Saka Kuşu eleştirileri

Donna Tartt'nı okumak, olayları ve karakterleri takip etmek kimi zaman zor olabiliyor. "The Goldfinch"in beyazperde uyarlamasında da genel olarak bu ton hakim gibi. Kesinlikle sürükleyici bir film evet, fakat sanki tam olarak hangi konuya, hangi olaya odaklanacağına bir türlü karar veremiyormuş ve biraz ondan biraz bundan bir yaklaşımı tercih etmiş gibi. Özellikle Theo'nun kaybı ile ilgili bölümler gayet başarılıyken, hikayeye gereğinden fazla gibi duran pek çok karakter ekleniyor, hepsi bir şekilde Theo'nun hayatına etki etse de kimi zaman bu etkilerin üzerinde pek fazla durulmuyor veya durulsa bile finalin ardından filmin bütününe bakınca tatmin edici seviyede olmadıklarını görüyorsunuz. Zaten son on dakika filmin genel temposuna göre aşırı yüksek, bilinçli bir tercih de olabilir kuşkusuz fakat ağır ilerleyen bir tempo bir anda aksiyonvari bir filme evrilince şaşırmadan hatta yadırgamadan duramadım. Nihayetinde kötü bir film değil fakat kitap uyarlamalarının makus talihini atlatmayı pek başaramıyor ve kısıtlı sürede çok fazla karakter, olay, etkileşim dahil etmeye çalıştığı için biraz eğreti duruyor.

çok fazla durağan ilerliyor… ufak ufak olaylardan kesitler sunuyor… ama benim ruhum sıkılıyor.. Anlamadan boş boş bnakmak.. Sıkıldım çok 19. dakikada terki diyar eyler ben

Film yavaş tempoda ve bu kalitesini düşürüyor.Fakat duygusal açıdan ele alınırsa film efsane şekilde ön plana çıkıyor.