Türk insanı meyhaneyi bilir. Ne yendiğini, ne içildiğini, neler yapıldığı ve neler söylendiğini hiç gitmemiş bile olsa bilir. Rakı sevmese de meze sevmese de meyhaneyi bilir. Ama en çok da şarkılarını bilir meyhanenin. Dudaktan düşmeyen, hafızalardan silinmeyen eski parçalara hep bir aşinalığı vardır. Duydu mu durmaz, eşlik ediverir. Nesli Gölgeçen’in son filmi Çalsın Sazlar, bir aşk üçgenini unutulamayan bu eski parçalar eşliğinde anlatıyor.
Bir Rum olan Barba (Engin Hepileri), meyhane sahibidir. Küçük bir dükkanı, ona yetecek kadar müşterisi vardır. Hem patron hem garsondur. Dükkanı çekip çevirir, müşteriyi güldürür eğlendirir. Çünkü o “barba”dır. Meyhane de bir de Türk klarnetçi (Caner Cindoruk) vardır. Barba’nın çocukluk arkadaşı, meyhane sazının da başıdır. Her zamanki gibi keyifli bir akşamda, en yakın arkadaşı Barba’ya bir sürprizi vardır: Yasemin (Belçim Bilgin). Sesiyle meyhaneyi renklendiren, müşteriyi eğlendiren Yasemin; kısa bir sürede ikilinin hayatına girmeyi başarır. Kafası karışık Yasemin’in karşısında iki seçenek vardır. Bir tarafta aklı başında Barba, öbür tarafta ise gönül adamı “zurnacı”.