akın filmi olan “Aus dem Nichts / In The Fade” (2017) için yaptığımız yorumda kullanmış olduğumuz sözcüklerden oluşan bir paragrafı ve devamındaki tümce kalıbını kendimizi tekrarlamak pahasına da olsa yeniden kullanacağız:

“Birazdan yapacağımız yorum sonrasında bir yanlış anlaşılma olmasın diye hemen en başından belirtelim ki; Fatih Akın, iyisine kötüsüne bakmaksızın, 'Belki bu sefer olmuştur' diye düşünerek bütün filmlerini hem izleyip hem de arşivimize dâhil ettiğimiz nadir yönetmenlerden biridir…”

Peki, burada neden “bir yanlış anlaşılma olmasın” şeklinde bir ifade kullanma gereği duyduk?

Zira eğlenceli bir yol hikâyesinin anlatıldığı bu filmde, 14 yaşındaki Maik Klingenberg (Tristan Göbel) ve Tschick (Anand Batbileg Chuluunbaatar) isimli iki ergenin kullandığı klasik Lada Niva dışında dikkat çeken pek de önemli bir şey yoktu…

Yani sonuç olarak bu Fatih Akın filmi de bizim açımdan tam bir hayal kırıklığı oldu…

Bu yüzden de yorumu biraz kısa tuttuk...

Eğer fazladan bir 93 dakikanız varsa ve abartısız sululuk da içermeyen, dozajında bir ergen komedisi izlemek istiyorsanız puan olarak 2,5 verdiğimiz bu film tam da size göre…

Keyifli seyirler,

Son bir not:
Tüm hakları bize ait olan bu yorumun orijinali; bir başka mecrada tarafımızca, 6 Aralık 2018 günü saat 00.11’de yazılarak paylaşılmıştır...

Duvara Karşı gibi bir başyapıtın imzasını atmış olan Fatih Akın bu sefer bambaşka bir filme karşımızda! Kitabını okumadığım bir uyarlama filmi olan (Kitap:Yokuş Aşağı) Elveda Berlin,Alman mizahı taşıyan bir film olmasına karşın iki -üç de diyebiliriz.- kafadarın yolculuk hikayesinin tüm naifliğini ve sıcaklığını seyirciye aktarıyor.Sinematografik olaraksa bir ziyafet sunduğunu belirtmek gerek.Şimdiden iyi seyirler!
-Alman Mizahı Derken?-
Filmin bir sahnesinde kırsalda yaşayan bir anne yemekten sonra çocuklarına sırayla zor genel kültür soruları soruyor ve soruyu bilen tatlıyı kapıyor! Soruyu bilen ve tatlıyı kapan çocuk sıradaki soruyu soruyor.Bizim iki kafadar ise hiçbir soruya yanıt veremiyor.Bunun üzerine çocuk;"Almanya'nın başkenti neresidir?" diye soruyor.Bizimkiler:"İyide bunu herkes bilir.Berlin!" diyorlar ve son 2 tatlıyı yemeye hak kazanıyorlar.
İşte Alman mizahından kastım bunun gibi bir şey...