En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
'Burak Ö.
5 değerlendirmeler
Takip Et!
5,0
29 Şubat 2016 tarihinde eklendi
Herkes tarafından izlenmesi gereken kesinlikle güzel bir film, filmin iki yarısı da birbirinden güzel. Bu filmi beğenmeyen gitsin osman pazarlama ya da kanaltürkün full aksiyonlu filmlerini izlesin.
Farklı bir konuya sahip olan bu filmin ilk 40-50 dakikası gerçekten muazzam denilebilecek derecede ve bunu dememe sebep olan filmdeki küçük çocuk 'Jacob Tremblay ' (Jack) gerçekten yaşına göre süper oyunculuk sergilemiş .Aynı sekilde Brie Larson da 'anne rolünü' gayet iyi oynamış.Son olarak filmde eksik bulduğum bazı taraflar oldu .Filmde 1 saatten sonra ilk başlardaki gerilimi ve tadı pek kalmıyor ama filmin asıl gizli kahramanı olayı başlatan kişinin bu olayı neden yaptığı filmde belirtilmiyor . Bu olaylar beklentimi biraz düşürsede genel olarak farklı bir yapıt ve güzel bir filmdi : 7/10
Gizli Dünya çarpıcı ve farklı konusu, ürperten oyunculukları ve etkileyici anlatımıyla kaçırılmaması gereken bir film olmuş. Lenny Abrahamson’ın yönetmenliğini üstlendiği bu sıradışı ve sarsıcı filmin oyuncu kadrosunda Joy rolünde Brie Larson, Jack rolünde ise Jacob Tremblay'i izliyoruz. Oyunculuklar olağanüstü. İkiliye Sean Bridgers, Joan Allen, William H. Macy ve Matt Gordon eşlik ediyor.
Olayları 5 yaşındaki Jack'in gözünden izliyoruz. Jack’in bakış açısıyla izlemek filme çocuksu bir saflık, endişe ve heyecan katıyor.
Filmin en etkileyici sahnelerinden biri, Joy'un Jack'e sorumluluk yükleyip yardım istediğinde, Jack'in "tekrar 4 yaşında olmak istiyorum" demesiydi. Küçük bir cümle ama anlamı ne kadar derin.
yılın en biyi filmi!!! Bu film bambaşka, oyunculuklar üst düzey, senaryo çok iyi ve ortaya çıkan is mükemmel. ölmeden önce izlenmesi gereken filmler arasında, ve oscar'ı hakeden film ama sanırım dirilişe kaptıracak.
Bu yıl izlediği dram filmleri arasında iyinin biraz üstünde yer alan bir film oldu benim için. Filmden önceki o büyük beklentimi karşıladı mı derseniz, maalesef hayır. Bunun bazı sebepleri var. Aslında ufak tefek ayrıntı gibi olan ama genel hikayeyi düşününce önemli noktalarda çok bariz mantık hataları. Ben bunları uzun uzun yazmayacağım. Gerçekten çok gereksiz olmuş. Böyle saf, duru bir filme hiç yakışmayan mantık hataları. Eğer ki o hatalar olmasaydı, film çok daha başka olabilirdi.
Film duygu anlamında sizi çok iyi yakalıyor. Dramatik ve etkileyici bir kaç sahne tüylerimi diken diken etti. Özellikle küçük Jack'in o masum ve saf yüzü, yaşadıklarıyla birleşince insanı bir hüzün kaplıyor. Gökyüzü, uzay, dünya, yapraklar, ağaçlar, yağmur, insanlar, hepsi farklı farklı, onları ilk defa gören gözler için hepsi inanılmaz şeyler. Dünya da çok fazla nesne var. Her gün yanından geçip gittiğimiz, bizim için sıradan olan, ancak ve ancak kaybettiğimizde kıymetini anladığımız. Onlar sürekli elimizin altında olunca bir kıymeti olmuyor. Ya küçük Jack, 5 yaşından sonra doğuyor adeta.
Film için en çok ön plana çıkan ise oyunculuklar. Brie Larson'ın ben daha filmi izlemeden önce de Oscar'ı alacağını düşünüyordum. Şu anda iyice pekişti bu düşüncelerim. Gerçekten çok duygu yüklü ve içten oynamış, sonuna kadar kak ediyor. Bir anne şefkatini çok net görüyorsunuz. Ödül için şimdiden tebrik edebiliriz. Jacob Tremblay ise o yaşını da düşünürsek Brie Larson dan daha iyi oynamış neredeyse. Ufacık çocuğun o mükemmel tepkileri, hareketleri, konuşması, her yönüyle çok iyi. Oscar'a aday olmaması yazık olmuş. Ama ilerisi çok parlak bu ufaklığın. Film en önemli 4 dalda aday olmuş. Yalnız en anlamsızı yönetmenlik dalında olması. Yönetmen ne yaptı ki şu filmde. Senaryo, oyunculuklar tamam da yönetmenin pek bir etkisi yok. Onun yerine koysalarmış Tarantino'yu. Yönetmenlik o dur. Bu değil. İyi seyirler... 7.7/10
Uyarlandığı kitabı okumadım. Jack'in oyunculuğu çok çok başarılı. İlk 50 dakika çok başarılı. Ancak ondan sonra pek çok mantık hatası, veya içinize sinmeyen pek çok sahne var. İkinci yarısında durağanlaşıp tekrara düşüyor sık sık. Akılda kalıcı önemli bir film olabilecekken yalnızca farklı konusu sayesinde akılda kalıcı bir film olmakla yetiniyor.
Kaçırılmış ve penceresiz bir odada yaşamak zorunda olan bir kadının oğlu doğar ve çocuk beş yaşına kadar burada yaşar. Tepedeki küçük pencere dışında içeri ışık girecek, dışarıyı görebilecek bir delik bile yoktur.
Her ne kadar durum korkunç gibi gözükse de, çocuk tamamen güven içerisindedir. 24 saat annesinin yanındadır. Onları oraya hapis tutan baba ise her gün yemek getirmektedir. Bir gün daha fazla dayanamayan anne, tehlikeli bir plan yapar ve bir şekilde oradan kurtulurlar. Çocuk ilk defa daha “uzay” diye tanımladığı dış dünyaya çıkar ve bu onun için çok zorlu bir deneyimdir. Bu yeni deneyim onun için korkutucudur.
Bu odanın duvarları, aslında bizlerin kendimize ördüğü duvarları temsil ediyor. Çocuk içeriyi değil, dışarıyı tehlikeli buluyor. Hiç çıkmadığı bir yere gitmek, bir şeyler keşfetmek onun için oldukça tehlikeli. Bu aynen, alıştığımız hayatlardan şikayet etsek de yeni bir şeyler yapmak istemememiz gibi bir durum. Bu sebepten dolayı bazen biliriz yapılması gerekeni, yapmak istediğimizi ama bir türlü adım atmayız... Ne kadar berbat da olsa durum, suya atlamak zor gelir insan...
Zihnin oluşturduğu bu duvarları yıkmak ise cesaret ister. Bu düşük benliğin oluşturduğu inanç, düşünce ve davranış kalıplarını yıkmak bazen acıtır canımızı... Acı yoksa kazanç da yoktur klişesi oldukça doğrudur. Teslim olmuş gibi yapan zihin hemen yeni duvarlar arar; bunlar daha güzel gözüken, içeri olan spiritüel duvarlardır. Ama artık durum daha beterdir; çünkü artık eskiye göre daha rahat bir hapishanenin içerisindesinizdir. Zihin ise bu sinsi mücadelenin galibidir.
çok iyi bi dram. kesinlikle izlenmeli. geçtiğimiz yıllarda buna benzer olaylar duymuştum. kaldı ki halen yaşandığına eminim. çocuk oyuncunun performansı müthiş. belki izleyiciyi çok sıkmamak için oda sahnelerini uzatmıyorlar ama bence daha uzun olmalı, izleyiciye oranın psikolojisini daha iyi vermek ve empati yapmalarını sağlamak adına, en azından 5 dk daha işlenebilirdi. filmin süresi yeterince uzun diye düşünenler için böyle yaptıklarını düşünüyorum. iyi seyirler..
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.